Ebru gibi merak edenler için sebebi aslında basit: dünyanın geoid olmasıdır. Dünyamızın yüzeyi düz değildir. Ekvatorda meridyenler arası mesafe 111 km iken kutuplara yaklaşırken azalıyor ve kutuplarda mesafe birleşiyor. Bu nedenle uçaklar iki mesafe arasını düz gitmek yerine eğik bir açıyla gider.
dolayısıyla uçak düz bir yörünge yerine eğrisel bir yörüngede uçarlar. Ayrıca irtifa artıkça yakıt için gerekli oksijen de azalır, bu da motorların gücünü yani uçağın hızını düşürür, yükselmek için hız gereklidir. Lise 10. sınıfta Fizik derslerinde bu konu öğretilir.
Dünyamız geoittir; yani kutuplardan basık, ekvatordan şişkin bir biçime sahiptir. Pilotlar da kutuplara doğru uçarak daha kısa bir yol ve daha az yakıt harcamak amacıyla eğri bir rota üzerinde seyirlerini sürdürürler.
Tehlikeli bir iniş ihtimali engellenmiş olur.
Büyük Okyanus gibi geniş bir su kütlesinin üzerinde uçarken, acil iniş için güvenli bir yer yoktur.
Yolcular, kalkış esnasında bir anda artan hızı hisseder çünkü bu alışık oldukları hızdan daha yüksektir. Şurada Paylaş! Ancak uçak kalkışı tamamlayıp, normal seyrine geçtikten sonra aynı hızda uçar; ne yükselme ne de alçalma yaşanmaz. Bu yüzden uçağın içindekiler sabit hızın farkına varmazlar.
İlgili 35 soru bulundu
1960 model bir uçağı alıp sürekli olarak bakımlarını yaptığınız sürece uçması gereken uçuş saat ömrü 20.000 saat ise o saati tamamlayana kadar uçar.
Hava aracı ses hızına ulaştığındaysa ses dalgaları daha hızlı hareket edemediği yani ses hızını aşamadığı için üst üste binerek birikmeye başlar ve dalgalar ses duvarı adı verilen bir bariyer oluşturur. Hava aracı bu bariyeri aştığında yani ses hızını geçtiğinde süpersonik hıza ulaşır.
Peki uçaklar buna hazırlıklı değil mi? Uçaklarda oldukça yaygın olarak kullanan Jet A ve Jet A-1 yakıtlarının sırasıyla -40 ve -47 derecede donma noktaları bulunuyor. Antarktika'da ise özellikle de yüksekten uçulduğu için yakıtın donma tehlikesi bulunuyor. Bunun çözümüyse alçalmak.
Uçakların Flightradar'ları incelendiğinde Tibet üzerinden geçmediğini fark edebilirsiniz. Tibet Özerk Bölgesi, Çin'e bağlı seyrek nüfuslu ve oldukça dağlık bir alandır. 'Dünya'nın Çatısı' olarak bilinen bu bölge üzerinden pilotların uçmaması için son derece haklı nedenleri bulunuyor.
Uçakların doğudan batıya doğru yaptıkları uçuşların, ters yöndeki uçuşlara göre daha kısa sürmesi bu yönde uçakların normal süratlerinden daha yüksek hıza ulaşabilmelerinden kaynaklanmaktadır.
Aslında dünyanın küremsi bir şekli olduğu, dolayısıyla düz olmadığı göz önünde bulundurulduğunda uçaklar ne kadar yüksekten uçarlarsa kat etmeleri gereken mesafe o kadar uzar.
Hiçbir yolcu uçağı, akrobasi uçaklarının yapabileceği manevralar için tasarlanmaz. Askeri avcı uçaklarının aksine, yolcu uçakları ters pozisyondayken yeterli motor gücü ve kanatlarda kaldırma kuvveti sağlayamaz.
Uçağın motorları itme kuvveti oluşturur. Bu kuvvet hava direncinden dolayı uçağın hareket yönünün tersi yönde oluşan sürükleme kuvvetini yenerek uçağın havalanmasını sağlar. Hava direncini rüzgârlı bir günde rüzgâra karşı yürürken hissedebilirsiniz.
Bir uçak kazasında ölme ihtimaliniz 11 milyonda 1'dir. Bir uçuş esnasında işlerin gerçekten çok kötü gitme ihtimali ise milyonda 1'dir. Gelişmiş bir ülkeye uçarken bir uçak kazasında ölme ihtimaliniz ise 30 milyonda 1'dir.
Çünkü yeterli miktarda yakıtı, itki gücü yok ve tasarımı uzay şartlarına uygun değil. Yolcu uçaklarının kabinleri, motorları ve kanatları atmosferin en ince tabakalarına gidecek şekilde tasarlanmıyor, genelde yerden 10 kilometre yüksekte (ve bunun altında) uçacak şekilde tasarlanıyor.
Hayır. Yolcu uçakları bunun için tasarlanmamıştır. Yolcu uçakları kanat şekillerinden dolayı oluşturdukları havadaki basınç farkını kullanarak yukarı itme kuvveti oluştururlar atmosfer belli bir yükseklik seviyesinden sonra o kadar çok incelir ki bu itme kuvveti ortadan kalkar.
'Ultra uzun mesafe uçuş yarışı'
Halihazırda dünyanın en uzun seferleri Singapur Havayolları tarafından Singapur-New York arasında yapılıyor. 15,344 kilometre süren en uzun ticari sefer, rüzgar hızı ve hava koşullarına bağlı olarak 18 saat 25 dakikaya kadar çıkıyor.
Uçakların iniş hızları saatte yaklaşık 270 km civarındadır.
Uçakların araziden uzak durmasının en önemli nedenlerinden birisi çok engebeli olması ve yüksekliğin ortalamadan çok fazla olmasıdır. Uçaklarda kabul edilen ortalama yükseklik 4.500 metredir. Ancak Tibet'te alçak alanlar bile 3.000 metre yükseliğindedir.
Dünyada uçakların kabin ısı standardı 21 ile 23 santigrat derece arasında. Hatta Türk Hava Yolları bu konuda geçen mart ayında radikal bir karar aldı. Kabin ısısı 23 santigrat dereceye sabitlendi.
Uçakların havalanmasını ve havada kalmasını sağlayan 4 ana unsur vardır. Bunlar ; kaldırma kuvveti, motor gücü, hava direnci ve ağırlıktır. Kaldırma Kuvveti : Uçağın kanatlarından elde edilen güç ve kuvvet ile uçağın havalanması ve havada kalması sağlanır.
Bunun sebebi Antarktika'da görülen Katabatik rüzgarı. Atmosferdeki soğuk hava 10000 metrelik dikey bir alçalmayla rüzgarlara sebep oluyor.
Çoğu ticari uçağın maksimum yaklaşık 42.000 fitte (12 bin 801 metre) uçması onaylanmıştır ve bu maksimum rakam “hizmet tavanı” olarak da bilinir.
Lockheed SR-71 gelişmiş, uzun mesafe, stratejik Mach 3+ keşif (casus) uçağıdır. En hızlı jet uçaktır.
Bir yolcu uçağının havalanabilmesi için uçağın hızının 260-330 km/s arasında olması gerekir. Yolcu uçağının havadaki hızı ise 828-1000 km/s arasında değişir. Bu aralık savaş uçağı olarak adlandırılan jetlerde çok daha yüksektir.
Benzer sorularSıkça sorulan sorular
DuyuruReklam alanı
Popüler SorularSıkça sorulan sorular
© 2009-2024 Usta Yemek Tarifleri