Ağzı köpürmek deyimi, çok sinirlenmek veya öfkelenmek anlamına gelir.
Deyim, dil biliminde, kavramları, durumları hoşa giden bir anlatımla ya da özel bir yapı veya söz dizimi içinde belirten ve çoğunlukla gerçek anlamlarından ayrı anlamlara gelen sözcüklerden oluşan kalıplaşmış sözcük topluluğu ya da cümledir.
Örneğin; fikir yürütmek, kesenin ağzını açmak, notunu vermek gibi. - Kalıplaşmış sözlerden oluştuğundan kelimelerin yerlerini değiştirmek veya kelimelerden birisini atmak mümkün olmaz. Örneğin; açlıktan nefesi kokmak. - Deyimler birbirinden ayrı bir şekilde yazılan kelimelerin kalıplaşması ile oluşur.
Kavramları ya da durumları hoşa giden bir anlatım üzerinden belirten, genelde gerçek anlamlarının dışında kullanılan sözcüklerden oluşan cümlelere deyim denir. Aynı zamanda kalıplaşmış sözcük topluluğu olarak da ifade etmek mümkün. Bu doğrultudan her ülkenin ya da ulusun, kültürel açıdan farklı deyimleri bulunmaktadır.
Başı dertte (olmak) DEYİMİ AÇIKLAMASI
Sıkıntılı, tehlikeli bir durum içinde (olmak).
İlgili 18 soru bulundu
Mutlu etmek, mutluluk vermek ya da mutlu olmasını sağlamak anlamlarına gelen bir deyimdir. Mutlu etmek deyiminin mutluluk vermek, neşe vermek ya da bahtiyar etmek anlamları da vardır.
[1] Dingin ve sakin kalmak.”Kavgadan sonra süt liman olmuştu.”
Ağzı kulaklarına varmak: Çok sevinmek, sevindiği her hâlinden belli olmak. Ağzında bakla ıslanmamak: Sır saklamayı becerememek, sırrı hemen açığa vurmak. Ağzından çıkanı kulağı işitmemek: Sözlerini tartmadan, düşünmeden, öfke içinde, nere varacağını hesaplamadan konuşmak.
- Zengin kaşınmış, fukara zannetmiş, para verecek. - Ölüler de zanneder ki, diriler her gün helva yiyir. - Uyursun sabaha galır, ölürsün ellere galır.
Abesle iştigal etmek : Yersiz, yararsız, boş ve anlamsız şeylerle vakit geçirmek.”Şu yaşa geldin, ama abesle iştigal etmekten vazgeçmedin.” Abuk sabuk konuşmak : Düşünmeden, birbiriyle ilgisi olmayan, tutarsız, saçma sapan söz söylemek. “Yeter artık, abuk sabuk konuşmalarına daha fazla dayanamayacağım.”
Atasözleri, kim tarafından ne zaman söylendiği bilinmediğinden anonimdir. Bu sözler topluma mâl olmuş, toplum tarafından benimsenmiş ve yüzyılların düşünce ve mantık isteminden geçerek günümüze ulaşmış kısa ve özlü sözlerdir. Atasözleri, bir düşünce açıklanırken ya da savunulurken tanık olarak da gösterilirler.
Tatlı dil deyimi hoşa giden sözler söyleyerek, kırmayıp gönül alıcı biçimde ele alınan cümledir. Karşı tarafta motive edici, mutlu edici bir etki yaratır. Özellikle bu konuda yetenekli olan birçok işi, ağzı laf yaptığı için güzel cümleler ve sözler kurar.
Hem suçlu hem güçlü deyimi kendi suçlu olmasına rağmen başkasını suçlayan insanlara karşı kullanılır. Suçlamanın yanı sıra özellikle üste çıkmaya çalışan kişilerdir. Amaca uygun olarak farklı biçimlerde cümle içerisinde kullanmak suretiyle hem suçlu hem güçlü deyimi değerlendirilebilir.
Kafa dengi deyimi de Türkçede yaygın olan deyimlerden birisi olarak öne çıkar. Bu deyimin anlamı ile ilgili bilgi sahibi olmak önemlidir; çünkü anlamını bilmeden doğru bir kullanım yapmak mümkün değildir.
Bu gruba dâhil ettiğimiz deyimlerin bir kısmı çok konuşmak, gerekli- gereksiz ve haddinden fazla laf etmek anlamında kullanılmaktadır: ağzı açıla mak (Özb.
Alıkoymak sözcüğü, almak ve koymak kelimelerinin birleşmesiyle oluşmuş, birleşik geçişli bir fiildir. Dil devriminden sonra literatüre girmiş olan alıkoymak kelimesinin sözlük anlamı bir kimseyi, bir yerde zorla tutmaktır.
En kısa atasözleri bir elin nesi var iki elin sesi var, besle kargayı oysun gözünü, hatasız kul olmaz gibi atasözleridir.
Fitil olmak DEYİMİ AÇIKLAMASI
1. Çok içip sarhoş olmak. 2. Aşırı ölçüde kızmak.“Fitil oluyorum şu adamın hareketlerine!”
-Ateş olmayan yerden duman çıkmaz. -Attan düşen ölmez, eşekten düşen ölür. -Az kazanan çok kazanır, çok kazanan hiç kazanır. -Aç koyma hırsız olur, çok söyleme yüzsüz olur, çok değme arsız olur.
Deyim. [1] Birinin yanlışlarını, kusurlarını hoşgörü ile karşılamak.
Deyim. 2. yoksul duruma gelmek, yoksullaşmak.
Bam Teline Basmak deyimi duyarlı olunması gereken konular hakkında kötü sözler sarf etmek demektir. ''Damarına basmak'' deyimi ile eş anlamlıdır. Anlam: Birisinin hassas olduğu konularda aynı hassasiyeti göstermemek. Anlam: Birinin çok önemsediği şeyler hakkında ileri geri konuşup o kişinin sinirlenmesine neden olmak.
Dingin, gürültüsüz, sakin olmak. “Ortalık bir anda süt liman olmuştu.”
Benzer sorularSıkça sorulan sorular
DuyuruReklam alanı
Popüler SorularSıkça sorulan sorular
© 2009-2024 Usta Yemek Tarifleri