ABC Kişilik Kuramı ABC kuramında A noktasında kişiyi rahatsız eden bir durum vardır. B noktasında A durumuna dair olan inançlar yer alır. C ise sonucu ifade eder. Eğer kişinin A durumu için akılcı olmayan inançları varsa C noktasında kişi için hoş olmayan kaygı, stres, depresyon gibi durumlar yaşar.
Ellis'e göre çöküntüye[ C) neden olan şeyin boşanma olayı (A) değil, ⠀ reddedilme ve başarısızlık hakkındaki kişinin inançlarıdır (B). A-B-C'den sonra D (tartışma) gelir. D, kendi danışanlara akılcı olmayan düşüncelerinin üstesinden gelmeleri için yardım sağlayacak terapötik tekniklerin uygulanmasıdr.
Albert Ellis (1950'ler) danışanların düşünce örüntülerini analiz etmek için bu sistemi geliştirmiş. A harekete geçirici olay, B danışanın inanç sistemi, C duygusal, bilişsel ve davranışsal sonuçlar, D ise irrasyonel inançların ve düşünce örüntülerinin çürütülmesidir.
Albert Ellis'in oluşturmuş olduğu ABC Modeli kullanılır. İngilizce'de adı Cognitive Behavior Therapy olan Bilişsel (Kognitif) Davranışçı Terapi yerine Bilişsel Davranışçı Terapiler ismini kullanmıştık (bkz. Rasyonel Duygucu Davranışçı Terapi).
Modelin açılımı 'harekete geçiren' bir olay veya durum (A), inanışlar (B), sonuçlar (C), inanışlarda değişimin gerçekleştirilmesi (D) ve rasyonel inanışlar (E) edinilmesi şeklindedir (Dryden, 2011).
İlgili 31 soru bulundu
Albert Ellis kuramını oluştururken ABC modeli olarak ifade ettiği bir kavramsallaştırma yapmıştır. Kurama göre olaylara A (activating event), olayları değerlendirme biçimlerine B (beliefs), sonuçlara (duygu, davranış, psikosomatik belirtiler) ise C (consequence) demiştir (Ellis, 1995).
ABC modelinde A, kişinin başına gelen olayı; B, kişinin o olayı algılaması ve yorumlaması sonucu zihninde oluşan olumlu, nötr ve olumsuz düşünceleri; C ise bu yorumlama sonucu verdiğimiz duygusal, davranışsal ve bedensel tepkileri temsil eder.
Genel hatlarıyla, Jones'un (1968) A-B-C kriz yönetimi tekniğine ve üç aşamalı sürecine dayanmaktadır: A; uyumlu terapötik ilişki/rapport kurma, B; problemin temeline inme ve C; başa çıkma.
Rasyonel (Akılcı) Duygucu Davranışçı Kuram (RDDK) (Rational Emotive Behavior Theory) ilk Bilişsel Davranışçı Teori'dir. Klinik Psikolog, Psikoterapist ve bir düşünce adamı olan Dr. Albert Ellis tarafından ortaya konan ABC modeli ile bilim dünyasına kazandırılmıştır.
Akılcı Duygusal Terapiler, Albert Ellis'in danışanların tam olarak iyileşebilmesi için yalnızca bilişsel değişimin yeterli olmadığını ve davranışsal gelişmenin de gerekli olduğunu savunması sonucunda oluşmuş psikoterapi yöntemleridir.
1960'lı yıllarda Aaron Beck tarafından geliştirilen Bilişsel Terapi, düşüncenin ruhsal bozukluklarda ne şekilde etkili olduğunu açıklamaya çalışmıştır. Beck, bu manada, duygusal bozukluklarda bilişsel ve davranışçı müdahalelerin teori ve yöntemlerini geliştiren ilk kişidir.
Solunum yolu açıklığını değerlendirme (A; airway), Solunumu değerlendirme (B; breathing), Dolaşımı değerlendirme (C; circulation).
