Tamamlama, bir şeyin eksiğini tamamlayarak onu bir bütün haline getirmektir. Ayrıca, aşağıdaki anlamlarda da kullanılır. Tamamlayıcı (mantık), bir önermenin olumsuzu. Tamamlayıcı DNA: Bir RNA iplikçiğindeki dizinin tamamlayıcı dizisinden oluşmuş DNA molekülü.
Tamamlama özelliğinde ise, çocuklar bir nesneyi ya da olayı, onunla ilişkili bir başka nesne ya da olaylarla birlikte düşünürler. Yani algıları, tikel değil tümeldir. Örneğin, masanın dört bacağı, ağacın kökleri, denizin ya da gölün balıkları vardır.
Nesneler havada uçuşmasın diye birden fazla mekân çizgisi kullanırlar. Ayrıca nesnelerini birden fazla görüş̧noktasından bakılabilecek şekilde düzenliyorlar. Kâğıdı çevirerek yaptıkları bu resimler, düzleme özelliği olarak isimlendiriliyor.
Çocuk çizimlerinde en sık rastlanılan ortak özellikler: düzleme, tamamlama, hiyerarşi, saydamlık (Artut, 2002), simgesellik, espri, simetri, tipin oluşumu (Yavuzer, 2016) biçimindedir. vb. figürlerin yerleştirildiği görülür.
İlgili 20 soru bulundu
Saydamlık / Röntgen Özelliği
Yapılan resimlerde nesnenin hem içi hem de dışı görünür. Örneğin; eğer çocuk bir kadının hamile olduğuna tanık olmuşsa hamile kadının karnındaki cenine kadar çizebilir. Amacı bildiklerini kanıtlamak, ben bunu biliyorum demek.
Şematik Dönem
Sadeleştirme-basitleştirme dönemi denilebilir. Şekil kavramının geliştiği bu dönemde çocuğun bir olayı ya da objeyi nasıl görüp değerlendirdiği, ona karşı yüklediği duygusal anlamı şemanın oluşunu belirler.
Bu dönemde karşımıza “saydamlık özelliği” çıkar. Çocuk bir objenin içinde veya arkasında bulunan ve görünmemesi gereken eşyaları ve figürleri sanki görünüyormuş gibi çizer. Örnek olarak bir evi önden çizer ve evin içinde insanları, eşyaları da gösterir.
Düzensiz (Kontrolsüz) Karalamalar Evresi: Çocuğun kol gücüne ve karakterine bağlı olarak hafif veya şiddetli,gelişigüzel çizimler yaptığı evredir. Kontrollü Evre: Bu dönemdeki çocuk resim yaparken, kol hareketlerini daha bilinçli yapar.Tekrarlı çizgiler kullanmaya başlar.Yuvarlak biçimler belirir.
Görsel tamamlama, gördüklerimizi hızlı bir şekilde okumak ve anlamak için önemlidir. Bu beceriyle ilgili zorluk yaşayan çocuğun bir kelimeyi veya cümleyi dikkatlice incelemesi gerektiği anlamına gelir. Bir nesne veya form dizisini doğru sırayla hatırlayabilme yeteneğidir.
Çocuklar için resim analizi, çocukların görsel ifadelerini ve resimlerini anlamak için kullanılan bir yöntemdir. Bu analiz, çocuğun resim yaptığı sırada ne düşündüğünü ve nasıl düşündüğünü anlamak için kullanılabilir. Resim analizi için çocuğun resmini incelemek ve özelliklerini belirlemek önemlidir.
Güneş Figürü ve Bulutlar:
Annesi olmayan veya annesi ile sorun yaşayan çocukların resimlerinde güneş figürü görülmemektedir. Güneş bulunsa dahi ya yarım bırakılmıştır ya da bulutların arkasında batmak üzeredir. Bulut figürleri ise çoğunlukla diğer aile bireylerini temsil eder.
