Bebeğin büyümesi, ağırlığın artması ile bacaklarda ağrı ve dolaşım bozuklukları oluşabilir. Bunu önlemek için anne adayı sırt üstü ayaklarını yastıkla yükselterek yatar ve bilekten ayağı aşağı yukarı çeker ve ayak bileğinden dairesel hareketler yapar.
Hamileliğiniz süresince karın ve tüm vücudunuzda kalınlaşmanın yanında özellikle ayaklar ve bileklerinizde hafif şişmeyi fark edeceksiniz. Ödem olarak isimlendirdiğimiz el ve ayaklardaki şişlikler gebe kadınların yaklaşık dörtte üçünde görülür. 22 ile 27. gebelik haftalarında başlayan ödem doğuma kadar devam eder.
Çünkü; gebelik ilerledikçe, büyüyen rahim, annenin omurgası boyunca seyreden ana damarlarına bası yapar. Özellikle son aylarda, bebekle beraber, 6 kg a varan ağırlık, annenin kalbe geri getiren damarlarına bası yapınca, kalbe dönen kan azalır ve annede tansiyon düşmesine sebep olur.
Yorgunluk hissettirecek hızda tempolu aktiviteler rahime giden kan akımının azalmasına sebep olurlar. Bunun sebebi annenin yoğun egzersiz sırasında artan oksijen ihtiyacıdır. Kan bu durumda annenin yaşamsal diğer organlarına doğru gidecek ve rahime yani bebeğe giden kan miktarını azaltacaktır.
İlgili 44 soru bulundu
Hamilelikte kabızlığa bağlı olarak şiddetli ıkınma bebeğe bir zarar vermez.
Sürekli Sabit Şekilde Oturmaktan Kaçının
Bu sorunun şu ana kadarki bilimsel cevabı; hayır. Yapılan araştırmalar, bilgisayar tarafından yayılan dalgaların, hamilelik süresince bebeğe herhangi bir zarar vermediğini ortaya koymuş durumda.
Olabildiğince vücut ağırlığı dağıtılmalıdır. Bunu yapabilmek için de dik pozisyonda oturulmalı, omuzlar geri itilmeli ve mide içeri çekilmelidir. Rahat uyku pozisyonlarının yanında gün içerisindeki beslenmenize ve egzersizlerinize de önem göstererek hem bebeğinizin hem de kendinizin sağlığına yardımcı olabilirsiniz.
Gebelikte ödem her an olabilmesine rağmen genellikle 5. ayda başlar ve sonrasında fazlalaşır.
Gebeliğin altıncı ayından itibaren anne adayları karın sertleşmesi yaşamaya başlayabilir. Anne adayları gebelik boyunca karın sertleşmesi yaşamayabilir de. Erken doğum, düşük ya da komplikasyon riski olmaması durumunda gebelikte karın sertleşmesi yaşarsanız doktorunuza görünmeniz gerekmiyor.
Hamilelikte Şişkinlik Ne Zaman Olur? Hamilelikte şişkinlik, her dönemde olabilir ancak özellikle beşinci ay ve sonrasında daha belirginleşir, gebeliğin üçüncü döneminde ise farklı nedenlerden dolayı artar.
Hamilelikte sık görülen diğer sorunlar gibi şişlikler de düzenli egzersiz ve yürüyüş yapanlarda daha hafif seyreder. Yürüyüş yapmak ve hareket etmek bacak toplar damarlarınızın daha etkili çalışmasını sağlar ve doku aralığında biriken sıvının dağılmasını da kolaylaştırır.
"Gebelikte soda tüketebilir miyim?" sorusu oldukça sık sorulan bir durumdur. Gebelikte doğal ve katkısız olmak kaydıyla maden suyu yani soda içilmesinin bir sakıncası yoktur. Doğal maden sularında çok çeşitli mineraller mevcuttur. Gebelerin daha çok tatlandırıcı içermeyen, sade sodaları tercih edilmelidirler.
Hamilelik boyunca tavsiye edilen en yaygın spor çalışması ise tempolu yürüyüş. Haftada en az 5 gün, günlük 30-40 dakikalık yürüyüş yeterli olacaktır.
Sırt üstü ve karın üstü yatış özellikle gebeliğin ikinci yarısından sonra önerilmemektedir.
Bunun nedeni vücudumuzun ortasında özellikle sağ tarafından geçen en büyük ana toplardamar (Vena Cava İnferior) geçmektedir. Eğer sağ tarafa doğru yatılırsa bu toplardamara, rahim baskı yaparak kalbe dönen kan miktarını azaltır bu da bebeğe giden kan miktarının azalmasına neden olur.
Hamilelikte Neden Bacak Arasına Yastık Konur? Omurgaya binen yükü azaltmak için yastık koyulur.
Ayrıca erken doğum tehdidi veya plasenta yetmezliğinin olduğu durumlarda, anne adayının gündüzleri de istirahat etmesi gerekebilir. Bu tip istirahatlerde anne adayının sol tarafının üzerine yatması önerilir.”
Plasenta previanın temel belirtisi, gebeliğin ikinci yarısında vajinadan gelen ve ağrısız seyreden kanamadır. Eğer gebeliğin ikinci ya da üçüncü ayında bir kanama olursa, mutlaka doktora başvurulmalıdır. Kanama bazen oldukça şiddetli olabilir. Bazı gebelerin kanamayla birlikte rahim kasılmaları da olabilir.
Hamileliğin 20. haftasından sonra plasentanın bebeğin doğmasından önce rahim duvarına yapışık olduğu yerden kısmen (partial dekolman) veya tamamen (komplet dekolman) ayrılmasına “plasental dekolman” denir. Bu durum, her yüz gebeliğin birisinde görülmektedir.
Anne bir süre aç kalınca, kan şekeri düştüğünde, bebeğin de kan şekeri düşer. Ayrıca bebeğin kan şekerindeki hızlı iniş çıkışlar da, yenidoğan döneminde bebeğin kan şekerinin normal değerlerde tutulmasını zorlaştıran bir faktördür.
Uzun süre ayakta durmak veya ağır kaldırmak düşük yapma veya erken doğum olasılığını artırabilir. Hamile kadınlar, duruş, denge farklılıkları ve değişen bedenleri özellikleri nedeniyle ağır eşyaları kaldırırken yaralanma riski daha yüksektir.
Benzer sorularSıkça sorulan sorular
DuyuruReklam alanı
Popüler SorularSıkça sorulan sorular
© 2009-2024 Usta Yemek Tarifleri