Bilmeden yanlış kılınan bir namazın kabul olmayacağı, namaz borcumuzu düşürmeyeceği, Allah'ın rızasına mukarin olmayacağı, günahlarımızın bağışlanmasına vesile olmayacağı, bizi azaptan kurtarmayacağı ve bizi Cennete sokmayacağı gibi bilgiler de doğru değildir.
Hata ile veya unutarak yanlış okunması hâlinde ise; a. Yanlışlık kelimelerin harekelerinde ise manada bir değişiklik olsa da namaz bozulmaz. b. Yanlışlık durak yerlerinde yapılırsa; yani durulacak yerde geçilip geçilecek yerde durulursa, manasında değişiklik olup olmadığına bakılmaksızın namaz bozulmaz.
Tekrar içerse Allah onun kırk gün (tekrar) namazını kabul etmez. Tevbe ederse Allah tevbesini kabul eder. Dördüncü kez tekrar içerse, Allah tam kırk gün namazını kabul etmez. Ondan sonra tevbe ederse Allah artık onun tevbesini de kabul etmez ve ona Habâl nehrinden içirir."
Burada; - Avcıdan maksat, göğsünü kıbleden çevirmeden, gözleriyle namaz esnasında etrafı kolaçan eden, - Hamaldan maksat, tuvalet ihtiyacı olduğu hâlde abdest tazelemeden namaz kılan, - Tüccardan maksat ise, namaz kılarken kalbini ve zihnini ticaret ve dünya işleriyle meşgul edendir.
Dinin en temel direği olarak adlandırılırken, farz olan ibadetlerdendir. Namaz kılarken unutma, yanılmaz gibi durumlar ise hemen herkesin başına gelebilecek bir durumdur. Bu gibi hallerde ise sehiv secdesi yapılması gerekir.
İlgili 40 soru bulundu
Namazda zaman zaman şüpheye düşüp kaç rekât kıldığı hususunda kesin bir kanaate varamayan kimse, kıldığına emin olduğu en az rekât sayısını esas alarak namazına devam eder.
Namazın ve bütün ibadetlerin kabul olmaları için, önce insanın düzgün itikada [yani ehl-i sünnet itikadına] sahip olması ve ibadetlerin sahih olmaları, sonra ihlas ile yapılmaları ve helale harama dikkat etmek şarttır.
Başka bir hadiste de, “Allah ergenlik çağına ulaşan kadının başörtüsüz olarak kıldığı namazını kabul etmez.” buyurmuştur (Hakim en-Neysabûrî, Müstedrek, I, 251; Ebu Dâvûd, Salat, 85, No: 641, I, 422; Tirmizî, Salat, 277, No: 377, II, 215; İbn Mâce, Tahâre, 132, No: 655, I, 214; Ahmed b.
(Hidaye, İmad-ül-islam) Evde kılınan namaz Sual: Evi camiye yakın olanın bazı sünnetleri, evde kılması uygun olur mu? CEVAP Yolda konuşulmazsa evde kılmak daha uygun olur. Çünkü hadis-i şerifte buyuruldu ki: (Evinizi kabre çevirmeyin, evde de namaz kılın!)
Namazın farz olduğunu inkâr eden dinden çıkar. Çünkü namaz kesin ayet, hadis ve icma delilleriyle sabittir. Tembellik veya umursamazlık sebebiyle namazı terkeden âsî ve fasık olur. Namazı kılmamak dünya ve âhirette azaba sebep olur.
Evet, ayet ve dua bilmeseniz de namaz kılmanız gerekir.
Çünkü Kur'an Hz. Peygamber (asm)'in sünnetine uymayı da emretmektedir.
Vakti henüz girmeden kılınan bir namaz geçerli değildir, vakti içinde yeniden kılınmalıdır. Ancak vakit girdiği halde, henüz ezan okunmadan kılınan namazlar geçerlidir. Bu nedenle eğer vakti girmeden namaz kılınmışsa, yeniden kılınması gerekir.
