Kişi ric'i talak ile boşadığı eşine, iddet süresi içinde nikâha gerek kalmadan, iddet süresi bitmiş ise yeni bir nikâh akdi ile dönebilir. Bâin talakta ise iddet içinde bile olsa yeni bir akitle aile tekrar kurulabilir.
İDDET (BEKLEME) MÜDDETİ / BOŞANDIKTAN SONRA YENİDEN EVLENME SÜRESİ Evlilik, boşanma, ölüm ya da evliliğin iptali gibi bir sebeple sona erdiğinde erkek istediği zaman evlenebilecekken kadın için 300 günlük zorunlu bekleme süresi vardır.
Boşandıktan Sonra Aynı Kişi ile Tekrar Evlenme Süresi
Eşlerin ayrılmalarının ardından tekrar evlenmek istemeleri karşılaşılan durumlar arasında yer alır. Boşandıktan Sonra Aynı Kişi ile Tekrar Evlenme Süresi için belirli bir sınırlama bulunmamaktadır. Eşler boşanmanın hemen ardından tekrar evlenebilir.
İddet müddeti aynı eşle evlenme durumu nasıl olur? İddet müddeti, kanunda kadının boşandıktan hemen sonra kadının başka birisiyle evlenip çocuk doğması halinde nesebin karışmasını önlemek amacındadır. Ancak kadın, boşandığı eşi ile boşandıktan sonra üç yüz gün içerisinde yeniden evlenebilir.
Boşandıktan sonra tekrar evlenmek için beklenmesi gereken bir süre var mıdır? Boşanan kadının aynı kocası ile evlenmeyecekse, boşanmanın kesinleşmesinden sonra 300 günlük bekleme – iddet süresi vardır. Evlenme süresi de denilmektedir. Bu sürenin hâkim kararıyla kaldırılması iki halde mümkündür.
İlgili 28 soru bulundu
14- Hanımını başka başka üç zamanda birer kere boşarsa, üç defa (Boş ol) veya (Boşadım) derse yahut bir defa (Üç kere boşadım) derse, geri dönüşü olmayacak şekilde nikâh bozulmuş olur.
Değerli kardeşimiz, Eşlerin üç ay veya daha fazla ayrı durmaları caizdir ve nikaha zarar vermez. Ancak altı aydan fazla ayrı durmamaları tavsiye edilmiştir.
Boşanan kadın bekleme süresi tamamlandıktan sonra ikinci evliliğini gerçekleştirebilir. Diğer şekilde ise boşanan kadının doğurmasıdır. Kadın boşandıktan sonra üç yüz günlük süre içinde doğum yaparsa süre bitmiş sayılır ve kadın tekrar evlenebilir.
Mahkeme yoluyla boşanan eşler, dinî hükümlere göre bir bâin talâkla boşanmış olurlar. Zira hâkimin boşaması bâin talâk kabul edilmektedir (es-Saîdî, Hâşiyetü'l-adevî, 2/41).
Soru: Eşlerin karşılıklı sinir esnasında psikolojik olarak üç kez boş ol denilerek karar almalarının hükmü nedir? el Cevab: Üç talakla boşsun ifadesiyle erkek eşini boşamış olur. Sünnete uygun bir boşama olmaz.
Türk Medeni Kanunu'nda geçen iddet müddeti kavramı ise boşanan kadının yeniden evlenebilmesi için beklemesi gereken 300 günlük süreyi ifade eder. Türk Medeni Kanunu'nun 132. Maddesinde; “Evlilik sona ermişse, kadın, evliliğin sona ermesinden başlayarak üçyüz gün geçmedikçe evlenemez.
Erkekler, boşanma sonrasında iletişim eksikliği, duygusal bağlantı kaybı veya çözülmemiş sorunlar nedeniyle pişmanlık duyarlar. Yeni yaşam koşulları: Boşanmadan sonra erkeklerin yaşam koşullarının nasıl değiştiği de pişmanlık duygusunu etkiler.
