Joker'in meşhur kahkahalarına gelirsek yani ağlayacağı üzüldüğü veya öfkelendiği yerde gülme davranışlarının olmasını uygunsuz duygulanım yani avolisyon olarak tanımlayabiliriz. Gerçek duygularını yansıtamıyor ve kontrol edemiyor. Bu dışavurum sorunu birçok sahnede durduramadığı kahkahalarıyla karşımıza çıkıyor.
Sinema dünyasının Joker gibi kötü karakterlerinin kurgusunda da ön plana çıkan antisosyal kişilik bozukluğu, özellikle yaşamın erken dönemlerinde yaşanan travmatik olaylara ve beyin yapısındaki birtakım değişikliklere bağlı olarak gelişebilir.
Joker ve Psödobulbar Etki. İçe dönük ve dış kontrol odaklı olarak adlandırabileceğimiz Arthur, aynı zamanda PBA (Psödobulbar etki) hastasıdır. Bu hastalığa psikopatoloji (Ayrıca Bakınız: Ruhsal Bozukluklar) literatüründe emosyonel inkontinans (duygu kontrolsüzlüğü) veya patolojik gülme ve ağlama da denmektedir.
Özet. Joker, başarısız bir komedyen olan Arthur Fleck'in hayatına odaklanıyor. Toplum tarafından dışlanan bir adam olan Arthur, hayatta yapayalnızdır. Sürekli bir bağ kurma arayışında olan Arthur, yaşamını taktığı iki maske ile geçirir.
PBA genellikle travmatik beyin hasarı gibi çeşitli nörolojik durumların bir sonucu olarak ortaya çıkar. Bu nedenle bir hekime görünmek faydalı olabilir. Sık sık ağlama isteğinin diğer nedeni de ruhsal bir sağlık sorununun işareti olabilir.
İlgili 32 soru bulundu
Bu Joker yorumuna göre kendisi, duygu durumunu ifade edemediği için kızgınlık veya üzüntü anında sadece kahkaha ile duygusal dışavurum yaşıyordu. Yani ağlarken bile istemsiz bir şekilde gülüyor ve kahkaha atıyor. Joker'in bu durumuna psödobulbar etki (ya da kısaca PBA; İng: pseudobulbar affect) deniyor.
Patolojik gülme ve ağlama, santral sinir sistemi bozukluklarının bir çeşidi olarak davranışsal bir durumdur. Bu durumdaki hastalar, mutluluk veya üzüntü birlikte hissedilmeksizin sıklıkla aşırı ağlama nöbetlerinin sıklığından dolayı acı çeker. İnme sonrası emosyonel rahatsızlığın uygun yöntemlerle tedavisi önemlidir.
Çizgi roman evrenindeki Joker karakterine pek de hâkim olmadığı için 2019'da vizyona giren Joker filmine göre yanıtlayacağım. Bildiğimiz gibi filmdeki ana karakterimiz olan Arthur Fleck bir kahraman değil anti-kahramandır. Bir anti-kahraman bir kahramanın aksine doğrudan vicdanımıza hitap etmez.
Basına yansıyan film eleştirilerinde, Joker'in bol miktarda gerçekçi şiddet sahnesi içerdiği yazılıyor. Bazı film eleştirmenleri, yönetmen Todd Phillips'i, Fleck'in seçimlerini ve eylemlerini yüceltmekle suçluyor.
Arthur Fleck (Joker): Filmin başrol karakteri Joker, henüz çok küçükken annesinin ve diğer yetişkinlerin şiddetine maruz kalmış, sevgisiz büyümüş ve zorbalık görmüş bir adamdır. Travmalarla dolu geçmişi onu daha da mutsuz, karamsar ve yalnız bir insan haline getirmiştir.
Filmin vizyona girmeyen yönetmenin kurgusu da gelecek gibi. Suicide Squad filminin yönetmeni David Ayer, Joker'ın alnında yer alan 'Damaged' dövmesini yaptırdığı için pişman olduğunu söylüyor.
8. Joker tescilli bir psikopat
Bu aslında “psikopati” olarak bilinen bir bozukluktur ve kahramanımız bunu bilinç dışındaki derin bir dışlanmışlık ve yalnızlık duygusundan dolayı yapıyor olabilir.
