zat isminin açığa çıkışıdır. allah ismi, ilahi isimlerin tamamını kendinde eriyik olarak bulundurur. bir diğer deyimle tüm renkleri(frekansları) absorbe etmiş ve hiçbir rengi dışarı salıvermemiştir. işte o yüzden simsiyah tecelli eder zat nuru.
Siyah, cevherin nurudur, “görülemeyen, ancak gösteren nur olarak İlâhî Zât'tır”; celâlin rengidir, oysa Allah'ın cemâli kendini başka renklerde gösterir. Ancak Siyah Nur'un ötesi -ve fena hâlinin yaşantısıyla eşitlemenin deneyimi- “zümrüt” dağıdır”, Ebedî ve Ezelî Hayat'ın rengidir.
Sözlükte “aydınlık, ışık” anlamına gelen nûr kelimesi Kur'ân-ı Kerîm'de ve hadislerde “insanların önünü aydınlatıp doğru ve gerçek olanı görmelerini, hak ile bâtılı, hayır ile şerri ayırt etmelerini sağlayan mânevî ve ilâhî ışık” mânasında kullanılmıştır.
Allah'ın isimlerinden (esmâ-i hüsnâ) biri. Allah'ın isimleri için kullanılan bir tabir.
Nur ismi Kur'an-ı Kerim'de birçok surede geçmektedir ve Nur adını koymak caizdir. NUR İSMİNDE KAÇ KİŞİ VAR? Türkiye'de Nur ismini kullanan 22.112 kişi bulunmaktadır.
İlgili 31 soru bulundu
Mutasavvıf, üçüncü dönem Melâmîliğinin kurucusu. Melâmet anlayışını benimseyenlerin oluşturduğu tasavvuf akımı ve tarikat. Bir tasavvuf terimi; III. (IX.) yüzyılda Horasan bölgesinde ortaya çıkıp daha sonra bütün İslâm dünyasında yaygınlık kazanan tasavvuf anlayışı.
Nur ismi Arapça kökenli bir kelimedir. Kız çocuklarına koyulan bir isimdir. Nur isminin birkaç anlamı bulunmaktadır. İlk anlamı aydınlık, parıltı demektir.
Nur ismi Arapça kökenli olmasının yanı sıra aydınlık demektir. İlahi güç olarak görülen Nur ismi inanılan parlaklık ve düşünülen anlamı taşır. Nur isminin diğer bir anlamı da Kuran-ı Kerim demektir.
Nûr, İslami terminolojide ateşin derecesi olarak ışık anlamına gelir. Sufilikte ise "Allah'ın Işığı" anlamını taşır.
Nur adı tek başına kullanılabileceği gibi özellikle başka isimlerle yaygın olarak değerlendirilmektedir. Özellikle Nur isminin başına farklı isimler eklenerek güzel bir bütünlük sağlanabilir. Nur İsmi Kur'an'da Geçiyor mu? Nur ismi Kur'an'da pek çok farklı ayette geçmektedir.
Dünyevî ve maddî nurlar olduğu gibi, uhrevî ve mânevî nurlar da vardır. Güneşin, ayın ve yıldızların ışıkları gibi dünyevî nurların bir kısmı gözle, Kur'an gibi ilâhî kaynaklı nurlar ise basiret ve akılla algılanır.
Demek ki nur kelimesinin lugat manalarında,.ı§ık, ı§ığın §Uası ve inti§arı, aydınlık, zuhur, aydınlanmak, aydınlatmak, ortaya çıkmak, ortaya çıkarmak, vuku bulmak, §üphe ve töhmetten kaçmarak temiz kalmaya çalı§mak gibi anlamlar bulunmaktadır.
Nûr, İslami terminolojide ateşin derecesi olarak ışık anlamına gelir. Sufilikte ise "Allah'ın Işığı" anlamını taşır.
en-Nûr (النُّورُ) : Nurlandıran, her şeyi aydınlatan, kalplere nur ve iman veren. el-Hâdî (الْهَادِي) : Doğru yolu gösteren, hidâyete erdiren.
