Hoca Ahmed Yesevî Türbesi, (Kazakça: Қожа Ахмет Яссауи кесенесі, Qоjа Ахmet Yassaviy kesenesі) güney Kazakistan'da
Kazakistan'ın Türkistan şehrinde bulunan, "Hazreti Türkistan" namıyla da bilinen Türk tasavvufunun öncü ismi Hoca Ahmet Yesevi'nin türbesi, eşsiz mimarisi ve manevi ruhuyla ziyaretçilerini ağırlıyor.
Ahmed Yesevî ya da Ata Yesevî (Kazakistan Türkçesi: Қожа Ахмед Яссауи; Özbekistan Türkçesi: Xoja Ahmad Yassaviy; 1093, Sayram - 1166, Türkistan (Yesi), kendisi gibi Türk asıllı olan Arslan Baba'nın talebesidir Alevi erenlerinden olan ve "Pîr-i Türkistan" lakabıyla bilinen bir mutasavvıf ve şairdir.
Yeseviyye silsilesi bilhassa Seyyid Ata ile Sadr Ata'dan gelmektedir. Mürşidi Şeyh Yûsuf el-Hemedânî gibi Ahmed Yesevî de Hanefî bir âlimdir.
Yıldız, Yesevi'nin yaydığı ışığın bugünleri de aydınlattığını belirterek, "Ahmed Yesevi, Peygamber Efendimizin Mekke'den yaymış olduğu İslam ışığına bir ayna tuttu ve Anadolu'ya yansıttı. Bu ayna, Anadolu'da Hacı Bektaş Veliler, Yunus Emreler, Mevlanalar olarak, Balkanlarda ise Demirci Babalar olarak tezahür etti.
İlgili 34 soru bulundu
Daha sonraları Yeseviler, Hacegan sufileri ve diğer tasavvufî gruplar ile birlikte çoğu zaman Nakşibendilik hiyerarşilerinin içerisine dahil edilmişlerdir.
Pîr-i Türkistan Hoca Ahmed Yesevî Türkistan'da yetişen büyük velilerdendir. Adı “Ahmet bin İbrahim bin İlyas Yesevi” olup, “Pir-i Sultan Hoca Ahmet”, “Kul Hace Ahmet “ diye de tanınır. Hazret-i Ali soyundan isimli bir zatdır. Annesi ise Şeyh İbrahim'in halifesi Musa Şeyh'in kızı Ayşe Hatun'dur.
Ahmed Yesevî'nin bilinen iki eseri Fakrname ve Divan-1 Hikmet'tir.
Hoca Ahmed Yesevî Türbesi, (Kazakça: Қожа Ахмет Яссауи кесенесі, Qоjа Ахmet Yassaviy kesenesі) güney Kazakistan'da Türkistan şehrinde bulunur. Büyük Timur İmparatorluğu döneminde yapı 1389 yılında Timur tarafından yaptırılmıştır.
Hacı Bektâş Velî (Farsça: حاجی بکتاش والی Hācī Bektāş-ı Vālī; d. 1209, Nişabur - ö. 1271, Nevşehir); Mistik, seyyid, mutasavvıf, âlim ve İslam filozofu. Alevi-Bektâşilik'in fikir ve isim öncülerindendir.
Yedi yaşında iken babasının ölmesi üzerine ablası ile Yesi şehrine gitti. Yesevî künyesini, doğduğu yerden değil de ilk öğrenimini yaptığı Yesi'den aldı. İlk bilgilerini Yesi'nin meşhur âlimlerinden olan Arslan Baba'dan aldıktan sonra Buhara'ya gitti ve orada Şeyh Yusuf Hemedânî (504/1110?) 'nin talebesi oldu.
Ali kültü etrafında şekillendiğine inanma hali var. Bu inanca göre Ali, Aleviliğin temel kurucu mürşidi ve piri oluyor. Alevi dedeleri de Hacı Bektaş Veli'nin soy şeceresi üzerinden kendilerini Ali soyuna bağlamakta sakınca görmüyor. Nitekim Anadolu dışında Aleviliğin Ali soyu olarak görüldüğü bir gerçektir.
