Fârâbî felsefesinin temelinde Tanrı yer almaktadır. Fârâbî, Tanrı anlayışını ortaya koyarken kendine özgü bir öğreti geliştirmiş ve İslam kültürü içerisinde, Tanrı'dan, felsefenin diliyle bahsetmiştir. Tanrı'yı zorunlu varlık olarak gören Fârâbî, Tanrı'da varlık ve mahiyet ayırımı olmadığını belirleyen ilk filozoftur.
Zorunlu Varlık (Vâcibu'l-Vücûd): Allah
Varlığı kendinden olan ve Varlığına bir başlangıç gösterileme- yen Varlık'ın, yok olması da düşünülemez. Bu sebeple de O, Ezelî ve Ebedî'dir. Mümkün varlık, varlığı ve yokluğu kendinden olmayan; var olmak için kendi dışında bir varlığa bağlı ve bağımlı olan varlıktır.
Fârâbî varlık kavramını zorunlu, mümkün ve imkânsız olmak üzere üç kavram içerisinde ele almaktadır.
Fârâbî'nin Tanrı konusundaki fikirlerini önemli kılantemel unsur ise hem dini referansları bilmesi hem de ciddi anlamda felsefi birikime sahip olmasıdır. Fârâbî felsefesinin temelinde Tanrı yer almaktadır.
Eğer kendisiyle var olmuşsa, o mümkün varlık değil, zorunlu varlıktır. Eğer bir sebepten dolayı var olmuşsa, ya onun varlığı o sebebin var olduğu her zaman zorunludur ya da sebebin varlığından önceki halinde kalır, fakat bu imkânsızdır. Bu sebeple onun varlığı sebep var olduğu müddetçe zorunludur.
İlgili 31 soru bulundu
Đslâm filozofu Đbn Sina (980-1037)'nın ontolojisinin temelinde Zorunlu Varlık, yani Tanrı konusu yer alır. Akılda ilk yer eden şeyin “varlık, şey ve zorunlu” kavramları olduğu düşüncesinde olan Đbn Sina, bunların apaçık kavramlar olduğunu belirtir ve buradan hareketle zorunlu varlık kavramına ulaşır.
Gelen anne ve babasının mensup olduğu etnik köken, gerekse 'Sina' ismi üzerinden yapılan incelemeler bunun en önemli kanıtıdır. Tarihsel açıdan etnik köken olarak yapılan inceleme ve araştırmalar, İbn-i Sina'nın Türk olduğunu günümüzde ortaya çıkarmıştır. Yani İbn-i Sina'nın bir Türk olduğunu ifade etmek mümkün.
Farabi, Sudur kuramına inanan bir düşünürdür. Ona göre Yüce Allah ilkin ilk aklı sudur yolu ile var etmiştir, ilk akıl, zatı itibariyle mümkin, başka varlığa nisbetle vâciptir. İlk akıldan ikinci akıl ve en y üksek felek meydana gelir. Daha sonra akıllar, felekler sudur yoluyla devam eder.
Farabi'de bilgi teorisi psikoloji alanındaki bir uzantıya da sahiptir. Buna göre varlık ile düşünceyi ilişkiye sokan şey surettir. Biz nesneleri onun suretine göre tanımlarız. Yani suret hem cismin kendisinde vardır hem de var olanın zihnimizdeki bir karşılığıdır.
Bu ifadesiyle Fârâbî'nin kaynağı bakımından bilgiyi ikiye ayırdığını söylemek mümkündür. Bunlardan ilki duyular vasıtası ile elde edilen bilgilerdir. İkincisi ise akıl yürütme ve çıkarım ile elde edilen bilgilerdir.
İnsandaki nefsin beş gücü/cüzleri vardır. Besleyici (el-gâzi), duyumsayan (el-hasse), hayal eden (el-mütehayyil), arzulayan (el-nüzuî) ve düşünen (el-nâtık) güçleri (Farabi, 2005b: 29, 48).
Yalancı bilge, kalp akçe gibidir. Önce doğruyu bilmek gerekir. Doğru bilinirse yanlış da bilinir ama önce yanlış bilinirse doğruya ulaşılamaz. İyi bir insan öldüğünde ona ağlamayın. Asıl onu kaybeden topluma ağlayın.
