Kısaca doğası gereği negatif olan imaj ve teyitlere negatif otohipnoz (self-hipnoz) diyebiliriz. Bir bireyin ne olabileceği, ne yapabileceği ve neye sahip olabileceği ile ilgili olarak kendine empoze ettiği her sınırlılık negatif otohipnozdur. Bunlar çok güçlü hipnotik telkinler olarak işlev görürler.
Günümüzde sıklıkla başvurulan 5 adet hipnoz çeşidi vardır. Bunlar; kolektif hipnoz, sosyal hipnoz, grup hipnozu, oto hipnoz ve ilaçla hipnozdur. Söz konusu hipnoz çeşitleri uygulama alanları, hipnoz olacak kişi, hipnoz süresi ve kişilerin durumu ve uygulama alanına göre değişkenlik göstermektedir.
Hipnoz tehlikeli olabilir: Hipnozun kendisi zararlı değildir, bir yan etkisi yoktur. Hipnoz edilen kişi terapiste bağımlı hale gelebilir: Böyle bir şey yoktur, hipnoz terapiste bağımlılığı teşvik etmez. Hipnozdan çıkılamayabilir: Böyle bir durumla karşılaşma olasılığı yoktur.
Depresyon, kaygı (anksiyete) bozuklukları, disosiyatif bozukluklar, bağımlılıklar, fobiler, kilo verme, anorexia nervoza, panik atak,diş sıkma, huzursuz bacak sendromu, vajinismus, erken boşalma , hipnoterapinin sıklıkla başarı ile kullanıldığı alanlardır. Hipnoz ile hipnoterapi farklı şeylerdir.
Hipnoz yeteneği, zayıflığı ya da zeka düşüklüğünü göstermez. Aksine zeki ve eğitimli insanlar daha kolay hipnoza girebilirler. Hipnoz bir uyku hali değildir. Birçok danışan, hipnozu yaşadıkları deneyimi bir trans olarak değil, telkin edilen olaylarla ilgili dikkat odaklanması olarak tanımlar.
İlgili 36 soru bulundu
Buradan da anlaşılabileceği gibi bir kişinin hipnoza girebilmesi için gönüllü olması, konsantrasyonunun ve hayal gücünün yeterli olması zorunludur. Veya bir başka deyişle isteksiz, gönülsüz olanlar ya da konsantrasyonu ve hayal gücü yetersiz olanlar hipnoza giremezler.
9. Kimler hipnoza yatkın değildir? Şizofren, bipolar bozukluğu olanlar, zeka geriliği olanlar, ileri yaşlı zihinsel dalgınlığı olanlar yeterli konsantrasyon sağlayamadıkları için hipnoz olmaya daha az yatkındır.
Hipnoz uygulamasında kişinin bilinçaltı, kişinin kendi isteği doğrultusunda telkin alabilir hale gelmekte, yönlendirilebilmektedir. Hipnoz kesinlikle bir uyku süreci değildir. Hipnoz uygulaması sırasında beyin fonksiyonları aktif haldedir, bireysel denetim açıktır ve kişide uyku hali bulunmamaktadır.
Self-hipnozu öğrenmeniz için ideal yol, senaryoyu bir teybe okumak veya tanıdığınız birinden bunu yapmasını istemektir. Yavaş yavaş okurken yumuşak yatıştırıcı bir ses kullanmalısınız. Bir kere teybe kaydettikten sonra, arzu ettiğiniz zaman geri alabilir ve çalışabilirsiniz.
Türkiye'de bir çok hipnoz ile tedavi yapan kişi ve kuruluşlar bulunmaktadır. Bu kuruluşların büyük bir çoğunluğu İstanbul ilinde yer alıyor. İstanbul ilinde hipnoterapi ücretleri ortalama olarak ilçesine ve uzmanına göre 180TL ve 400TL arası değişkenlik göstermektedir.
Hipnoz ile bir kişinin 'beynini kontrol etmek', 'geçmişini unutturmak' veya 'kendisine aşık etmek' gibi olağanüstü güçler gerektiren şeyleri yapmak mümkün değildir.