STOK KONTROLÜNDEN ETKİLENEN MALİYET UNSURLARI
Uygulama kullanılan daha kolay bir gruplama vardır: (a) Sipariş maliyetleri. (b) Stok bulundurma maliyetleri. (c) Stok bulundurmama maliyetleri.
Bir diğer değişle, bir bireyi üzen ya da mutlu eden şey olaylar değil, o bireyin olayları düşünme ve algılama şeklidir. Ancak, her düşünceyi bilinçli olarak üretmeyiz. Bazı düşünceler farkında olmadan kendiliğinden gelişir. Kendiliğinden istem dışı gelişen bu düşüncelere “otomatik düşünceler” diyoruz.
ABC Kişilik Kuramı
ABC kuramında A noktasında kişiyi rahatsız eden bir durum vardır. B noktasında A durumuna dair olan inançlar yer alır. C ise sonucu ifade eder. Eğer kişinin A durumu için akılcı olmayan inançları varsa C noktasında kişi için hoş olmayan kaygı, stres, depresyon gibi durumlar yaşar.
Teknikler açısından şöyle bir ayrım kısmen edilebilir: ABC kuramı ADDT yaklaşımının bir parçası olarak anılır. Bilişsel terapi ise Sokratik sorgulama, güdümlü keşif ve aşağı doğru ok teknikleri ile daha tanınır.
Akılcı Duygusal Davranışçı Terapi yaklaşımı, insanın ruh sağlığını olumsuz etkileyen şeylerin nedeni kötü çevre koşulları değil kendi kendilerini duygusal ve davranışsal olarak işlevsiz hale getirmeleri ve akılcı olmayan bir biçimde davranmaları olduğunu ileri sürer.
ABC modeli ile tüketici tutumlarının üç bileşeni olan biliş, duygu ve davranış öğelerini, tasarım kavramıyla ilişkilendirerek ve tasarım kavramının üç bileşeni olan duyusal, bilişsel ve davranışsal tasarım özellikleriyle harmanlayarak, tasarım algısının, tüketici tutumu üzerindeki etkisi ve tüketici davranışının ...
Formülasyon, danışanın ortaya çıkmış olan semptomlarını uygulanan psikoterapi ekolü bağla- mında açıklama sürecidir (Sperry ve Ark, 2002). Henüz terapinin başında formülasyon oluşturma adımları başlarken, tam anlamıyla hemen hemen hiçbir zaman netlik kazanmaz. Formülasyon süreç içerisinde tekrar güncellenebilir.
Danışana, olumsuz düşüncelerin gerçeklikten bağımsız olduğunu ve alternatif düşüncelerin mümkün olduğunu anlatır. Terapist, danışana kendi düşüncelerini tanıma, sorgulama ve değiştirme becerilerini öğretir. BDT sürecinde danışanın aktif katılımının önemi vurgulanır ve terapinin işbirliği içinde yürütüleceği belirtilir.
Bu teknikte ortaya boş bir sandalye konur. Kişiler boş sandalyeye bakarak, sandalyede bir yakınlarının olduğunu düşünerek hayali kişiyle diyalog kurarlar. Bundan sonra da danışmanın yardımıyla bu diyalog üzerinde derinleşilir.
Bunlar; kan kaybına yol açan yaralanma korkusu, boğulma korkusu, tünel korkusu, sağlığıyla ilgili kaygılar ve topluluk önünde konuşma korkusudur. Beck, bu kişisel sorunlarından, başkalarını anlamada ve kuramını geliştirmede faydalanmıştır.
Öncelikle kişinin sorunuyla ilgili inancı iyice dinlenir ve yansıtılır daha sonra açığa çıkan bilgiler özetlenerek netleştirilir. En son ise sorulan uygun sorularla yeni bilgi eski çarpık inanca uygulanır ve yeni bilgilerin ışığında tekrar değerlendirilir.
Benzer sorularSıkça sorulan sorular
DuyuruReklam alanı
Popüler SorularSıkça sorulan sorular
© 2009-2024 Usta Yemek Tarifleri