İsster resmi olsun ister sadece dini nikah olsun bunların tümü nikahtır. Bu sebeple resmi nikah sona erdiğinde dini nikah da düşmüş olur. Dolayısıyla fert şunu iddia edemez; ben mahkemeye müracaat etmedim, kendimi boşanmış olarak kabul etmiyorum diyemez." şeklinde cevap verildi.
Erkeğin bir lafızda eşini üç talakla boşamasının vaki olduğu inancı buna örnektir. Böyle bir şeyin dinimizde yoktur. Bir anlık sinirle ve istemeyerek üç defa “boş ol” demekle boşanma meydana gelmez! Boşanmanın kuralları vardır.
Boşanmadan sonra erkekler ve kadınlar için evlenme süresi
Kadının hamile olmadığının tespit edilmesi halinde, iddet süresi kaldırılabilir. Bu durumda kadın, boşanmanın kesinleşmesinden itibaren 300 gün geçmeden tekrar evlenebilir.
İddet Müddeti Nasıl Kaldırılır? İddet müddetinin kaldırılması için dava açılması zorunluluktur. İddet müddeti, boşanma kararının kesinleştiği tarihten itibaren üç yüz gün sonra kendiliğinden ortadan kalkmaktadır. Bu süreyi beklemeden evlenmek isteyen kadınlar ise iddet müddetinin kaldırılması için dava açmalıdır.
İslâm Dini erkek erkeğe (homoseksüellik) ve kadın kadına (sevicilik) cinsel ilişkiyi haram kıldığı gibi, kadın eşe anüs ilişkiye girilmesini de yasaklamış; haram kılmıştır. Bu yasaklama, kişinin kendi karısını da, yabancı kadınları da içine almaktadır.
Boşanma davasında kadının hakları hangi taraf açılırsa açılsın aynı şekilde devam etmektedir. Boşanma davasını kadın açarsa velayet, nafaka, manevi veya maddi tazminat, düğün takıları, birikimler ve taşınmaz malları gibi tüm konularda haklar olduğu gibi geçerlidir.
Dinimiz, evi geçindirme ve nikâhı bozma yetkisini erkeğe vermiştir. Fakat bazı durumlarda kadının da nikâhı bozma hakkı vardır. Örneğin kadın, eşinden şikâyet ederek boşanma için mahkemeye başvuru yapabilir. Mahkeme boşanmaya karar verirse nikâh düşmüş sayılır.
Nitekim ilgili naslar incelendiğinde İslâm hukukunda çok eşliliğin mubah/meşru olabilmesinin; “eşler arasında adaleti gözetmek” ve “eşlerin nafakasını temin etmeye güç yetirebilmek” olmak üzere iki temel şarta bağlandığı görülmektedir.
İslam dininde ikinci bir evlilik yapmak için herhangi bir kimseden izin alma zorunluluğu yoktur.
el Cevab: Caizdir. Ayette eşlerinin izinleri şart koşulmamıştır. Sünnette eşlerinden izin almak şart koşulmamıştır.
Nikâh, ya boşanmak ya akdin feshi veya ölümle sona erer. Bunlardan biri olmadıkça eşlerin uzun süre ayrı kalmaları nikâhlarına herhangi bir zarar vermez. Bununla birlikte eşlerin aile hukukunun gerekliliklerine riâyet etmeleri ve yuvanın yıkılmaması için ellerinden gelen gayreti göstermeleri gerekir.
Bu itibarla, bir kimsenin eşinden uzun süre ayrı kalması sebebiyle nikâhı bozulmaz ve eşinin yanına döndüğünde yeniden nikâh yapılması gerekmez. Ama isteyen nikâh tazeleyebilir. Bununda bir zararı yoktur.
'Boşsun, boş ol, boşadım, karım boştur'
“Türkçede geniş zaman için kullanılan 'Boşarım' sözü bu nitelikte olmayıp boşama tehdidi anlamına gelir. Dolayısıyla bu sözle boşama meydana gelmez.
Benzer sorularSıkça sorulan sorular
DuyuruReklam alanı
Popüler SorularSıkça sorulan sorular
© 2009-2024 Usta Yemek Tarifleri