Hadislerde bir yandan esnemenin ve esnemeye yol açan hallerin önlenmesi tavsiye edilirken bir yandan da buna engel olamayan kimsenin esneme sırasında eliyle ağzını kapatması öğütlenmiştir (Buhârî, “Edeb”, 125, 128; Müslim, “Zühd”, 56-58).
Namazda esnerken ağzını tutmak da âdâbdandır.
Ağzını tutmak, dişleri dudakları arasında sıkmakla olur. Bu şekilde esnemeyi engellemek mümkün değilse, kıyamda sağ elin tersini, sair rükünlerde de sol elini ağzına kor. Böylece esnemeyi gizlemeğe çalışır.
İkincisi, esnemenin kendisi değil, ağzı açarak esnemek mekruhtur. Esneme gelince esnemeyi yok etmeye çalışmalı. Dudağı ısırıp mani olmaya çalışmalı. Böyle yapamayan, sol elin arkası ile ağzını kapatmalı.
Cevap. A) görgü kuralları dır.
Esnemek şeytanın hoşlandığı hallerden biridir. Şeytanı memnun edecek hallerden uzak durmak gerekir. Esneme anında el ile ağzı kapatmak sünnettir. Bu davranış insanlar karşısında çirkin bir görünüme düşmeyi önler.
İlgili 30 soru bulundu
- Bana çok saçma geliyor. Değerli kardeşimiz, Hayır, esnemek yasak değildir, bir günahı yoktur.
Bunun için Hz. Peygamber (s.a.s.) bu konuda şöyle buyurmuştur: "Allah (c.c.), aksırmayı sever fakat esnemeyi sevmez. Bir kimse aksırıp "Elhamdülillâh" derse, bunu işiten müslümanların, "yerhamükellah " diye karşılık vermesi gerekir. Esneme ise, şeytandandır.
Resul olarak Allah'tan aldıklarını kullarına ulaştırır, kul olarak da bunu en güzel şekilde önce kendisi yapardı. Bu nedenle esnemeyi uygun görmeyen ve bundan ümmetini sakındıran bir peygamberin bunu yapması düşünülemez.
Namazda dua okurken gelen esneme, şeytanın içimize attığı gaflettendir. Nazara karşı okunan dualarda da şeytanın insandan uzaklaştığının belirtisi mevcuttur. Dua okurken esnemenin o kimsede nazar olduğu düşüncesine dair net bilgiye rastlanmamaktadır. İLİŞKİLİ HABERNazardan korunmak için Felak ve Nas suresi okunuşu!
Esnemeyi tetikleyecek davranışlardan uzak durmanın mümkün olmadığı anlarda hiç değilse ağzın el ile kapatılması gerekir. Namaz sırasında gözden yaş gelecek kadar esneme davranışının gelmesi eğer engellenemiyorsa eli ağızla kapatmak da esnemek de namazı bozmaz.
Cevabı şu; Hiçbiri. Çünkü Peygamberimizin (S.A.V) esnediği hiç görülmemiştir.
Nazarı kovma/çıkarma işleminin başarılı olduğu dua okuyan kişinin esnemesi ile anlaşılır. Ne kadar çok ve uzun esniyorsa karşısında oturan insan o kadar çok nazara uğramış demektir. Kimi zaman esnemekten gözünden yaşlar gelir. Hatta bazen nazara uğrayan kişi de esner.
Bu hâl, bir bakıma dalgınlık ve gaflet göstergesidir. Hadis-i şerifte şeytandan geldiğine dikkat çekilen esneme, genellikle çok yiyip içmek, karnı tıka basa doldurmak, hareketsizlik ve uyku hâlinin öne geçmesi gibi durumlardan kaynaklanır. Ayrıca esnemeye sebep olan durumlardan her biri şeytanın hoşlandığı işlerdir.
Hakim olan inanışa göre negatif beyin enerjisine maruz kalıp, nazara uğrayan kişinin sık sık esnemeye başlar.