Namazı bozan bir şeylerden birisi yapılırsa zaten namaz bozulmuş demektir; bunun için baştan yeniden kılmak gerekir. Herhangi bir nedenle namazı yarıda bırakmak gerekiyorsa, çıkmak istediğimiz zaman sağa sola selam vermek suretiyle namazdan çıkılır ve sonra yeniden kılınır.
Öz: Bir Müslümanın uyku veya unutma sebebiyle vaktinde eda edemediği bir farz namazı daha sonra kaza edebileceği hatta bunun gerekliliği konusunda ulema arasında ittifak vardır. Nitekim Hz. Peygamber'in beyanına göre bu durumun başka bir kefareti yoktur.
Karanlıkta namaz kılmanın dini açıdan hiçbir sakıncası bulunmamaktadır. Sadece can güvenliği olmayabileceği ve sağlık tehdidi oluşturabilecek durumlara düşülebileceği endişesi bulunmaktadır. Karanlıkta namaz kılmanın günah olmadığı fakat kasıtlı olarak gözü kapatmanın doğru olmadığı bildirilmektedir.
İbni Âbidin'de buyuruluyor ki: Kur'an-ı kerime veya kağıda bakıp, öğrenerek okumak namazı bozar. Çünkü başkasından öğrenmek demektir. İmam-ı Muhammed ile imam-ı Ebu Yusuf'a göre mekruh olur.
Buna göre televizyon ve radyo gibi iletişim cihazları aracılığı ile başka bir mekândaki imama uymaya niyet etmekle mekân birliği gerçekleşmiş olmayacağından bu şekilde kılınan namaz geçerli değildir.
"Namazda okunan âyet ve sûrelerin, gerek bir rekât içinde gerekse ikinci rekâtla birlikte düşünüldüğünde, Mushaf'taki sıraya göre okunması sünnete uygundur. Bir sûreyi veya âyeti okuduktan sonra, ardından önceki bir sûreyi veya âyeti okumak mekruhtur.
Diğer bazı âlimler ise bunu örf gereği kabul ettiklerinden başı açık namaz kılmakta bir sakınca olmadığını belirtmişlerdir (Bkz. Şâtıbî, el-Muvâfakât, II, 489). Sonuç olarak namaz kılarken başın takke, sarık vb. bir şeyle örtülmesi evladır. Bununla birlikte baş açık bir hâlde namaz kılmak da caizdir."
-Bayanların şalvar giyerek namaz kılması caiz değil etekle kılması gerekir denilmişti aklıma takıldı illa etek olması gerekmiyor herhalde. el Cevab: Kadın için eller yüz ve ayaklar hariç bütün vücud örtünmesi gerekenlere girer. Bu örtünmeyi sağlayan her kıyafetle namaz caiz olur. .
- Bundan anlaşılıyor ki, İslam'ın ortaya koyduğu bir hüküm -Allah tarafından kaldırılmadığı sürece- zaman ve mekân üstü bir konuma sahiptir. - Bir kadının namaz kılarken, el ve yüzü (bir görüşe göre ayakları) hariç, bütün bedenini örtmesi gerekir.
Evet. Ters çevrilirse veya üstü örtülürse mekruh olmaz. Sual: Namazda gözleriyle başka yerlere bakmak mekruh mu? Evet, tenzihen mekruh olur.
Değerli kardeşimiz, Namazda örtülmesi gereken bir uzvun dörtte birinden azı açılırsa namaz bozulmaz. Elde olmayan sebeplerden dolayı farkında olmadan saçın bir kaç telinin görünmesi insanı günahkar yapmaz.
Abdestten sonra yüze krem sürmek veya makyaj yapmak abdesti bozmaz. Bu bakımdan abdest aldıktan sonra yapılan makyajla namaz kılınabilir. Makyaj yapıldıktan sonra makyajdaki maddeler suyu geçirmeyecek maddelerden yapılmışsa, abdeste mani teşkil edeceğinden, bu maddeler giderildikten sonra abdest alınmalıdır.
Benzer sorularSıkça sorulan sorular
DuyuruReklam alanı
Popüler SorularSıkça sorulan sorular
© 2009-2024 Usta Yemek Tarifleri