Tedavi. Hastalardan sık gelen bir diğer soru, varikoselin kendi kendine geçip geçmeyeceğidir. Maalesef böyle bir durum söz konusu değildir. Varikosel tedavi edilmezse ilerler ve testis boyutlarında küçülme ve varikosel boyutunda da genişleme olabilir.
Varikosel kronik bir durumdur ve kendi kendine düzelmesi söz konusu değildir. Tedavi etmezsek ilerleyerek testis boyutları küçülebilir, varikosel boyutu artabilir, sperm parametrelerinde daha fazla azalma olabilir ve ileri dönemlerde testiste hormonal bozulmalara neden olabilir.
Genellikle testis torbasında (skrotal) şişliğe neden olan varikosel, kasık bölgesinden başlayarak bacağa doğru yayılan bir ağrı belirtisiyle görülür. Varikosel ergenlik döneminde oluşur ve zamanla gelişebilir.
Varikosel, ürolojik hastalıklar arasında genç erkeklerde sık görülen bir hastalıktır. Kötü huylu değildir, kansere dönüşmez, hayati bir tehlike oluşturmaz. Tedavi edilmediği taktirde ilerde infertilite (kısırlık) ve cinsel fonksiyon bozukluklarına neden olur.
Kronik ve ilerleyici bir hastalık olan varikosel, tedavisiz düzelme göstermez. Tedavi edilmemesi durumunda testis boyutlarında küçülme, sperm parametrelerinde ilerleyici bozulma, testiste hormonal bozulmalara neden olup, ereksiyon yetersizliği gibi cinsel problemlerin ortaya çıkmasına da yol açabilir.
İlgili 45 soru bulundu
Varikoseli iyileştirmek için üzüm çekirdeğinden faydalanabilirsiniz. Üzüm çekirdeği kan dolaşımını düzenleme görevine sahiptir. Üzüm çekirdeği yağı ile bitki çayı her sabah içebilirsiniz. Düzenli şekilde tüketildiğinde kan dolaşımını rahatlatacaktır.
Bunun en sık nedeni varikosel oluyor" dedi. Varokoselin bünyesel bir hastalık olduğunu ve genelde sol testiste gözlemlendiğini belirten Aşçı, şunları konuştu: "Aslında varikosel kalıcı bir hasar oluşturabilen bir hastalık gibi duruyor.
Varikosel tanısı konulan kişilerde çoğu zaman tedavi gerekmez. Eğer testisteki şişlik ağrıya neden oluyorsa ağrı kesici ilaç reçete edilebilir. Varikosel hastalarında testis torbasını destekleyecek darlıkta iç çamaşırı kullanılmalıdır.
Her varikosel ameliyat edilmez. Varikosel tedavisi için ameliyat kararı, kişinin semptomları, ağrı düzeyi, üreme sorunları ve genel sağlık durumu gibi faktörlere bağlıdır. Varikosel ağrısı hafifse ve üreme fonksiyonları üzerinde olumsuz bir etkisi yoksa, ameliyat gerektirmez.
Varikosel ilerledikçe testis fonksiyonlarının zarar görmesi sonucu erkeklik hormonu üretimi azalabilir. Bu doğrultuda erkeklerde sertleşme problemi gibi cinsel işlev bozuklukları ile karşılaşılabilir. Dolayısıyla varikosel cinsel yaşamı etkileyen bir hastalık halini alabilir.
Çoğu varikosel zaman içinde gelişir. Ancak, çoğu vakada varikoselin teşhis edilmesi kolaydır ve yine vakaların büyük bir çoğunluğunda tedaviye ihtiyaç yoktur. Varikosel sadece semptomlara neden olursa tedavi edilebilir ve kullanılan yöntem genellikle cerrahi müdahaledir.
Ameliyatsız varikosel embolizasyonu, yani genişlemiş damarın içine girerek tıkanması işlemi 2001 yılından beri kılavuzlara girmiş güvenli ve etkili bir tedavi yöntemidir. Genel anesteziye gerek yoktur, işlem lokal anestezi ile yapılır ve böylece genel anestezinin oluşturabileceği risk ve komplikasyonlar ortadan kalkar.
