1895'te Lumiere Kardeşler'in "cinematoghraphe" adını verdikleri aygıtla halka açık ilk film gösterimini yapmalarıyla başlayan sinema, geçen yüzyıl boyunca bünyesine ses, renk, müzik ve dijital efektleri eklemiş, sinema perdesinden dijital ortama taşınarak büyümüş ve zenginleşmiştir.
Sinema veya Sinema sanatı, kamera aracılığı ile elde edilmiş görüntülerin bir ışık aracılığı ile beyaz renkte bir perdeye yansıtılarak film adı verilen sesli veya sessiz hareketli videolar elde edilmesi işidir. Üretilen bu filmler, sinema salonu adı verilen özel binalarda gösterilmektedir.
Görüntünün ışık yoluyla saptanıp kaydedilmesi esasına dayanan sinemanın ilk formu resimdir. Resim, hareketli görüntüye dönüşürken formu da değişir ve sinema ortaya çıkar. Bu çalışmada, aynı zamanda bir teknik, bilim, ticaret, endüstri alanı olan sinemanın görsel bir sanat olarak resim sanatıyla ilişkisi irdelenecektir.
Kısa bir eğitimin ardından, 14 Kasım 1914 günü Fuat Uzkınay tarafından çekilen Ayastefanos'taki Rus Abidesinin Yıkılışı filmi, bir Türk'ün çektiği ilk film olmuştur.
Ömer Turgut Demirağ (13 Aralık 1921, Sivas - 14 Ocak 1987, İstanbul), Türk sinema yönetmeni, yapımcısı ve senarist. ABD'de sinema eğitimi aldıktan sonra Türkiye'de And Film adlı film yapım şirketini kurdu. "Yeşilçam'a Hollywood sinema tekniklerini getiren kişi" olarak bilinir.
İlgili 45 soru bulundu
Auguste ve Louis Lumière kardeşler 28 Aralık 1895'te gerçekleştirdiği toplu film gösterimi ile tarihte ilk defa birden fazla bireyin bir arada film izleme deneyimini yaşamasını sağladılar. Gösterilen ilk film ise “Bir Trenin La Ciotat Garına Varışı” isimli yapıt oldu.
Her film 17 metre uzunluğundaydı ve yansıtıcı ile çevrildiklerinde 46 saniye sürüyorlardı. Lumière kardeşlerin, ilk filmlerini, gösterim yılıyla aynı olan 1895'te, Léon Bouly'nin bir yıl önce patenti alınan sinematograf cihazı ile kaydettikleri düşünülmektedir.
Bu denemecinin özgün düşüncesinde sinema bir sanat biçimi olarak kendinden önceki altı geleneksel sanata (mimari, musiki, resim, heykel, şiir ve dans) eklenir çünkü sinema aynı anda plastik sanatların, ritmik sanatların, bilimin ve sanatın füzyonudur yani birleşimidir.
Yedinci sanat, güzel sanatların geleneksel altı dalına (resim ve heykel, mimari, dans, tiyatro, edebiyat ve müzik) sonradan eklenen "sinema sanatı" nı anlatan deyim.
İlk gerçek sinema makinesini, Fransa'da Lumiere kardeşler 1895'te yaptı. Bu makineyle ilk kez Paris'te, her biri 40-50 saniyelik 10 filmden oluşan bir gösteri yapıldı. Lumiere kardeşler daha sonra; ABD, Kanada ve Hindistan'da sinema gösterileri düzenledi.
Beş temel konudan (Kamera Açıları, Kesintisizlik, Kurgu, Yakın Çekim, Kompozisyon) yola çıkan Mascelli, film yapımcılarına görsel düşünme konusunda ayrıntılı ve uygulamalı bir kurs sunmaktadır.
Renkler, sinema sanatında özellikle duyguları ve anlamları aktarmak için etkili bir araç olarak kullanılır. Kırmızı genellikle aşk ve korku sahnelerinde, mavi ise huzur ve sükuneti anlatmak için kullanılır.
Sinemanın ilk renkli filmi ise 1908'de Smith'in “A Visit to the Seaside” yapımıydı. Ancak bu iki aşamalı renklendirme tutarlı renk spektrumu gerçekleştiremiyordu. Yıl 1917'de kendi iki renkli filtresini oluşturan Tecnicolor şirketi 1932 yılına gelindiğinde üç filtreli renklendirmeyi tanıttı.
Şimdiye Kadarki İlk Aktör Kimdir
MÖ 6. yüzyılda yaşadı. The Theatre of the Greek'e göre. İkarya Thespis, bir oyunda sahneye çıkan ilk aktördü. Bir Trajedide bir karakteri canlandırıyordu.
Halıcı Kız, yönetmenliğini Muhsin Ertuğrul'un üstlendiği, 1953 yapımı Türk filmidir. 87 dk. Türk sinema tarihinin ilk uzun metrajlı renkli ilk filmidir ve sponsor desteğiyle çekilmiş ilk filmidir.
1. İlk sinema filmi. Dünya üzerindeki ilk sinema filmi, Fransa'dan gelmişti. Fransız Lumiere kardeşler, bir tren istasyonunu videoya almış ve 28 Aralık 1895 yılında bu filmi Grand Cafe adlı bir mekanda 33 kişiye izletmişti.
İşte tarihteki ilk sinema filmi böyle çekildi. Adı da “Trenin La Ciotat Garına Gelişi”ydi. Büyük bir mucizeye imza atan Fransız Louis ve Auguste Lumiere kardeşlerin eseri, tarihe adını altın harflerle yazdıran bu filmin halka açık gösterimi 28 Aralık 1895'te Grand Cafe'de yapıldı.
Müziğin iyi seçildiği taktirde filmin seyirci üzerindeki etkisini arttırdığını fark eden yapımcılar filme özel müzik yapılması gerekliliği üzerinde durdular. Bunun üzerine Pathé kardeşlerin talebiyle ilk film müziğini (score) 1908'de “'L'Assassinat du Duc de Guise” filmi için Camille Saint-Saens yapmıştır.
Yeşilçam Sokağı, İstanbul'un Beyoğlu semtinin Taksim'e yakın kısmında yer alan bir sokak. 1980 öncesi dönemde film şirketlerinin çoğunluğunun yazıhaneleri bu sokakta bulunduğu için, Türk sineması kısaca Yeşilçam diye anılmaya başlamıştır.
Bu yüzden ilk düzenli film gösterileri oldukça gecikerek 1908 yılında gerçekleştirilmiştir. Halkın sinemaya gösterdiği rağbeti göz önüne alan Weinberg, 1908'de, Türkiye'deki ilk sinema olan Pathé Sineması'nı yaptırdı. Bunu Beyoğlu'nda yapılan "Palas Sineması", "Majik Sineması" gibi salonlar izledi [17].
1960-1970 yılları arasında Türk Sineması
"Yeşilçam" olarak da adlandırılan bu dönemde, 1966'da Türk Sineması 241 filmle, dünya uzun metraj film üretimi sıralamasında 4. sırayı aldı.
Benzer sorularSıkça sorulan sorular
DuyuruReklam alanı
Popüler SorularSıkça sorulan sorular
© 2009-2024 Usta Yemek Tarifleri