Patolojik gülme ve ağlama (PGA) ya da psödobulbar etki (PBE), aniden ortaya çıkan ve kontrol edilemeyen uygunsuz gülme veya ağlama atakları ile karakterize bir tıbbi durumdur. Hastalığın daha nadir bilinen diğer bir adı ise istemsiz duygusal ifade bozukluğudur.
Ancak kişilik bozuklukları tedavi edilebilir. Genellikle konuşma terapisi ve ilaç kombinasyonu, bu koşullardan biriyle yaşamanıza yardımcı olmada uzun bir yol kat edebilir.
Kişilik bozuklukları bir kişinin sağlıklı bir şekilde düşünmesine engel olan ve davranışlarında anormal değişimlere sebep olan psikolojik bir rahatsızlıktır. Bu ciddi zihinsel bozukluğun bir diğer adı ise borderline adı verilmektedir.
Disosiyatif durumların en uç ve şiddetli şekli olan çoğul kişilik bozukluğunda kişi, birden çok kimlik veya kişiliğe sahiptir. Her kişiliğin bir adı, yaşı, anıları ve kendine özgü davranışları vardır. Bu kişilik ya da kimlikler birbirini tanımazlar, birbirlerinden habersizdirler.
Joker, Bob Kane ve Bill Finger tarafından oluşturulan DC Comics kurgusal karakteridir. Çizgi roman kahramanı Batman'in en büyük düşmanı olan Joker; çoğunlukla beyaz, mavi, kırmızıdan oluşan ikonik yüz boyası ve görünümüyle tanınan en popüler kurgusal karakterlerden birisidir.
Joker bir "clown" "palyaço" değildi. Tam aksine Joker, Amerika'nın örgütlü suçla mücadele ettiği dönemde, önemli bir mafya elemanıydı. Bir gangsterdi. Örgütlenme yeteneği yüksek bir adamdı.
Arkham'a giden Arthur orada çocukken annesi ve babası tarafından şiddet gördüğünü, annesinin aslında mental sorunu olduğunu öğreniyor. Hastanede annesini boğarak öldüren Arthur'un kimliği değişiyor. Bir Wayne, ya da bir Fleck değil artık. Çocukken evlatlık edinilen, isimsiz birisi.
Joker TDK sözlük anlamı şu şekildedir: isim Bazı kâğıt veya taş oyunlarında istenen kartın veya taşın yerine konabilen kart. sıfat,mecaz Her işe yarayan (kimse)
Çizgi roman tarihinin en psikopat kötülerinden biri olan Joker, Batman'in azılı düşmanıdır. Dünyanın en sevilen kötü adamı Joker, iskambil destesinde bulunan joker kartından ilham alan Bob Kane, Jerry Robinson ve Bill Finger'ın ortaklığında yaratıldı.
Joker Card, diğer Papara Card'lar gibi ön ödemeli bir karttır. Dünyanın her yerinde ve internette geçerli Joker Card'ınla dilediğin yerde alışveriş yapabilir, Cashback markalarında yaptığın harcamalarında anında nakit kazanabilir ve tüm bunları yaparken borçlanmazsın.
Sürekli ağlama isteği, kişinin yaşadığı psikolojik rahatsızlıkların göstergesi olabilirken nörolojik sorun ihtimalini de göz ardı etmemekte fayda vardır. Bunun ardında anksiyete (kaygı bozukluğu), TSSB (travma sonrası stres bozukluğu), duygudurum bozukluğu, depresyon gibi ruhsal rahatsızlıklar bulunuyor olabilir.
Uyku sırasında gülmek yaygındır ve genellikle endişelenecek bir şey değildir. Araştırmacılar nedenin, tamamen zararsız olan, REM uykusu sırasında bir rüyaya gülmek olduğuna inanmaktadırlar. Bazı durumlarda, uykuda gülmenin uyku bozuklukları ile ilişkisi vardır.
Göz kapaklarında şişme olur. Ağlamak baş ağrısı yaptığı gibi ağlamanın gerçekleşmemesi için kişinin kendini tutması da baş ağrısına sebep olur. Baş ağrısı ile birlikte mide bulantısı ve baş dönmesi de ortaya çıkabilir. Hatta aşırı ağlamanın sonucu olarak kişi bayılabilir.
Benzer sorularSıkça sorulan sorular
DuyuruReklam alanı
Popüler SorularSıkça sorulan sorular
© 2009-2024 Usta Yemek Tarifleri