Bloom Taksonomisi. Taksonomi: Istendik davranışların basitten karmaşığa, kolaydan zora, somuttan soyuta, birbirinin önkoşulu olacak şekilde aşamalı sıralanması. Duyuşsal Alan (Karthwohl, 1964): sevgi, korku, ilgi tutum gibi duygusal yönlerin baskın olduğu alan.
Bloom'un taksonomisinde; Bilişsel alan; düşünce, zihinsel etkinlikler, yorum yapma gibi davranışları içerir. Duyuşsal alan; duyarlılık, inanç, tutum, ilgi, dünya görüşüne sahip olma gibi içsel davranışları içerir. Devinişsel alan; hareket, spor, kaslarla ilgili beceri gerektiren davranışları içerir.
Bilgi düzeyinde öğrenilen her şey zihinsel kazanımdır. Örnek:Pat konumunu bilmek, mat konumlarını bilmek zihinsel bir kazanımdır. Öğrencilere kazandırılan paylaşma, hoşgörü başkalarına karşı saygılı olma gibi tutumlar duyuşsal kazanımlara örnektir.
Duyuşsal alan alma, tepkide bulunma, değer verme, örgütleme, bir değer veya değerler bütünüyle nitelenmişlik olmak üzere 5 alt kategoriden oluşmaktadır.
Uzak-Genel (Yakın)-Özel Hedefler Duyuşsal (Affective) Alan Taksonomisi- Tutum, ilgi, sevgi, değer, alışkanlık, kişilik vs. gibi duyuşsal özelliklerin ağırlıklı olduğu öğrenme alanıdır. En zor ve uzun süreli öğretilen, ölçülmesi zor bir alandır.
İlgili 19 soru bulundu
Sonuç olarak duyuşsal alanla ilişkilendirilen en önemli kavramların başta tutum, değer ve motivasyon olmak üzere ilgi, inanç, duygu, kaygı, takdir, fikir, algı, öz saygı, kişilik, arzu, ahlak ve etik, öz yeterlilik, mizaç, davranış, uyum, eğilim, güven, sosyal yeterlilik, hayal gücü, duyarlılık, kendini geliştirme, ...
#Duyuşsal #alan #taksonomisi Alma (farkında oluş, dikkat ediş, dönüklük, haberdar oluş, duyarlık vs.) Tepkide bulunma (razı oluş, istekli oluş, gönüllü oluş, zevk alış, haz alış vs.) Değer verme (takdir ediş, önemseyiş, kabul ediş, düşkünlük, adanmışlık vs.)
Şekil 1'de görüldüğü gibi duyuşsal alan taksonomisinin ilk ve en alt “Alma” basamağında birey dikkatini uyarıcıya yönlendirir. Bu basamak “farkında olma”, “almaya açıklık” ve “seçici dikkat” süreçlerinden oluşur. “Tepkide Bulunma” basamağında dikkat edilen uyarcıya karşılık verilir.
Duyuşsal giriş özelliklerinin belirleyici faktörü olan duyuşsal özellikler ise okulla ilgili, belli bir ders alanı ile ilgili ve akademik benlik tasarımı olmak üzere üç grupta incelenmektedir. Öğrencilerin genel olarak okula yönelik tutumları, ilgisi ve okula gitme isteği okulla ilgili duyuşsal özelliklerini gösterir.
Duyuşsal öğrenme: Kişinin öğrenmesi gereken olguların sadece okulda değil, sosyal yaşamda ve aile hayatında öğrenme durumu duyuşsal öğrenme olarak bilinir. Olumlu yönden davranışlar ele alınır ve bu durum kişiye aktarılır.
Maslow'a göre duyuşsal eğitim: Eğitim sürecinin, öğrencilerin hisleri, duyguları, inançları ve tutumlarının kişiler arası ilişkileri ve sosyal becerileriyle harmanlanarak birleştirildiği boyutunu ifade eder. Bireyin kişisel ve sosyal gelişimini içine alan duyuşsal eğitim, his, duygu, ahlak ve etik gibi konuları içerir.
Duyuşsal Kuramlar
Kişi çevresinden sürekli olarak kendisine ulaşan verileri değerlendirir ve bunun sonucu olarak düşünsel, duyuşsal veya davranışsal tepkide bulunur. Kişinin kendisini yeniden yaratması olarak nitelendirilebilecek öğrenme için davranış, duyuş ve zihin değişmesi gerekir.
