Arap alfabesine ait belli harflerin telaffuzunda dil gövdesinin üst damağa yükselme özelliğini belirten terim. Dildeki seslerin yazı ve çizgi türü sembolleri için kullanılan terim.
Sözlükte aşağı olmak alçalmak manasındadır. Tecvidde ise, harfin telaffuzu esnasında dilin aşağıya meyletme haline denir. Bu harfler isti'lâ sıfatına sahip 7 harfin dışındaki harflerdir.
İstifal harflerinin telaffuzu anında sesin üst damağa doğru yükseltilmeden ve kalınlaştırılmadan telaffuz edilmesidir. İstifal harfleri istila harflerinin dışında kalan diğer yirmi bir harftir. İtbak harflerinin telaffuzu anında sesin dil ile üst damak arasında kalmasıdır.
harfler başta “ ظ ” olmak üzere “د , ل ” harfleridir. yörelerinde kalın “lâ” şeklinde okuduklarını söylediği, İbnü'l-Cezerî tarafından nakledilmiştir )et-Temhid, s. dâd harfi, kalın dal şeklinde )dâ diye( okunmaktadır.
İstifale'dir. demektir. ( ص ض ط ظ ) harfleri, ıtbak harfleridir.
İlgili 21 soru bulundu
Dudak harfleri, b, v ve mim. Ön diş harfleri tı, peltek se, te, sad, sin, zı, peltek ze, ze, dal. Dilin ortasındaki harfler, cim, lam, nun, ra, şın ve ye harfidir. Dilin sonunda bulunan harfler kef ve kaf harfleridir.
Mahreçler, harflerin çıkış noktalarıdır. 17 tane mahreç vardır. Harflerin sıfatları da, harflerin farklı özelliklerine bağlıdır.
Tecvîd ilminin en temel öğesi harflerdir. Harf sözlükte; bir şeyin ucu ve kenarı demektir. Çoğulu hurûf veya ahruf'tur. Tecvîd ıstılahında, bir mahrece dayanarak çıkan sese harf denir.
tecvid kelimesini ilk defa Hz. Ali'nin kullandığı söylenebilir. Daha sonra İbn Mücâhid ve Ebü'l-Hasan Ali b. Ca'fer es-Saîdî gibi âlimlerde rastlanan tecvid, harflerin fonetik farklılıklarını ve tilâvet kurallarını içine alan ilmin adı olarak Mekkî b.
Üstün hareke harflerin tamamına “e” sesi vermektedir. Kalın harflerde kalın “e” sesi verecek ince olanlarında ise ince “e” sesi vermektedir.
Tecvidi bilmeyenin Kur'ân okuması elbette batıl değildir. Bilakis Peygamber Efendimiz (asm), “Kur'an'ı zorlandığı halde kekeleyerek okuyana iki kat sevap vardır”4 buyuruyor.
Zel sesi, dil, üst ve alt dişler arasına hafifçe sıkıştırılarak şiddetle soluk verilerek çıkarılır. "d" ile "z" arasında peltek ve vızıltılı bir ses verir. Türkçede, Arapça'dan gelen bazı sözcüklerde kullanılır. Ancak peltek harfler Başkurt dilinde de bulunur.
Tenvin veya sâkin “nûn”dan sonra ت، ث، ج، د، ذ، ز، س، ش، ص، ض، ط، ظ، ف، ق، ك harflerinden birinin bulunması durumunda uygulanan bu ihfâ dil ihfâsı olup tenvin veya sâkin nûn okunurken dil “nûn”un zâtî mahrecinden ayrılarak gunne ile icrâ edilir: فَتْحٌ قَرِيبٌ، مَنْ شَكَرَ، أَنْزَلَ gibi.
Sözlükte “genizden konuşmak, inlemek” anlamına gelen gann (gunne) kökünden isim olup kıraat ve tecvid ilimlerinde “genizden gelen ses” olarak tarif edilir (Mekkî b. Ebû Tâlib, er-Riʿâye, s. 240).
