Kelâm ya da İlm-i Kelâm (Arapça: عِلْمُ الْكَلَام); İslâm dininin akāid konularını irdeleyen ve tarihî olarak bu çerçevede gelişen dinî-felsefî teorilerle ilgilenen ilim dalı. Bu anlamda kelâm, imanla ilgili konu ve sorulara izâh ve ispat getirme amacıyla geliştirilen teolojik felsefenin adıdır.
Felsefe varlık ve bilgi araştırmasında aklın ilkelerini dikkate alır. Kelam ise varlık ve bilgi araştırmasında hem vahyi hem aklın ilkelerini bir ölçü olarak kabul eder. Ayrıca kelamın felsefeden farklı olarak İslam'ı savunmak ve İslam inançlarının delillerini göstermek gibi bir görevi de vardır.
Kısacası Kelam, ilk insan ve ilk peygamber Hz. Âdem'den bu yana tespit edilmiş olan inanç esaslarının çerçevesi içinde faa- liyet göstermekle yükümlüdür. Bu açıdan bakıldığında, Kelam'ın belirleyici olan özelliği, onun savunmacı bir disiplin olmasıdır. Felsefe ise, her zaman yeni inançlar ve iddialar ortaya atabilir.
Tanrı'yı irade varlığı olarak gören kelamcılardan farklı olarak İslâm filozofları felsefî incelemenin talepleri doğrultusunda Tanrı'yı akıl varlığı olarak görmüş ve ona yetkinliğinin bir gereği olarak akla uygun olanı yapma zorunluluğu yüklemişlerdir.
Çünkü İslâmiyette felsefe yoktur. Ehl-i sünnet âlimlerinin felsefe ile hiç alakaları yoktur. Çünkü onlar, felsefecilerden çok yüksektirler. Ehl-i sünnet âlimlerine göre, İslâm bilgilerinin ölçüsü, sadece insan aklı, insanın düşüncesi değil, muhkem olan yani manaları açık olan âyet-i kerimeler ve hadis-i şeriflerdir.
İlgili 32 soru bulundu
İslam dininin itikadi esaslarının akıl temelinde ele alınarak incelenmesi, değerlendirilmesi ve izahı İslami felsefenin önemli bir rüknünü oluşturur ki bunun sistemli hale getirilmiş haline ilm-i kelam denilmektedir.
İslâm'da felsefî geleneğin “İslâm felsefesi” tabiriyle müsemma olması günümüzde artık kabul gören bir tabirdir.
Kelâm ya da İlm-i Kelâm (Arapça: عِلْمُ الْكَلَام); İslâm dininin akāid konularını irdeleyen ve tarihî olarak bu çerçevede gelişen dinî-felsefî teorilerle ilgilenen ilim dalı. Bu anlamda kelâm, imanla ilgili konu ve sorulara izâh ve ispat getirme amacıyla geliştirilen teolojik felsefenin adıdır.
Kelam ve Felsefe arasındaki benzerlikler;
İkisi de düşünme üzerine çalışır. İkisinde de akıl ve bilgi kaynak olarak kullanılır.
İSLAM FELSEFESİNİN GENEL ÖZELLİKLERİ:
✓ Antik Yunan felsefesinden etkilenilmiştir. ✓ Akıl, iman ve inanç gibi konular tartışılmıştır. ✓ İslam felsefesinden önceki problemler tartışılmıştır. ✓ Çeviri faaliyetleri yapılmıştır.
Önceleri sadece felsefî isbat metodu olarak kullanılan mantığın kelâm ilmine dâhil edildiği ikinci dönemin başlatıcısı Gazzâlî'dir. İbn Haldun'a göre, İmam Bâkıllânî ile başlayan birinci devirde kelâm ilmi determinist olduğu halde Gazzâlî'nin başlattığı ikinci devirde indeterministtir.
Gelişim süreci içerisinde, Kelâm ilmi için, "Usulu'd-Din, Nazar ve İstidlal İlmi", "Tevhid ve Sıfatlar İlmi", "el-Fıkhu'l-Ekber" ve "Akaid"1 gibi isimler kullanılmıştır. Kelâm ilminin bir çok tanımı vardır.