Şekle göre Yenilenmiş Bloom Taksonomisi'nin bilişsel süreç boyutu “Hatırlama, Anlama, Uygulama, Analiz Etme (Çözümleme), Değerlendirme, Yaratma” basamaklarından oluşmaktadır.
Duyuş kavramının geniş ölçüde kabul gören bir tanımı yoksa da, genel olarak duygular ve coşkularla ilgili olduğu belirtilmektedir. Duyuş ve biliş, eş zamanlı olarak meydana gelirken, duyuş duygu ve coşkularla ilgili zihinsel özellikler olarak tanımlanmaktadır (Bacanlı, 1999).
Bloom'un taksonomisi değişik düşünme süreçlerinin hiyerarşik olarak sıralandığı bir sınıflandırmadır. Taksonominin kullanımındaki amaç; eğitilecek bireylerin neleri bilmek istediklerini, basitten karmaşığa doğru, kendi içerisinde düzenlemektir.
ve Bloom Taksonomisine Göre Karşılaştırmalı Analizi
Kitaplarda yer alan sorular matematik öğrenme alanlarına göre sınıflandırılarak, her bir soru Bloom Taksonomisi dikkate alınarak kodlanmıştır. Veriler matematik eğitimi alanında iki uzman tarafından bağımsız olarak kodlanmış ve analiz edilmiştir.
1- Öğrenci niteliği
Duyuşsal giriş davranışları; Derse karşı ilgi, okula karşı tutum, öğretmene karşı tutum, kendi ile ilgili tutumları duyuşsal giriş davranışlarını oluşturur. Bireyin değişen duyuşsal özellikleri: Öğrenme düzeyi, öğrenme hızı ve bilişsel başarısıdır.
Öğrenme alanları kullanım, öğrenme stilleri, konfigürasyon, konum ve eğitim kurumlarında çeşitlidir. Sessiz çalışma, pasif veya aktif öğrenme, kinestetik veya fiziksel öğrenme, mesleki öğrenme, deneyimsel öğrenme ve diğerleri dahil olmak üzere çeşitli pedagojileri destekler.
Duyuşsal Öge: Tutum nesnesinin harekete geçirdiği olumlu ve olumsuz heyecanları veya duyguları içerir. Davranışsal Öge: Tutum nesnesine yönelik olumlu ve olumsuz eylemleri içeren tepkiler. Tutumlar erken yaşta, farklı yollardan öğrenilirler, zaman içinde gelişme ve değişme gösterirler.
Bloom Taksonomisi, öğrencilerin bilişsel becerilerini kategorize eden, en temel beceri olan “bilgiyi hatırlamadan,” en zorlu beceri olan bilginin muhakeme edilmesine, yani “değerlendirmeye” kadar sınıflara ayıran bir sistemdir.
Duyuşsal Sorular; Çocuklara etkinlik sırasında ne hissettikleri sorulur ve böylece hem kendi duygularının hem de başkalarının duygularının farkına varmaları sağlanır. Örnek Sorular: · Biraz önce …….. rolünü canlandırmak hoşunuza gitti mi? Neler hissettiniz?
Bu basamaklar; algılama, duruma uydurma, yaratma, kurulma, kılavuzluk yapma, beceri haline getirme ve mekanikleşme olarak sayılabilir. Psikomotor alan basamaklarını bulan kişi ise Grobman olarak bilinmektedir. Algılama basamağında duyu organlarının harekete geçirilmesi hedeflenmektedir.
Duyusal işleme, çevreden veya vücuttan gelen duyusal uyaranların algılanması, yorumlanması ve yanıt oluşturulması sürecidir. Merkezi sinir tarafından gerçekleştirilen bu süreç otomatik olarak yapılmaktadır. Duyular, beyne bilgi ulaştırmanın tek yoludur.
Bilişsel alan basamakları veya Bloom Taksonomisi Benjamin Bloom tarafından 1956 yılında "eğitsel hedeflerin taksonomisi" olarak açıklanmıştır. Bireyin bilgiyi işlemesine ve zihinsel süreçleri öğrenmeye yoğunlaşan bir taksonomidir.
Uzak Hedefler: Ülkenin politik felsefesini yansıtır. Örnek: Türkiye'nin Avrupa birliğine girmesi çalışmaları, ülkenin çağdaş uygarlık düzeyine ulaşması uzak hedeflerdir. b. Genel Hedefler: Öğretim kademelerinin ve okulların hedefleridir. Okulun iş görüsünü yansıtır.
Benzer sorularSıkça sorulan sorular
DuyuruReklam alanı
Popüler SorularSıkça sorulan sorular
© 2009-2024 Usta Yemek Tarifleri