Doğum tarihi bilinmediğinden kaç yıl yaşadığı hususunda kesin bir şey söylemek mümkün değilse de on yıl, yaptırdığı bu hücrede yaşadığı ve 73 yaşında vefat ettiği, 120 yaşına kadar yaşadığı ve H. 562/M. 1167'de öldüğü de rivayetler arasındadır (Bice 1993:XII; Eraslan 2000:13).
Hoca Ahmet Yesevi Türbesi'nin sembolü “Taykazan”, 1399 yılında Emir Timur tarafından türbeyi ziyaret edeceklere yiyecek ve içecek ikram etmek üzere yaptırıldı. Taykazan'da yüzyıllar boyu aş pişirildi, şerbet kaynatıldı. Dev Taykazan, 1935 yılında sergi için Saint Petersburg'a götürüldü.
Ahmed Yesevî'nin hayatı, kişiliği ve tesiri ile ilgili tarihî belge ve bilgiler oldukça sınırlıdır. Mevcut olanlar da menkıbelerle iç içedir. Yesevî, Batı Türkistan'ın Çimkent şehrinin doğusunda bulunan ve Tarım ırmağına dökülen Şâhyâr nehrinin bir kolu olan Karasu üzerinde yer alan Sayram kasabasında doğdu.
Düşünürümüz Ahmet Yesevî, Orta Asya'da ve özellikle Türkler ara sında İslâmiyeti canlı tutan ve yayan önemli bir kişidir. Kendisine Pir-i Türkistan da denmiştir. Ahmet Yesevî yaklaşık olarak XI. yüzyılın ikinci yarısında batı Türk istan'da Sayram (İsfîcab) kasabasında dünyaya gelmiştir.
Ahmed Yesevi Divan-ı Hikmet 12.yüzyılda yazılmış bir eserdir. Ünlü şairin en önemli eserlerinden biri olması ile dikkat çeken Divan-ı Hikmet, günümüzde aktif olarak okunmakta olan eserlerin arasında geliyor olması sebebiyle de dikkat çekmektedir.
Ahmed Yesevî, Orta Asya'daki siyasi ve iktisâdi yapının hızlı değişime uğradığı bir dönemde yaşamıştır (1093-1166). Melik Şah'tan sonra Aşağı Türkistan ile Horasan'ı birleştiren Sultan Sencer'in ölümünün ardından ortaya çıkan Selçuklulardan kalan boşluğu Harzemşah Devleti doldurmuştur.
Yesi şehrinde ilim ve terbiye tahsil etmiştir. Bundan dolayı YESEVİ nisbetiyle şöhret bulduğu kabul edilmiştir. Yesi'de, önce Arslan Baba Hazretlerinden ders aldı.
Orta Asya'da yüzyıllarca insanlara tesir etmiş olan Ahmed Yesevi'nin kurduğu Yeseviyye'nin birtakım temel ilkeleri bulunmaktadır. Bunların başında tevhid inancı gelir. Yeseviyye tevhide dayalı bir tarikattır. Hazreti Peygamberin sünnetine uyma bu tarikatın önemli esaslarındandır.
Aynı biçimde Ahmet Yesevî de Muhammedî el-Hanefi'den dolayı Hz. Ali'ye bağlanır. Velayetname'ye göre Hacı Bektaş Velî, Ahmet Yesevî'nin müridi Lokman Perende'ye bağlıdır.
Ahmet Yesevi, öğretisini "Dört Kapı" olarak bilinen şu ilkeler üzerine kurmuştur: Şeriat, Tarikat, Marifet ve Hakikat´ tir. Ahmet Yesevi seyr u sülük aşamalarını dört kapı ve kırk makam esasıyla ortaya koymaktadır. Şeriat, tarikat, marifet ve hakikat kapıları maneviyat yolcusunun anlam arayışıdır.
Fakr-nâmeler Türk edebiyatındaki ilk örneğine Hoca Ahmed Yesevî ile rastlanan, manzum ve mensur örnekleri bulunan, tasavvuf ehlinin nasıl olması gerektiğini ve seyr ü sülûk basamaklarını anlatan dinî, tasavvufi eserlerdir.
Benzer sorularSıkça sorulan sorular
DuyuruReklam alanı
Popüler SorularSıkça sorulan sorular
© 2009-2024 Usta Yemek Tarifleri