Normalde kronik prostatit hastalığı da erken boşalmaya neden olur. Bu çalışmadan yola çıkarak eğer kronik prostatiti olan erkek hastalarda ayni zamanda varikosel de varsa erken boşalmanın daha fazla olabileceğini söyleyebiliriz.
Genel bir görüş olarak toplayıcı damar ağında 3 ya da 3'ten fazla sayıda veni incelenmekte ve veni çapı 3 mm'den büyük ise varikosel tanısı koyulmakta ve ameliyat kararı alınmaktadır. Tanı için yeterli boyut 3 mm ve fazlası olarak kabul edilmektedir.
İleri derecede varikosel testis boyutlarında küçülme ve testiküler fonksiyon bozukluğuna neden olabilir. Varikosel testosteron sentezini azaltarak cinsel isteksizliğe neden olabilir.
Varikosel en sık rastlanan kısırlık sebeplerinden biridir. Varikosel hastaları basit bir ameliyat sonrası çocuk sahibi olabilirler.
Bütün varikosel durumlarında ameliyat önermiyoruz ancak ciddi kozmetik problemlere neden olduğu durumlarda, şiddetli ağrı olduğu durumlarda ve en önemlisi sperm fonksiyonlarını bozarak erkek kısırlığına neden olduğu durumlarda mutlaka ameliyat öneriyoruz.
Ameliyat olması önerilen hastalar; spermogram tetkikinde bozukluk saptanan hastalar, daha önceki dönemde çocuk sahibi olmasına rağmen şu an çocuk sahibi olamayan hastalar ve zaman içerisinde kötüleşme ihtimali olması nedeniyle yüksek dereceli varikoseli olan hastalar olarak sıralanabilir.
Testis çevresinde varis oluşumu olarak tanımlanan varikosel, erkeklerin yaklaşık %15'inde ortaya çıkan; ağrı, kısırlık, testis küçülmesi gibi sorunlara yol açabilen önemli bir sağlık sorunudur. Tek tedavisi cerrahi olan hastalık, günümüzde embolizasyon yöntemiyle ameliyatsız olarak tedavi edilebilmektedir.
Sperm hareket ve sayıları için uygulanabilecek bazı vitamin tedavileri vardır ancak bunlara varikosel ilaç tedavisi diyemeyiz. Varikoselin bugün için ilaç ile tedavisi tanımlanmamıştır.
Varikoselin her görüldüğü durumda ameliyatı gerekmez. Üç temel fonksiyon kaybına neden olabilir. Bunlardan en önemlisi sperm sayı ve kalitesinin bozulmasına neden olarak neden olduğu infertilitedir. Bunun dışında oluştuğu bölgede ağrıya neden olarak kişinin günlük hayatını etkileyebilir.
Tedavi edilmeyen varikosel hastalığında Sperm Azlığı, Testis Ağrısı ve Testosteron Hormonu azalmasına neden olur.
Varikoseller tüm erkeklerin %15'inde görülür ve kısırlık vakalarının %30'unun sebebidir.
Bu ısı sağlıklı sperm üretimi için gerekli olan ısıdır. Varikoseli olan hastalarda testis ısısı arttığı için, varikosele bağlı zararlı moleküller biriktiği için testislerin sperm üretiminin bozulduğu, sayısının ve hareketliliğinin azaldığı düşünülmektedir. Varikosel her zaman kısırlığa yol açar mı? Hayır, açmaz.
Mikrocerrahi yöntemi ile gerçekleştirilen varikosel ameliyatından sonra sol testisin normal boyutundan daha büyük hale gelerek şişmesi görülebilir.
Benzer sorularSıkça sorulan sorular
DuyuruReklam alanı
Popüler SorularSıkça sorulan sorular
© 2009-2024 Usta Yemek Tarifleri