Tamamlama ilkesi, tamamlanmamış/eksik bırakılmış etkinliklerin, şekillerin, seslerin tamamlanarak algılanma eğiliminde olduğunu açıklar. Devamlılık ilkesi, aynı yönde giden noktaların, çizgilerin ve uyarıcıların birlikte gruplandırılarak algılanma eğiliminde olduğunu belirtir.
Bu ilkeye göre nesneler tamamlanmasa bile insanlar bu nesneleri bütün bir şekil, harf, resim gibi algılar. Yani resmin bütünün bazı parçaları olmadığı zaman bizim algımız bu görsel parçaları tamamlar.
Cümle tamamlama testleri tamamlama tekniğine göre yarım bırakılmış cümleler kullanılarak geliştirilmiştir. Bu teknikte, deneklere bir cümlenin veya daha fazla kelimesi verilerek, bunları gerçek duygularını yansıtacak şekilde tamamlayarak tam cümle yapması beklenmektedir.
3-Saydamlık:
Dürüstlük, içtenlik, doğruluk anlamına gelir. Psikolojik danışmanın danışma sürecinde saydam olması gerekir. Saydam olabilmesi için de kendini açma ve ilişkinin şimdi ve buradalığı önemlidir.
Diğer bir deyişle, yarı saydam bir ortam ışığın ulaşım yapmasına olanak sağlarken saydam olan bir ortam sadece ışığın geçişini onaylamakla kalmaz aynı zamanda görüntü oluşumuna da izin verir. Yarı saydamlığın karşıtı olan kavram opaklıktır (ışık geçirmezlik).
Hava, ince cam, sığ su gibi ışığı geçiren maddelere saydam maddeler denir. Buzlu cam, yağlı kağıt gibi ışığı az geçiren maddelere yarı saydam maddeler denir. Tahta, karton, taş gibi ışığı hiç geçirmeyen maddelere ise; opak (saydam olmayan) maddeler denir.
Perspektif, Rönesans dönemi ile yetkinleşmiş, nesneleri ve nesnelerin birbirlerine orantısı geometrik bir sistem içerisinde insan bakışına tamamen uygun olarak yapılandırılmıştır.
PARALEL OYUN (2-4 yaş): Bu evrede, çocuklar aynı ortamda oynayıp oyuncakları kullanırlar, fakat birlikte oynamazlar ve birbirlerinden bağımsız olarak oyunlarını sürdürürler.
Realizm veya Gerçekçilik, 19. yüzyılda ortaya çıkan bir sanat akımıdır. Bu yüzyılda gerçekleşen endüstriyel gelişmeler, toplumsal sınıfların belirginleşmesi, insanları duygular dünyasından gerçekler dünyasına itmiştir. Sanatçılar da bu gelişmelere tepki olarak Realist (gerçekçi) çalışmalar gerçekleştirmeye başladılar.
IŞIK GEÇİRGENLİĞİ
Işık geçirgenliği objektif odak uzunluğunun objektif çapına oranıdır. Örneğin odak uzunluğu 100 mm olan bir objektifin ışık geçirgenliği 2.8 ise objektif çapı 100/2.8=35 mm'dir. Işık geçirgenliği büyükse ışığa daha duyarlı demektir.
Endüstriyel tıp kavramı ile tıbbın insancıl kökeninden çıkarıldığı, hekimlerin sağlık teknisyeni ve teknoloji uygulayıcısı haline dönüştürüldüğü, hastaya holistik yaklaşımın kaybedildiği bir anlayışı kastediyoruz.
Üzerine düşen ışığın büyük bir kısmını geçiren maddelerdir. Bu maddelerin önünden bakıldığında arkadakı kısım buğulu bir şekilde görülebilir. Yarı saydam maddeler ışığın yayılarak geçmesine izin verir. Örneğin buzlu cam ve yağlı kâğıt görünür ışığa göre yarı saydam maddelerdir.
Benzer sorularSıkça sorulan sorular
DuyuruReklam alanı
Popüler SorularSıkça sorulan sorular
© 2009-2024 Usta Yemek Tarifleri