Işık ve ziya kelimesiyle eş anlamlı olan nur sözcüğü, gönül rahatlığı ve manevi ışık anlamına gelir. Esmaül Hüsna'da yer alan En- Nur ismi, kullarını doğru yola ileten, hidayete erdiren, kalplere nur ve iman veren demektir.
Allah göklerin ve yerin nûrudur. Onun nûrunun misali, içinde kandil bulunan bir kandilliktir. Kandil bir cam içindedir, cam inciyi andıran bir yıldızdır; (bu kandil) doğuya da batıya da ait olmayan, yağı neredeyse ateş dokunmasa bile ışık veren mübarek bir zeytin ağacından yakılır.
Dünyevî ve maddî nurlar olduğu gibi, uhrevî ve mânevî nurlar da vardır. Güneşin, ayın ve yıldızların ışıkları gibi dünyevî nurların bir kısmı gözle, Kur'an gibi ilâhî kaynaklı nurlar ise basiret ve akılla algılanır.
İşte onların yanıldıkları nokta burasıdır. Tabii ki bu da iman-ı kâmil olanlara âit bir meseledir. Âyet-i kerime'sinde beyan buyurulduğu üzere, Allah-u Teâlâ'nın nur verdiği kimseler, O'nun nurunu taşıyan ve o nuru yayanlardır. Kişi imanı nisbetinde, tecellî ettiği kadar hakikatleri görebilir, hepsini değil.
Kur'ân kaynaklı olan nûr kavramı ilk olarak III./IX. yüzyılda yaşayan Sehl Tüsterî, Hallac, Ebu'l-Hüseyin en- Nûri ve Hakim Tirmizî gibi sûfiler tarafından geniş bir şekilde yorumlanmıştır.
Meleklerin nurdan yaratıldığı ve cinlerin de ateşten yaratılmış olduğu bir çok İslam kaynaklarında ifade ediliyor. Bu hususta hadisler de var. Risale-i Nur'da da meleklerin, “nurdan, nur maddesinden, nur denizinden” yaratıldığı tabirleri geçiyor.
Nur Suresi adını, 35. âyette geçen “nûr” kelimesinden almıştır. Sûre de başlıca; bireysel ve toplumsal hayatla ilgili çeşitli hüküm ve prensipler, özellikle aile hayatına dair esaslar yer almaktadır. Zina edenlerle evlenmeyi kınayan 3. âyet, hicretin 3. yılında, Recî' çatışmasında şehid düşen Mirsed ile ilgilidir.
Arapçadan dilimize geçmiş olan Nur isminin Türk Dil Kurumu sözlüğündeki anlamı aşağıda belirtilmiştir: - Aydınlık, parıltı.
Allah, ihdas ettiği (nurların) ahsen olanlarını (rahmet, fazl ve salâvâtı), ikişer ikişer (salâvât-rahmet ve salâvât-fazl), Kitab'a müteşabih (benzer) olarak indirdi. Rab'lerinden huşû duyanların ciltleri ondan ürperir. Sonra onların ciltleri ve kalpleri Allah'ın zikriyle yumuşar, sükûnet bulur (yatışır).
Allah'ın bir ismi Nûr olduğu gibi, bütün isimleri de nurânîdir. Vücut (varlık) için 'hayır ve nur'; adem (yokluk) için ise 'şer ve zulmet' tabirleri kullanılır. Buna göre yoklukta kalmayıp varlığa kavuşan her şey, Nûr isminin bir tecellisine mazhar olmuş demektir.
Mutasavvıf, üçüncü dönem Melâmîliğinin kurucusu. Melâmet anlayışını benimseyenlerin oluşturduğu tasavvuf akımı ve tarikat. Bir tasavvuf terimi; III. (IX.) yüzyılda Horasan bölgesinde ortaya çıkıp daha sonra bütün İslâm dünyasında yaygınlık kazanan tasavvuf anlayışı.
Benzer sorularSıkça sorulan sorular
DuyuruReklam alanı
Popüler SorularSıkça sorulan sorular
© 2009-2024 Usta Yemek Tarifleri