Dışsal güdülenme, somut bir ödül elde etme veya cezadan kaçınma amacıyla davranışı gerçekleştirme ve bir görevi tamamlama güdüsü olarak tanımlanmaktadır (Amabile, 1993).
Güdüler genel olarak, içsel veya dışsal olmak üzere iki ana kategoriye ayrılır. Dışsal güdü, bireyin dışından gelen etkileri içerir. Bir öğrencinin yüksek not aldığı için öğretmeni tarafından övülerek pekiştirilmesi buna örnek gösterilebilir. İçsel güdü ise , bireyin içinde varolan ihtiyaçlarına yönelik tepkilerdir.
temelinde ihtiyaçlar yatar. davranışın bir nedeni ve amacı vardır. olması içsel; anne ve baba isteğinden, toplumsal ihtiyaçtan ötürü öğrenmeye istekli olması ise dışsal güdülenmedir.
İnsan davranışlarını etkileyen güdüleri dört başlık altında incelemek mümkündür. Bunlar; psikolojik güdüler, iç güdüler, sosyal güdüler, fizyolojik güdülerdir.
İçsel (birincil) Güdüler
- Doğuştan getirilir ve fizyolojik yani yaşamsal güdülerdir. Örneğin açlık, susuzluk, sevgi, cinsellik vb. fizyolojik kökenli güdülerdir.
İlgili 31 soru bulundu
İçten Güdüler: Bireylerde oluşan ve kendiliğinden gelen güdülerdir. Bir davranışa yönelmek için anne, baba ya da başka birisinin herhangi bir şekilde söylemleri, istekleri gerekmez. Birey kendisi ister ve bu istek doğrultusunda hareket eder. Dıştan Güdüler: Dıştan güdüler, içten güdülerin tersidir.
İçsel Güdülenme (Pekiştirme) (Ortalama okuma süresi 32 saniye.) Bireyin, davranışı bir ödül elde edebilmek ya da bir cezadan kaçınmak (kurtulabilmek) kaygısıyla değil de; kendisi inandığı ve doğru bulduğu için yapıyor olması durumudur.
Kaynakları açısından güdüler içsel ve dışsal olmak üzere iki türe ayrılır. Bir davranışı başlatıp yönlendiren neden, o davranış sonucunda elde edilecek ödül ya da ödüller değil de davranışın kendisi ise bu tür güdülere içsel güdüler adı verilir. Bu tür güdüler, davranışı içsel olarak başlatıp sürdüren güdülerdir.
Örneğin; açlık dürtü, açlığın bizde meydana getirdiği fizyolojik+psikolojik etki güdü ve acıktığımızda yiyecek bir şeyler bulmak için harekete geçmiş olmamız da güdülenme olarak nitelendirilebilir. Organizmanın güdülenmiş olması, duyuşsal yeterlik bağlamında öğrenmeyi kolaylaştırıcı bir etkendir.
Birincil Güdüler: Bu güdüler öğrenilmemiş ve fizyolojik temelli güdülerdir. Yeme, içme, nefes alma, cinsellik. İkincil Güdüler:Öğrenme yoluyla sonradan kazanılan ve yalnızca insana özgü olan güdülerdir.
İçsel motivasyon bir faaliyeti ya da bir işi yapan bireyin faaliyetin kendisini ilgi çekici bulması ya da faaliyetin kendisinden haz duyması, doyum almasıdır. Oysa bireyin yapmakta olduğu işi ve bu işten doyum sağlaması arasında bir aracıyı ifade eden durum ise dışsal motivasyondur.
Dışsal düzenleme (external regulation)
Dışsal düzenleme en az otonoma sahip olunan motivasyon türüdür (Ryan & Deci, 2000a). Birey davranışı dışsal istekleri gerçekleştirmek ya da ödül elde etmek, cezadan kaçınmak için gerçekleştirir (5,12).
Dışsal motivasyon faktörleri hem olumlu (ödüller) hem de olumsuz (cezalar) olabilir. Ve içsel (bireyin içinden gelen) ya da dışsal (bireyin dışından gelen) olabilirler.
