Aristoteles'e göre “gerçek bilgiye nesnelerin özüne cevap teşkil edecek tanımla ulaşılabileceğinden” bu anlamda tanım; tümel ve tikel arasında bağlantı kurmak şeklinde özetlenebilir. Yani tek tek nesneleri bilmek için o nesneler hakkındaki ortak özellikleri belirleyen genel kavramları bilmek gerekir.
Aristoteles, Platon ve Sokrates gibi aristokrasiyi savunur. Ancak onun savunduğu aristokrasi soya değil bilgiye dayanır. Aristoteles'e göre, devleti en bilgili ve yetkin kişiler yönetmelidir.
Bilimin görevi, tek tek varlıkların gözlenmesinden kalkarak, onları sınıflara ayırmak, bu sınıflardan kalkarak sistemlere yükselmektir. Bu düşüncesiyle Aristoteles, antik Yunan dünyasında sistematik çalışmayı ortaya koyan ilk düşünürdür.
Platon, bilgi (episteme) ile sanı (doksa) arasında ayrım yaparken, bilginin ancak mutlak, değişmez bilgi nesneleri varsa olanaklı olduğunu savunur. Duyulur nesneler varlıklarının değeri bakımından idealardan daha sonra gelirler, çünkü varlıkları idealardan pay almalarına bağlıdır.
Aristoteles'e göre geometrinin ortaya koyduğu bilgiler insanın olumsallığına göre değişmeyen bilgilerdir. Aristoteles'e göre, bilim ya da felsefe yapmak –bilgi üretmek- insana özgü bir yetidir. İnsanı diğer canlılardan ayıran en önemli fark duyum ve deneyden yola çıkarak tümel yargılar elde etme yetisidir.
İlgili 28 soru bulundu
Bilgi doğuştan akılda yoktur, ama akıl bilgiyi üretecek kapasitededir. Bütün insanlar doğaları gereği bilmek isterler. Bütün insanların düşüneceği bir aklı vardır ve kullanmasını bilmek gerekir. Bir şeyi yapma gücümüzde saklı olan, bir şeyi yapmama gücümüzde saklıdır.
Dört farklı neden olduğunu iddia eden Aristo'nun bu anlamda bir şeyin hareketinden sorumlu olan dört farklı etmenden bahsettiği söylenebilir. Bunlar madde, form, etki ve sonuçtur.
Sokrates'in Bilgi Anlayışı
Yani Sokrates bilgi konusuna relativizm'e karşıdır. Sokrates bireylere göre değişmeyen, akla dayalı kesin bilgiyi savunur. Ona göre herkes için geçerli olan doğru bilgi mümkündür. Sokrates' e göre insan zihni doğuştan bilgiye sahiptir ve doğru bilgi akla dayalıdır.
Sokrates'i ilgilendiren insan ve insan doğasını, insanın mutluluğunu konu alan bilgi olduğuna göre, insana asıl gerekli, asıl faydalı, erdem ve mutluluğu için vazgeçilmez olan tek bilgi insan doğasının, insanın amacının, insanın kendisi için dünyaya geldiği veya getirilmiş olduğu şeyin bilgisi olmak durumundadır.
Çünkü yukarıda da ifade ettiğimiz gibi Sokrates felsefesini kişilerin her türlü bilgiye doğuştan sahip olduğu savına dayandırır.
Her iki filozof da asıl bilginin tümelin bilgisi olduğunu, tümeli kavrayan yetinin de duyu değil akıl olduğunu söyler. Ancak Aristoteles, hocasından farklı olarak doğru bilgiye ulaşmada duyuları hareket noktası olarak kabul etmemizin gerekli olduğunu dile getirmektedir.
Platon gerçekliğin idealar olduğunu savunurken, Aristoteles gerçek şeylerin tümelleri olduğunu savunur ve bunların dışında kalan tümellerin insan zihninin genelleme ve soyutlamasının ürünü olduğunu savunur. Ona göre asıl var olan da tümel değil, tikeldir.