Yalnızca düşünür olarak değil yasa koyucu ve devlet adamı olarak da rol oynadığı sanılmaktadır. Parmenides'e göre, evrende değişen hiçbir şey yoktur. Gerçeklik, yani Varlık, mutlak anlamda Bir'dir, kalıcıdır, süreklidir, yaratılmamıştır, yok edilemez; o ezeli ve ebedidir; onda hareket ve değişme yoktur.
İbn Sina'nın felsefesinde "Kendiliğinden Var Olan" (Zorunlu Varlık), var oluşunun hiçbir dışsal öze, mahiyete veya nedenlere bağlı olmadığı bir kavramdır. Bu varlık, herhangi bir şeyin var olmasını gerektiren en temel öğedir ve var oluşunun nedeni kendi içindedir; yani kendi varlığını başka bir şeye borçlu değildir.
İbn Sina'ya göre varlığı mümkün olan her şeyin varlık kategorisinde yer alması onun varlık imkânını ortadan kaldırmamaktadır. Eğer varlığı hiçbir sebebe bağlanmıyorsa o zorunlu varlıktır yani Allah'tır.
Örneğin ilk İslâm filozofu olan Kindî (ö.866) varlığı bilkuvve ve bilfiil olmak üzere iki kısma ayırdıktan sonra bilkuvve varlığın imkândan başka bir şey olmadığını dile getirerek bilkuvve oluş ile mümkün oluşu özdeşleştirmiştir. Ona göre âlem bilkuvve sonsuzdur.
Felsefe, matematik, mantık, müzik, tıp gibi alanlarda eserler bırakmıştır. Bu eserleri, İslam dünyasında uzun yıllar boyunca okunmuş ve büyük bir etki yaratmıştır. Farabi, felsefe alanında birçok eser bırakmıştır. En önemli eserlerinden biri, “El-Medinet'ül Fazıla” adlı kitaptır.
Bu anlamda Fârâbî (ö. 950), İbn Sînâ (ö. 1037) ve İbn Rüşd (ö. 1198) gibi düşünürler faal aklı ve bilkuvve insan aklını daha geniş varlık şemalarının bir parçası hâline getirmişlerdir. Her birinin anlayışına göre faal akıl, insan aklını, düşünme kuvvesine sahip olduğu hâlden fiilen düşünür olduğu hâle ulaştırır.
Farabi (870 - 950) Ebu Nasır Muhammed İbn el-Farah el-Farabi, (İS. 870)'de Türkistan'da Farab yakınında küçük bir köy olan Vasic'te doğdu. Ebeveynleri aslen İranlı soyundandır, fakat ataları Türkistan'a göç etmişlerdir. 8. ve 13. yüzyıllar arasındaki İslam'ın Altın Çağı'nda yaşamış ünlü filozof ve bilim adamıdır.
Farabi'nin özellikle siyaset felsefesi alanındaki eserleri İslam siyasal felsefesinin temellerini oluşturmaktadır. Temel niteliğindeki eserlerinden dolayı ardılı olan yazarlar tarafından Aristo'dan sonra “muallim-i sani” olarak adlandırılmıştır.
Hava titreşimlerinden ibaret olan ses olayının ilk mantıki izahını Farabi yaptı. O, titreşimlerin dalga uzunluğuna göre azalıp çoğaldığını, deneyler yaparak tespit etti. Bu keşfiyle musiki aletlerinin yapımında gerekli olan kaideleri de buldu.
Bu incelemeler sırasında hastalanan İbn-i Sina Hazar Denizi kıyısında yer alan Gorgan bölgesine, arkadaşının yanına yerleşti. Bu süreçte 'Tıbbın Kanunu' kitabını yazdı. Hamedan Emiri; İbn-i Sina'nın İsfahan valisiyle yaşamasından rahatsız olduğu için batılıların tabiri ile Büyük Üstada hapis cezası verdi.
İmkansız varlık dış dünyada varolması çelişki içeren varlıktır. Bu varlık var olamaz. Onun zihinde bulunması onun varolduğu anlamına gelmez. Çünkü onun bu varlığı sadece kavramsal bir varlıktır ve dışdünyada onun varlığını gösteren bir varlık yoktur.
Benzer sorularSıkça sorulan sorular
DuyuruReklam alanı
Popüler SorularSıkça sorulan sorular
© 2009-2024 Usta Yemek Tarifleri