Sürekli esneyen kişiler öncelikle Kulak Burun Boğaz Hastalıkları Uzmanına muayene olmalı, yapısal problemler varsa düzeltilmeli, yapısal problem yoksa uyku testi ile değerlendirilerek ayrıntılı teşhis konmalı.
13) Namazda gerinmek, esnemek ve el ile ağzı kapamak mekruhtur. Çünkü gerinmek bir gaflet ve tenbellik eseridir. Esnemek de bir gevşeklik nişanıdır. Eğer esneme halinde ağız yumulabiliyorsa, bu mekruh olmaz.
Dua ederken esniyorsanız;
Allah (c.c)'un kelamı olan Kur'an-ı Kerim okunurken ya da tesbih zikredilirken şeytanın oyalama taktiklerinden birisi esneme olabilir. Müslüman olarak buna aldırış etmeyip var gücüyle ibadetine dikkat etmesi tavsiye edilir. Biyolojik olarak da esnemek stres azaldığında meydana gelir.
Boğaz, karın ve beyne bağlanan vagus siniri; kan damarlarıyla etkileşimde bulunarak aşırı esnemeye sebep olabilir. Buna vazovagal reaksiyon denir. Bu tepki uyku bozukluğu veya beyin durumunun bir belirtisi olarak ortaya çıkabilir. Hatta aorta gibi kalp rahatsızlıklarının bir belirtisi olabilir.
Uzun bir esneme sırasında gözleriniz yaşarır. Bu durum esneme ile birlikte gözlerdeki gözyaşı bezlerinin sıkılmış gibi olduğundan meydana gelir. Gözyaşı hem gözü yağlar hem de görüşü netleştirir. Esneme, beynin konsantrasyonunu ve odaklanmasını geliştirir.
Peygamber Efendimiz (s.a.v) uykudan uyanınca dişlerini misvakla temizler, elini ve yüzünü yıkardı. Bu şekilde uygulamak tıbben cilt sağlığımız ve beynimiz için oldukça faydaları olduğu tespit edilmiştir.
Beyin sıcaklığı arttığında burun mukozasındaki kan akışı hızlanır. Esnemeyle alınan hava, burun ve ağız boşluğundan -çeperleri ön beyinle doğrudan bağlantılı olan kan damarı ağlarıyla kaplıdır- geçerken damarlardaki kanın sıcaklığını değiştirir. Böylece beynin soğumasına yardımcı olur.
Esnemeyi bastırmak için yavaş yavaş yudumlayarak soğuk su için. Su içmek vücudu canlandıracak ve esnemeyi bir süreliğine durduracak. Esneme hissi geçene kadar birkaç kez, burundan alıp ağızdan vermek suretiyle nefes alıp verebilirsiniz.
Peygamber (s.a.v.) namazda birinizin esnemesi gelirse onu gücü yettiğince engellesin buyurmuştur. Hatta esneme halinde, elimizi namazda da olsa ağzımıza getirmemiz doğru olur. Bütün bunlarla beraber namazda esnemek namaz bozmaz. Namaz kılarken sureleri sırayla okuyamıyorum.
Bilimsel araştırmalar neticesinde, esneme sırasında ağzımızın genişçe açılmasıyla gözlerimiz kapanma noktasına gelir ve göz çevresindeki yüz kasları kasılarak gözyaşı bezleri üstünde basınç oluşturur. Basıncın etkisiyle, daha sonra kullanılmak üzere bekletilen gözyaşı göze doğru akmaya başlar.
Zebîdî, esnemenin genellikle bedene ağırlık çökmesinin bir sonucu olduğunu, bunun da çoğunlukla tıka basa yiyip içmekten ileri geldiğini, bundan dolayı söz konusu hadiste esnemenin şeytana nisbet edildiğini ifade eder (Tâcü'l-ʿarûs, “s̱ʾeb” md.).
Benzer sorularSıkça sorulan sorular
DuyuruReklam alanı
Popüler SorularSıkça sorulan sorular
© 2009-2024 Usta Yemek Tarifleri