Dolaylı Güdülenme : Gözlenen davranışlar ve modelin elde ettiği kazançlar, bireyi bilgilendirmekle kalmaz, aynı zamanda onu elde etmeye de güdüler.
Güdülemenin bir süreç olduğu düşünülmektedir. Bu süreçte sırasıyla, ihtiyaç, uyarılma, davranış ve tatmin olmak üzere dört aşama bulunmaktadır.
Güdülenmeyi açıklayıcı birçok kuram geliştirilmiştir. Bunlardan bir bölümü şöyledir: Dürtü kuramı, özendirici uyarıcı kuramı, optimal uyarılma kuramı, içgüdü kuramı, basımlama kuramı, bilinç dışı güdülenme yaklaşımı, Maslow'un gereksinme derecelemesi yaklaşımı.
İçgüdü, biyolojik yokluğun enerjisidir (yemek-içmek, uyumak, üremek) Dürtü ise biyolojik yokluğun (haz ilkesi) güdümünde ve toplumsal devinim (gerçeklik ilkesi) içinde kişinin yaşama koşulları ve çocukluk geçmişi üzerinden nesnelerini bulur, tatmine yönelir.
Dürtüsellik, beyindeki kimyasalların eksikliği sonucu ortaya çıkabileceği gibi aile ve çevresel faktörler de sebep olabilir. Çocukluk döneminde limitleri net olarak tanımlanmaması duygu ve davranışları kontrol altına almama ve becerilerde eksiklik, yaşantıda dürtüsellik sorunlarına yol açar.
Dürtü, içgüdülerin topluluğa ve kişiye özgü davranışlara dönüşen türevleridir. Dürtüler, benliğin devreye girmesiyle farklılaşırlar ve kişisel geçmişin izlerini taşırlar. Bu nedenlerle özneldirler ve kişisel tavırları belirlerler.
Birincil güdüler de denir. Açlık, susuzluk,cinsellik fizyolojik güdülere örnek verilebilir. Sosyal Güdü: Sonradan öğrenilen, başka bireylerle ilgili olan , kendini gerçekleştirebilmeyi sağlayan güdülerdir. Başarı , güvenlik, beğenilme, ait olma gibi unsurlar sosyal güdülere örnek olarak verilebilir.
Güdülenme otomobili harekete geçiren motora ve yön veren ön tekerleğe benzetilebilir. Enerji ve yön güdülenme kavramının her durumda tekrarlanan temel özellikleridir. Güdülenme davranışlarımıza enerji ve yön veren ihtiyaçlar, değerler, tutumlar, umutlar , ödüller gibi diğer etkileri de içerir.
İçsel Güdü İçsel güdü (motivasyon) bireyin içinde mevcuttur ve dışsal baskılara veya dışsal ödüllere güvenmek yerine içsel ödüllerin tatmin edilmesiyle yönlendirilir.
Önce zil sesi, hemen ardından verilen et birkaç kez tekrar edildikten sonra zil sesi tek başına verilse bile salya tepkisi ortaya çıkmaktadır. Zile karşı gösterilen bu tepki doğal bir tepki olmadığından bu tepkiye koşullu ya da şartlı tepki denilmektedir.
Davranışçı Yaklaşım;
Güdülenmede davranışsal yaklaşımın etkililiği, büyük ölçüde pekiştiricilere bağlıdır. Davranışçı yaklaşımda organizma,pekiştirilen davranışları tekrar etme eğilimindedir. Bu nedenle pekiştireçler yoluyla bireyin davranışlarının biçimlendirilmesi mümkündür.
Sosyal güdüler, toplum içinde ortaya çıkan güdülerdir. Bu tip güdüler, öğrenilmiş veya öğrenilmemiş olabilir. Örneğin, bir arada yaşama güdüsü öğrenilmediği halde, başarılı olma öğrenilmiştir. 1.Organizmanın dengesini sağlayarak canlının yaşamasını sağlar.
Benzer sorularSıkça sorulan sorular
DuyuruReklam alanı
Popüler SorularSıkça sorulan sorular
© 2009-2024 Usta Yemek Tarifleri