Daha sonra idealardan gerçeklere geçişi sağlayan yeni felsefi akım olan realizm kavramı üzerinde durularak bu kavramın boyutları ele alınmış ve bu felsefi akımın öncü filozofu olan Aristoteles'in felsefi anlayışına değinilmiştir.
Aristoteles açısından, bir şeyin varlığa gelmesi için dört nedene ihtiyaç vardır. İlki, maddi nedendir; ikincisi formel neden, üçüncüsü hareket ettirici neden ve sonuncusu ereksel nedendir. Buna örnek olarak vazonun yapılışı verilebilir.
Nikomakhos'a Etik, İyi'yi “her şeyin arzuladığı şey” olarak ifade ederek başlar. (Aristoteles, 2007: 1094a 5) Çünkü ona göre, her sanat ve araştırmanın, her eylem ve tercihin arzuladığı şey iyi'dir. Bu iyi de insan yaşamının amacı olan mutluluk'(eidemos) tur.
evvela aristo idea öğretisine inanmadı, ayrıca platon'un akılcı görüşlerine de karşı çıkmıştır (aristo ve platon daha sonra akılcı-deneyci kavgasında simge isimlerdi). ona göre duyularda var olmayan bir şey bilinçte de var olamaz. duyulur dünyanın dışında kavranabilir bir dünya yoktur.
Sokrates, doğduğumuzda bilgilerin halihazırda (default) bizde bulunduğunu, bilgilerin kazanılmayıp doğurtulduğunu savunur.
Platon her şeyden önce rasyonalist bir filozoftur. Yani o bilginin yegâne kaynağının zihin olduğunu düşünür.
Platon, Sokrates'in öğrencisidir. Sokrates'e ilişkin bilgilerin büyük çoğunluğu Platon'un yazılarından elde edilmektedir. Platon Sokrates'in anısını canlı tutmak için onu ve onun öğretilerini anlatan yazılar yazmıştır.
Sofistler varolanın bilgisinin kaynağını duyumlara dayandırarak nesnel, bilimsel bilginin -yani epistemenin- mümkün olmadığını ileri sürmüşlerdi. Platon ise sofistlerin savundukları bu bilgi anlayışına karşı çıkarak onların bilgi diye adlandırdıkları şeyin aslında sanı -yani doksa- olduğunu öne sürmüştür.
Sokrates'in -yol gösterici ruh anlamına da gelen- 'daimon' adını verdiği bu iç ses, insanın bugün vicdan olarak tarif ettiği olguyla da örtüşmektedir. Yaşamda her zaman için doğruluktan ve erdemli olmaktan yana olan Sokrates, bu yaşam şeklinin hayata geçebilmesi için ruhun eğitilmesi gerektiği görüşünde olmuştur.
Doğru bilgi mümkün değildir
Antik Yunan'da, zenginlerin çocuklarına para karşılığında eğitim veren sofistler ve şüpheyi bir sistem olarak ortaya koyan septikler, doğru bilginin mümkün olmadığını savunan filozoflar arasında yer almaktadır.
Bunun örneklerinden biri Parmenides'te Üçüncü Adam Argümanı olarak bilinen argümanda, benzer şeylerin birçok kopyası- nın çıkartılmasından hareketle bir kavramın elde edilmesidir, bu ev- rensellerin soyutlanması denilen şeydir.
2.2.
Bu bağlamda Aristoteles'e göre dört neden sıralanabilir; birin- ci neden olarak formel neden yani bir şeyi o şey yapan şey, ikinci olarak madde ve dayanak olarak maddi neden, üçüncüsü değişimin nedeni olarak fail neden, son olarak da ereksel neden.
aristoteles haliyle yunan filozofu, bizde kimileri "aristo" deyip bırakıyor, bahsedilen kitle de başka bir aristo tanımıyorsa sorun olmuyor ancak aristoteles kadar olmasa da yine de ünü bulunan (eserlerini değil de, görüşlerini bildiğimiz) iki filozof ve bir önemli adam daha vardır: stoa okulunun kurucusu zeno(n)'un ...
Benzer sorularSıkça sorulan sorular
DuyuruReklam alanı
Popüler SorularSıkça sorulan sorular
© 2009-2024 Usta Yemek Tarifleri