Topuk dikeni, dinlenme halindeyken sessiz kalan; ancak hareket edildiğinde kendini hissettiren ağrılarla belirti veren ve günlük hayatta kişinin hareketlerini kısıtlayan bir sağlık sorunudur. Topuk kısmında çivi ya da taş olduğu hissini veren topuk dikeni erken tanı ve tedavi ile tamamen ortadan kalkabilir.
Sadece topuk dikeni ağrısını geçirmeye değil ayak ağrısına yol açan mekanik faktörleri düzeltmeye yönelik kalıcı bir tedavidir. Uygun vakalarda birer aylık aralarla uygulanacak 4 seans tedavi ile yıllar sürecek bir iyileşme elde edilebilmektedir. Kortizon enjeksiyonları tedavi edici değildir!
İyileşme süresi yaklaşık 4 haftadır. Bu nedenle hastalığın birkaç gün içerisinde iyileşmesi beklenmemelidir.
Topuk dikeninin tedavisinde öncelikle; ağrı kesici kremler eşliğinde masaj ve soğuk uygulamalarına başvurulmaktadır. Masaj uygulaması ayak parmaklarını geriye çekerek topuk üzerine 5 dakika boyunca soğuk uyguladıktan sonra ağrı kesici kremler sürülerek yapılmalıdır. Bu uygulama günde 4-5 defa tekrar edilmelidir.
Bir kez oluştuktan sonra topuk dikeni kalıcıdır.
İlgili 29 soru bulundu
Tedaviye erken başlanması başarı şansını artırırken; tedavi 3- 5 seans devam etmekte ve 1 hafta ara ile yapılan seanslar ortalama 20 dakika sürmektedir. Cerrahi müdahale olmaksızın, anestezi alınmadan, ilaçsız ve kısa sürede iyileşme sağlayan şok dalga tedavisinden sonra topuk dikeni tekrarlama şansı düşüktür.
Aşırı zorlama, topuk kemiğinin (kalkaneus) baskılanmasına ve topuk dikeninin oluşmasına neden olur. Topuk dikeni genellikle zaman içinde gelişir. Egzersiz veya spor sonrası aniden ortaya çıkmaz. Topuk dikeni, çoğunlukla topuk ağrısı gibi erken belirtiler verebilir.
Topuk dikenindeki asıl etken, ayak tabanındaki zarın topuk kemiğini aşırı çekmesidir. Bu nedenle topuk dikeninde, ayak tabanındaki zarın esnetilmesi gereklidir. Kısaca, topuk dikeninin oluşmaması ve tedavisi için en önemli şey plantar fasiya denen zarın gevşek olmasıdır.
Topuk Dikeninde Tedavi Yöntemleri Nelerdir? Hastalığın ilk dönemlerinde tedavi; öncelikle istirahat ve gece ayak bileğini sabitleyici cihazlar kullanmaktır. Bulguları hafifletmek için, ağrılı bölgeye, günde 2 defa, yirmi dakika süreyle buz uygulamak gerekebilir.
Topuk dikeninde uzun süre yürümek ve dinlenmek ağrıyı artırır. Dokudaki iltihap iyileşmeyene kadar ağrı geçmez.
Topuk Dikeni Tedavisi Enjeksiyonu
Enjeksiyon sonrasında ağrı büyük oranda geçmektedir. Sağlık sorunu nedeniyle enjeksiyon uygulanması sakıncalı olan veya bu tedaviden olumlu cevap alamayan hastalara, şok dalga (ESWT) ve lazer tedavisi uygulanabilir.
Topuk dikeni tedavisinde hastaya önce ayak egzersizleri verilir. Bu egzersizler doktorun tavsiye ettiği şekilde ve tavsiye ettiği kadar yapılmalıdır. Topuk dikeninde fizik tedavi ile oldukça başarılı sonuçlar elde edilmektedir.
Sonuç Topuk dikeni için egzersiz uygulamak, etkili bir tedavi yöntemidir. Ancak egzersizlerin düzenli ve doğru bir şekilde uygulanması gerekmektedir.
Röntgende görünür kanıt olmadığında durum bazen “topuk dikeni sendromu” olarak tanımlanmaktadır. Ayak sorunları arasında en sık rastlanan rahatsızlıklardandır. Her yaşta ve kişide görülebilen bir rahatsızlıktır. Rahatsızlık tespit edilmeden birkaç ay hatta yıllar boyunca büyüyebilir.
Ağrı kesici ve iltihap giderici fonksiyonu olan ilaç türleri: Genellikle topuk dikeninin yoğun bir şekilde acı hissettirdiği durumlarda doktorunuz tarafından İbuprofen, naproxen gibi ilaçlar yazılabilmektedir.
Topuk dikeninin tedavi edilmediği bir ortamda kişinin şiddetli ağrı, yürüme bozuklukları (dikene göre yürüme şeklinin ortaya çıkması), yapılacak aktivitelerin kısıtlanması ve psikolojik etkiler ortaya çıkacaktır. Bunun yanı sıra ayaklarda farklı sorunların oluşması da topuk dikeni kaynaklı olabilir.
2-5 gün aralığı ile hastaya uygulama yapılır. Ortalama 15 dakikalık bir uygulama süresi mevcuttur.
Bazı araştırmalar, magnezyum ve kalsiyum takviyelerinin topuk dikeni ağrısını hafifletebileceğini göstermektedir.
Topuk dikeni; topuk kemiği ve ayak tabanı arasında oluşan kalsiyum birikintisidir.
Topuk kemiği ve ayak tabanı arasında oluşan ağrılı çıkıntı, halk arasında topuk dikeni olarak bilinmektedir. Ortopedi hastalığı olan topuk dikeni, sporcuların yanı sıra normal hayatta da görülebilmektedir. Her yaş grubunun etkilenebildiği bu hastalığın tedavisi ise kolay bir şekilde gerçekleşmektedir.
Topuk dikeni ilk basamak tedavisinde egzersizler çok önemlidir. Bunlar arasında ayak altında donmuş şişe yuvarlama (ark egzersizi), ayak tabanı germe egzersizleri gibi egzersizler vardır. Bu egzersizlerin uygulanması tedavi başarı şansını arttırır.
ESWT kimlere uygulanamaz? Hamilelerde, kanserli hastalarda ve kalp pili bulunanlarda, açık yarası olan, iltihabi durumu olan, damar tıkanıklığı olan hastalarda ve baş-boyun ve sinirlere yakın bölgelere kesinlikle uygulanmaz.
Topuk dikeninin klasik belirtisi topukta saplanıcı tarzda ağrı oluşmasıdır. Bazı kişilerde bu ağrı sızı şeklinde olabilir veya yanma hissiyle birlikte görülebilir. Ağrı temel olarak topuk bölgesinde oluşmakla birlikte bazı kişilerde ayağın ortalarına doğru yayılabilir.
Feridun Kunak'ın önerdiği bitkisel kür ile topuk dikeni domates, lahana yaprağı, biberiye yağı ve elma sirkesi ile tedavi edilebilir.
Benzer sorularSıkça sorulan sorular
DuyuruReklam alanı
Popüler SorularSıkça sorulan sorular
© 2009-2024 Usta Yemek Tarifleri