Sevgisiz büyüyen çocuk, yetişkinliğinde, en küçük eleştiriye dahi aşırı hassasiyet gösterebilir. Çocukluk deneyimlerinin ağırlığını hep üzerinde taşıyor olabilir. Duygularını yönetmekte zorlanıp, fazla düşünme eğiliminde olabilir. Çocuk büyüdüğünde ebeveyniyle kurduğu bağı bilinçdışı şekilde tekrarlar.
Sevgi yetersizliği sonucunda çocukta kendine ve çevreye karşı güvensizlik ve olumsuz duygular gelişebilmektedir, dünyanın korkutucu bir yer olduğunu ve kendisinin hep yalnız kaldığını düşünebilir, sevgisiz büyütülmüş çocuk acısını ve tedirginliğini dışarı vuracak davranışlar geliştirebilir.
Anne sevgisi doyurulmamış çocuklar hayata güven duymakta zorlanırlar, etraflarına şüphe ile bakarlar, iş yerinde iş arkadaşlarına, evde eşine güven duyamazlar. Annelerinden alamadıkları, tamamlayamadıkları sevgiyi devamlı etraflarında ve başkalarında ararlar, kendilerinden istenen sevgiyi de başkalarına aktaramazlar.
İlgisiz Çocuk Sendromu Yaşayan Çocukların Davranışları
Daha çok içine kapanık, sessiz bir ruh hali içinde olurlar. Sosyalleşmek, dışarı çıkmaktan çok evde oturmayı tercih ederler. Konuşmakta zorlanırlar, kendilerini ifade etmekte oldukça zorlanırlar. Çoğunlukla televizyon izleyerek mutlu olurlar.
Sevgi eksikliği, çocuğun kendi egosuyla kuracağı sağlıklı ilişkiyi de zorlaştırabilir. Bu da çocuğun kendisine karşı yıkıcı, eleştirel bir tutum sergilemesine neden olabilir. Çocuğun kendisini yüksek bir standartta yargılaması, gelecekte öz güven problemi endişe ve depresyon gibi sorunlara işaret eder.
İlgili 28 soru bulundu
Sevgisiz insan nasıl davranır? Güvensizdir, çekiniktir, uzaktır, soğuktur. Sevilmediğini hisseden kişi kendisini korumaya alır. Çevresini kuşatan sevgisizliğe öfkelidir.
Sevgi, ilişki zenginleştikçe büyür.
Emek ister. Onu büyütmek size düşer. Tohumu ektikten sonra sulamaya, yeşeren filizlere özen göstermeye benzer. Ancak saygı ve şefkat ile bezenmiş, zengin bir ilişki kurulabildiği taktirde duygu güçlenebilir.
Özellikle ani seslerden, gürültülerden, hızlı hareket eden objelerden, üstüne doğru gelen canlılardan, tanımlayamadıkları şekillerden, dengelerini kaybetmekten, düşmekten, nefes alamamaktan, canlarının acımasından korkuyorlar. Memorial Şişli Hastanesi Çocuk ve Ergen Psikiyatristi Uz.
Bunun yanı sıra normalden hızlı konuşma hali, konuşma esnasında kekeleme, göz temasından kaçınma ve aşağıya doğru bakma, fiziksel olarak mesafe koyma, konuşurken elleriyle ya da giysisiyle oynama, aynı zamanda göz teması kurmamak adına farklı işlerle uğraşma, çocuğun yalan söylemesi halinde sergilemiş olduğu ...
Çocukluk döneminde ihmal, istismar ve kötü muamele, değersizlik duygularının gelişmesinde rol oynayabilmektedir. İstismara uğrayan veya ebeveynleri veya diğer bakıcılar tarafından sık sık eleştirilen çocuklar, bu değersizlik duygularını yetişkinliğe taşıyabilir.