Unutulmaması gereken nokta, “hipnozun asla bir büyü veya sihir olmadığıdır”. Diğer bir tarife göre de hipnoz, “bir içe bakış, bir farkındalık ve bilinç altını isteğe bağlı şekilde yönlendirme hali” olarak tanımlanmaktadır.
Hipnoz seanslarının süresi, kişiden kişiye değişkenlik göstermektedir. Fakat genel olarak hipnoz seansları hipnoz öncesi ve sonrası olmak üzere toplamda 60 dakika sürmektedir. Fakat bazı durumlarda, seans süresinin uzatılması tedavinin başarısı açısından gerekli olabilmektedir.
Hipnozun etkisi ne kadar sürer? Hipnozun etkisi kalıcıdır. Bilinçaltında yerleşmiş olumsuzlukların iyileştirilmesi sonucunda aşırı yemek yeme, sigara kullanma ve benzeri davranışlar da son bulmaktadır. Hipnozun etki alanının beyin olması sebebi ile hipnozun etkisi de kalıcı olmaktadır.
Hipnoz sırasında bilinçaltı açık olduğu için kişi telkinleri direkt alır, bilinç dinlenme halinde olmasına rağmen alınan telkinlerin farkındadır. Herhangi bir bilinç kaybı olmaz, etrafta olanlardan haberdardır. Hipnozda herhangi bir kontrol kaybı yoktur, kontrol yine kişidedir.
Hipnoterapist ise hipnozu terapi amacıyla kullanan kişilere denir.
Eğer kendi şehrinizde bir hipnoterapist yoksa, dünyada popüler bir ücretsiz görüntülü görüşme programı olan ZOOM vasıtası ile hipnoterapistinizle görüntülü bağlantı kurarak Online ( internet üzerinden) hipnoz ve/veya Online ( internet üzerinden) psikoterapi seansları almanız mümkündür.
Amerikan Psikiyatri Derneği hipnozu anksiyete, depresyon, dissosiyatif bozukluklar, somatoform bozukluklar, yeme bozuklukları, uyku bozuklukları ve cinsel işlev bozukluklarında tamamlayıcı bir tedavi yöntemi olarak tanımaktadır.
Hipnoz, her şeyi tedavi eden olağanüstü bir tedavi yöntemi de değildir. Hipnoz tıpta ve psikiyatride kullandığımız birçok teşhis ve tedavi yöntemlerinden sadece birisidir.
Hipnozla Hafıza Silme Mümkün mü? Hafızadan bir bilgiyi silecek bir silgi henüz keşfedilmemiştir. Hipnozla da olsa, hafızaya kodlanmış bir bilgiyi silmek mümkün değildir.
Zira bilimsellikten uzak bazı hipnoterapi yöntemlerinin fayda yerine birtakım olumsuz sonuçlar doğurabileceği de ifade edilmektedir. Bu şartlara riayet edilmesi halinde hipnoz ile tedavi olmakta dinen bir sakınca görülmemektedir.
James Braid, yapay uyurgezerlik halinin insanın göz sinirlerinin yorulmasıyla daha kolay gerçekleştiğini keşfetti. İnsanların bakışlarını parlak bir cisme yönlendirerek uyku hali gerçekleştirdi. Braid bu duruma ilk kez 1841 yılında Yunanca uyku anlamına gelen “hipnoz” adını verdi.
Hipnoz, dikkatin yoğunlaştığı ve telkin alma yeteneğinin arttığı, uyku ile uyanıklık arası bir bilinç halidir. Başka bir deyişle bir trans halidir.
Hipnoz Tedavisi Kaç Seans Sürer? Hipnoz seans sayısı için de aynı şeyi söyleyebiliriz: Hipnoz tedavisi de diğer tüm terapi ve tedavi yöntemleri gibi, kişiden kişiye göre farklı seans sayıları gerektirir. Kimisi 3-4 seansta olumlu etkilerini görebilirken daha karmaşık konularda 8-12 seansa ihtiyaç duyulabilir.
Benzer sorularSıkça sorulan sorular
DuyuruReklam alanı
Popüler SorularSıkça sorulan sorular
© 2009-2024 Usta Yemek Tarifleri