Tecvid ilmini teorik olarak öğrenmek farz-ı kifaye; Kur'ân harflerini lazımî sıfatlarına uygun kendi mahreçlerinden düzgün ve doğru okumak farz-ı ayn; harfleri birbirleri arasındaki kurallara uyarak yani “idğam, izhar, iklab, ihfa vb…” arızî sıfatlara riayet ederek okumak ise vaciptir.
Sözlükte “nağme, ezgi”, kıraatte ve dilde “hata etmek; sözün maksadını anlamak” gibi mânalara gelen lahnin yaygın olan terim anlamı dilde ve kıraatte hata yapmaktır.
âyeti kerîmelerde نأ ve لَ birleşik olarak لَأ şeklinde yazıldığında tecvid tahlili karıştırılabilmekte ve şeddeli lâm görünüşünden dolayı idğâm-ı misleyn bilâ ğunne veya teşdîd bilâ ğunne denilmektedir.
Tecvid ilminde “iki harfin arasını ayırma” (harfi mahrecinde okuma) demektir. Sâkin nûn veya tenvinden sonra أ، ح، خ، ع، غ، هـ harflerinden birinin gelmesi halinde sâkin nûn veya tenvin bu harflerin önünde idgam, iklâb veya ihfâ edilmeden izharla okunur (عليمًا حكيمًا، منه gibi).
İdğam-ı Bila-Ğunne (Ğunnesiz İdğam)
Tenvin veya Cezimli Nun'dan sonra Lâm veya Ra harfi gelirse Nun ( ن ) sesi Lâm ( ل ) veya Ra ( ر ) sesine dönüşür. Yani Nun okunmaz, Lâm veya Ra şeddeli okunur. Bu durumda ğunne yapılmaz, ses tutulmaz. Türkçede “On Lira” için “OLLira” okunması gibidir.
Bunlar: ي، م، ن ve و harfleridir. Her ne zaman tenvin veya sakin nundan sonra idğam-ı meal gunne harflerinden birisi ayrı kelimelerde art arda gelirse nun sesi, idğam-ı meal gunne harflerinin sesine katılarak gunneli yani genizden getirilen bir sesle ve hafifçe uzatılarak okunur.
AYN. Boğaz ortasından, ses telleri yani boğaz biraz sıkılarak çıkarılır. İnce bir harftir.
Mahreç - Fonetik
Cim harfinin sesi, dilin, üst dişlerin az gerisinde damağa değdirilmesiyle çıkarılır, ince bir sestir. Türkçedeki "ce" sesi gibi olmayıp biraz daha "j" sesine yakındır. Kalkaleli seslerdendir.
Kalın okunur. "ض" (Dad) harfi, dil ortasından öne doğru dilin sağ veya sol yanı ile karşısı olan üst azı dişlerin arasından çıkar. Kalın okunur.
Abdesti olmayan bir kimsenin Kur'an okumasında bir sakınca yoktur. Nitekim İslâm âlimlerinin bunun câiz olduğu konusunda ittifak ettikleri nakledilmiştir. Bu meselede gelen sahih hadisler, Kur'an okumak isteyen abdestsiz kimsenin, Kur'an okumak için abdest alması gerekmediğini açıklamaktadır.
Hayız, nifas ve cünüp durumlarında dua ayetlerinin dışında hiçbir ayet okunmaz. 2. Eğer mümkünse Kuran-ı Kerim'i kıbleye dönüp okumalıyız. 3. Kuran-ı Kerim'i okurken elbisemizin temiz olması gerekir. İdrar, kan ve pislik bulaşmış kıyafetlerle Kur'an okunmaz.
Benzer sorularSıkça sorulan sorular
DuyuruReklam alanı
Popüler SorularSıkça sorulan sorular
© 2009-2024 Usta Yemek Tarifleri