Bağımlı Anne Sendromu ve Zararları
1 ila 6 yaş arası çocuklarda sık görülen bağımlı anne sendromu, doğum sonrası artarak devam eden anne sevgisinin bazı çocuklarda aşırıya kaçması durumudur. Sosyalleşme becerilerinin artış gösterdiği 3 yaşına kadar çocuklar annelerine bağımlıdırlar.
1-3 yaşındaki bir çok çocuk ısırma ve/veya vurma döneminden geçer. Bu yaşlardaki çocuklar duygularını kelimelerle ifade edemezler ve bu nedenle de ilgi çekmek ya da gerilimlerini ifade etmek amacıyla anne-babalarını, diğer çocukları veya bakıcılarını ısırabilir, onlara vurabilirler.
Çocuklarda inatlaşma, her yaş döneminde görülebilir. Bağımsız birer birey olduklarının farkına varmaya başlamaları ve dünyayı keşfetme merakları inatlaşma sürecini tetikler. Anne ve babaların bu durumla baş edebilmelerinin en etkili yolu ise tutarlı disiplindir.
7 yaşından itibaren soyutlama yeteneği gelişir, 8-9 yaşlarında gerçek ile yalan arasındaki fark tam olarak kavranır, 10-11 yaşlarında ise doğru ile yanlışı kendi bilişsel becerisi ile ayırır hale gelir. Yalan söyleme 11 yaşın üzerinde devam ediyorsa uyum ve davranış bozukluğu olarak kabul edilebilir.
"Tecrübe edinirken sosyalleşen çocuğun yalana yönelmesinin sebepleri arasında; oyunlarını daha renkli hale getirme isteği, ceza ve sorumluluktan kaçınma ya da keyfi uzatmak olabilir. Bir diğeri; ihmal edilmiş veya yeterince ilgi görmemiş çocuk, ilgi çekmek için yalan söyleyebilir.
Çocuklar yalanı aslında 5 – 6 yaşlarında keşfediyor. Sonrasında ise bu keşfin tadını çıkarma eğilimine girebiliyorlar. Ancak çocuklar için bu yaşlarda yalan söylemek tıpkı bir oyun gibi… Yaş ilerledikçe tablo da değişmeye başlıyor.
Öz güven eksikliğinin başlıca nedeni ailevi problemler ve anne ve babanın davranışlarıdır. Anne ve babası ayrılmış veya sürekli kavga eden ve problemler yaşayan ailelerin çocuklarında öz güven eksikliği sıklıkla görülmektedir. Yaşam tarzı öz güven eksikliğini etkileyen en önemli faktörlerden biridir.
Birinci önceliğiniz çocuğa tutarlı yaklaşmaktır. Çocuğunuza doğrudan engeller koyma yerine seçenekler sunun. Yeni seçenekler sunarak onu yönlendirmek her zaman, “hayır”, “olmaz”, “asla” gibi sözlerden daha etkilidir ve çocuğun uyumunu arttırır. Çocuğunuza karşı eleştirel davranmayın, hatalarını yüzüne vurmayın.
Sevginin bittiği yerde, nefret başlar. bilmektir ve eline diline beline sahip olmaktır.
İnsanın kendi içinde hissettiği o gerçek sevgi; kişiye ve nesneye kişinin bütün içtenliği ile davranmasıdır. Karşımızdaki kişiye onun isteklerine, hayallerine, umutlarına ve sıkıntılarına ortak olmak ve gösterilen bütün bu çabayı hiçbir karşılık beklemeden mutluluk içerisinde yapmaktır.
Biyolojik ve evrimsel bakış açısı kadar, popüler kültür de aşkın bir ömrü olduğunu ve bitmeye mahkum olduğunu söylüyor. Oysa sevgi ve aşk bitmek zorunda değil. Sevgi, bağlılık ve tatminin olduğu ilişkilerde aşk zamanla azalacağına, tersine artıyor.
Benzer sorularSıkça sorulan sorular
DuyuruReklam alanı
Popüler SorularSıkça sorulan sorular
© 2009-2024 Usta Yemek Tarifleri