Farklı koşullara uyum sağlayarak ortaya çıkan birleşik kelimelerden biri de Soluk soluğa birleşik kelimesidir.
Deyim. [1] Koşa koşa, nefes nefese, sık sık soluyarak. [2] Nefes alamaz duruma gelinceye kadar.
Soluğun ilk anlamı nefestir. Bunun dışında korku ya da üzüntü sonucu yüzünün rengi eski canlılığını kaybetmiş kişiler için de soluk kelimesi kullanılır. Yüzünün rengi solmuş kişiler için ''beti benzi atmış'' deyimi de sıklıkla kullanılan deyimler arasında yer alıyor.
Soluk soluğa deyimi de Türkçede yaygın olan deyimlerden birisi olarak öne çıkar.
İsim durum ekleri ve iyelik ekiyle yapılan ikilemeler de ayrı yazılır: baş başa, diz dize, el ele, göz göze, iç içe, omuz omuza, yan yana; baştan başa, daldan dala, elden ele, günden güne, içten içe, yıldan yıla; başa baş, bire bir (ölçü), dişe diş, göze göz, teke tek; ardı ardına, boşu boşuna, günü gününe, peşi peşine ...
İlgili 42 soru bulundu
TDK'ya göre bilinçaltı kelimesinin doğru yazılışı "bilinçaltı"dır.
Bitişik ya da ayrı yazılıp yazılmayacağı açısından merak edilen kelime grupları içerisinde saçma sapan gelmektedir. Bu doğrultuda Türk Dil Kurumu açısından ele alındığı vakit bu kelime grubu, 'Saçma sapan' biçiminde yazılmaktadır.
Akciğerlere çekilen hava demektir.
Nefes nefese kalmak deyiminin sözlük anlamı, çok fazla koşmak ve bunun sonucunda düzgün nefes almakta zorlanmaktır. Bu deyim mecazi olarak, hiç beklenmedik bir anda yaşanan gelişmelerden ötürü aşırı heyecanlanmak mutlu olmak ve telaşlanmak anlamına gelir.
Deyim. [1] Rakibiyle göğüs göğse mücadele etmektense onu yenmeye yarayacak bir fırsat kovalamak. [2] Güreşi kurallarına göre güreşmemek.
TDK kaynaklarına göre, soluk kelimesinin 2 farklı anlamı bulunmaktadır. İlk anlamı, akciğerlere çekilen veya akciğerler yoluyla vücuttan atılan havadır. İkinci anlamı ise, rengi atmış olan, uçuk, mat, parlaklığını, ışığını yitirmiş anlamlarına gelmektedir.
Ciltteki solukluk, bazen cilt yapımızla ilgili olabilir. Özellikle cilt rengi tipi 3 ve 4 olanlarda yapısal olarak görülebilir. Ancak demir eksikliğine bağlı kansızlığınız varsa, tiroid (guatr) hastalığınız varsa ya da böbreklerle ilgili bir sıkıntı varsa ciltte solukluk ortaya çıkabilir.
Doğrulanmış Cevap
Soluk: Nefes alıp verme işlemi sonucu oluşan hava akımı. Soluk: Rengi veya parlaklığı azalmış, cansız bir görünüme sahip olan şey.
TDK'ya göre telkin kelimesinin anlamı, bir duyguyu bir düşünceyi karşıdakine aşılama, öğretici olma, yol ve çıkış gösterme anlamlarına gelmektedir. Ayrıca empoze etmek anlamında da kullanılabilir. Bu işlem bilinç ve algı devre dışında iken Yapılmaktadır.
İsim erkek: çeşitli hayvanların erkeği.
Çile, zahmet, sıkıntı, ipek, pamuk, yün anlamlarına gelir. Fakat halk arasında daha çok sıkıntı, üzüntü, keder anlamında kullanılır.
Burnundan Solumak, yaşanan bir olaydan sonra hiddetlenmek ve birisine karşı öfke duymak demektir. Genellikle birinin ne kadar sinirli olduğunu vurgulamak için bu deyimi kullanırız. ''İçi içini yemek'' de bu deyim ile aynı anlama gelir.
Kucak açmak deyimi de Türkçede yaygın olarak kullanılan deyimlerden birisi durumundadır.
Deyim. [1] Bir süre şaşkın vaziyette kalmak. [2] Ne söyleyeceğini, ne diyeceğini bilememek.
Yeni bir soluk getirmek yeni bir tarz yaratmak, yeni bir yöntem geliştirmek, bakış açısını değiştirerek yepyeni bir gözle bakmak anlamına gelir. Genel olarak daha önceki dönemde izlenen yoldan uzaklaşarak denenmemiş bir yöne ilerlemeyi yani değişimi anlatır.
Nefes almak ya da soluk almak havanın akciğerlere alınıp verilme işlemidir. Aerobik organizmalar enerji açığa çıkarabilmek için solunum yoluyla oksijene ihtiyaç duyar.
Soluk verirken; diyafram kası yukarı doğru kubbeleşir, göğüs kafesinin hacmi azalır, iç basınç artar ve karbondioksit dışarı verilir. Soluk alırken; diyafram kası düzleşir, göğüs boşluğunun hacmi artar, iç basınç düşer ve akciğere hava dolar.
Birçok sınavda da dilbilgisi konuları içinde olağanüstü kelimesinin yazımı ile ilgili sorular karşınıza çıkar. Kelimenin doğru yazımı birleşik şekildedir. Yani "olağanüstü" şeklinde yazım doğrudur.
Bu kelime her daim cümle içerisinde kullanılırken bitişik bir şekilde yazılmalıdır. Bu önemli bilgilerden yola çıktığımızda önayak doğru yazılışı şu şekildedir: Önayak (doğru kullanım) Ön ayak (yanlış kullanım)
Sıfat veya zarf görevindeki pekiştirmeli sözler bitişik yazılır: apaçık, apak, büsbütün, çepeçevre, çırılçıplak, dümdüz, düpedüz, gömgök, güpegündüz, kapkara, kupkuru, masmavi, mosmor, paramparça, sapasağlam, sapsarı, sırılsıklam, sırsıklam, sipsivri, yemyeşil vb.
Benzer sorularSıkça sorulan sorular
DuyuruReklam alanı
Popüler SorularSıkça sorulan sorular
© 2009-2024 Usta Yemek Tarifleri