Kelam İlminin Amacı & Doğru bilgi vererek insanları yanlış inançlardan korumak. Kişinin imanını taklit düzeyinden kurtarıp tahkikî bir iman derecesine yükseltmek. & Diğer İslam ilimleri için sağlam bir inanç temeli oluşturmak.
Allah'ın varlığına dair, Kuran ayetleri ve hadisler ışığında kanıtlar sunan ilim dalına kelam denir. Kelamcılar, sadece itikadi konularla ilgilenmez. Bunun dışında nübüvvet (peygamberlik), vahiy, ahlak gibi konularda eserler veren birçok kelamcı vardır.
KELAM'DA VARLIK NAZARİYESİ
“Varlık, bütün var olanların ortaklaşa taşıdıkları bir niteliktir. Gerek felsefi gerekse bilimsel bilgi de bu şekliyle “varolan” bir şeyin bilgisidir.
Kelâm, felsefe, tefsir ve usûl-i fıkıh alanlarına dair çalışmalarıyla tanınan Eş'arî âlimi. Fahreddin er-Râzî'nin (ö. 606/1210) Kur'ân-ı Kerîm tefsiri. Fahreddin er-Râzî'nin (ö. 606/1210) kelâma dair en hacimli eseri.
Aslında müteahhirin dönem kelam eserlerinde ortaya çıkan ve mezc tavrı diye ifade edilen, hem felsefe hem de kelam problemlerini ele almanın anlamı da budur. İmam Razi'nin Mu'tezile kelamında ele alınan, fizik ya da ontoloji meselelerini yeniden sünnî kelama dahil etmesidir.
Kelam'da bilgi, hem ilahi bilgi hem de beşeri bilgi açısından ele alınmaktadır. Allah'ın ilim sıfatı, bu sıfatın ezeli olup olmadığı ve buna bağlı olarak ortaya çıkan Kur'an'ın mahluk olup olmadığı, alemin ezeliliği meselesi, in- san kaderi gibi problemler bilginin kelamî boyutunu oluşturmaktadır.
Kelâm, “Söylemek ve konuşmak” demektir. Allah'ın konuşma sıfatı vardır. Allah bu sıfatı ile peygamberlerine kitaplar indirmiş, bazı peygamberler ile de konuşmuştur.
İslâm dininin ana ilkelerini konu edinen ilim. İslâm dininde inanılması gereken esasların bütünü ve bunları konu edinen ilmin adı. Allah'ın zâtı ve sıfatları açısından birliği başta olmak üzere inanç esaslarını genellikle Selef akîdesi çerçevesinde ele alan ilim.
Kelam ilmi varlıkların nasıl var olduğu, Allah'ın zatı ve sıfatı, varlıkların nitelikleri, varlıkların sonunun olup olmadıkları, varlıkların ne şekilde yok olacağı ile ilgili konuları incelemektedir.
İslam felsefesi, İslam kültür coğrafyasında farklı uluslara mensup Müslüman düşünürlerce ortaya konulan kelam ve tasavvuf gibidini ilimlerle ilişki içerisinde gelişen felsefi düşüncenin ve bu düşünceyi inceleyenilmi disiplinin özel adıdır.
Cevap: İnanç merkezli görüşler ortaya çıkarmıştır İslam felsefesinin özellikleri arasında yer almamaktadır.
Bu kaynaklarlar yerli ve yabancı kaynaklar olarak ikiye ayrılmaktadır. Bu felsefenin yerli kaynakları Kuran, hadis ve belki de bazı kelam ekolleri olarak tasnif edilebilirken yabancı kaynakları ise başlıca Antik Yunan ve Helenistik felsefe, İran, Hint ve çokça sınırlı olarak da Çin oluşturmaktadır.
Benzer sorularSıkça sorulan sorular
DuyuruReklam alanı
Popüler SorularSıkça sorulan sorular
© 2009-2024 Usta Yemek Tarifleri