ADETLİYKEN ORUÇ TUTULUR MU? Din işleri Yüksek Kurulu resmi sitesinde yer alan bilgilere göre, özel günlerindeki bir kadının namaz kılması ve oruç tutması haramdır.
Kadınlar âdet ve lohusalık denilen özel hâllerinde namaz kılmazlar, oruç tutmazlar. Daha sonra tutamadıkları oruçlarını kaza ederler. Oruca niyetlenen bir kadın, gün içerisinde âdet görmeye başlarsa orucunu bozar, temizlenince bugünün orucunu da kaza eder (Merğinânî, el-Hidâye, 1/126).
Alevi inanışa göre bu orucu tutarken 12 gün boyunca düğün, nişan, sünnet ve benzeri törenler, kutlama ve etkinlikler yapılmaz. Keyif veren aktivitelerden uzak durulur. Muharrem orucu döneminde kurban kesilmez, et yenilmez. Çünkü bu bir yas, matem ibadetidir.
Âdet ve lohusalık hâlindeki bir kadının namaz kılması ve oruç tutması haramdır. Bu durumdaki kadının namazı ve orucu sahih olmaz.
Peygamber (s.a.s.), âdet hâli sebebi ile hac yapamayacağından endişe ederek ağlayan Hz. Âişe'ye “Kâbe'yi tavaf etmek dışında, haccedenlerin yaptığı her şeyi yap.” (Buhârî, Hayız, 1 [294]) buyurmuştur.
İlgili 39 soru bulundu
Oruç, imsak (fecr-i sâdık) vaktinden güneşin batımına kadarki süre içinde yeme, içme ve cinsel ilişkiden, ibadet niyetiyle uzak durmaktır. Yani oruç gündüz tutulur. Ramazan geceleri için yeme, içme ve cinsel ilişki yasağı söz konusu değildir.
Düzensiz âdet kanaması olan bir kadın oruçlarını nasıl tutmalıdır? Kadınlar âdet dönemlerinde namaz kılmazlar, oruç tutmazlar. Temizlendikten sonra kılamadıkları namazları kaza etmezler fakat oruçlarını kaza ederler (Buhârî, Hayız, 20 [321]; Müslim, Hayız, 69 [335]).
Dolayısıyla âdetli kadın oruç tutmakla yükümlüdür. Hadislerde emredilen şey de tutulamayan oruçları kaza etmek değil, âdetli iken oruç ibadetini edâ etmektir.
Çünkü onlar bu günlerinde oruç tutamazlar, âdet hâlleri bitince ara vermeden, keffârete kaldıkları yerden devam ederler. İki ayı tamamlarlar. Şâyet âdetin dışındaki bir sebeple ara verirlerse, keffâret orucuna baştan başlamaları gerekir (İbn Nüceym, el-Bahr, 4/115).
Kadınların adet olmaya başladıktan sonra oruca ara vermeleri gerekir. 10 güne kadar kanamaları normaldir. 10 günden sonrası ise özür kabul edilir. Kahverengi leke görülmesi 10 günlük sürenin içerisinde ise oruç bozulur. 10 günden sonraki lekeler adet bitmiş sayılacağı için orucu bozmaz.
Muharrem ayı, İslami takvimde ilk ay kabul edilir ve Hicri takvimde yer alır. Muharrem orucu, Kurban Bayramı'ndan önceki son oruçtur ve genellikle diğer oruçların yanı sıra tutulur. Bu oruç, sadece yetişkin ve sağlıklı olan Müslümanlar tarafından tutulmalıdır.
Bu gün, İslami takvime göre 1445 yılı, Hz. Muhammed'in Mekke'den Medine'ye kaçışı olan Hicret'ten sonra başlar. Muharrem ayının ilk günlerinde oruç tutmak tüm Müslümanlar için tavsiye edilir. Aleviler Muharrem ayında 12 gün süreyle oruç tutarlar.
MUHARREM ORUCU Ramazan orucundan sonraki en faziletli oruçtur. Efendimiz (sav), Ramazan orucu farz kılınana kadar Muharrem orucunu tutmuştur. Ramazan orucu farz kılındıktan sonra Muharrem orucunu tutmayı tavsiye etmiştir.
Dolayısıyla lekelenmelerin olduğu günlerde de namaz kılınmaz ve oruç tutulmaz.
Bir orucun bozulduğu gün için tutulur. Yani Ramazan orucunu bozan kişinin 61 gün oruç tutmasıgerekmektedir. Buna da gücü yetmeyen kişi, 60 fakiri bir gün ya da bir fakiri 60 gün doyurur. Bu kefaretin yanında ayrıca, tövbe edilmesi ve bozulan orucun da kazası gerekir (Merğînânî, el-Hidâye, II, 261-262).
Kişinin çok sayıda kaza orucu varsa nasıl tutmalıdır? Ramazan orucunu tutmakla yükümlü olduğu hâlde tutmamış veya bir mazeretten dolayı tutamamış kimseler; öncelikle tutmadıkları bu oruçların sayısını belirlerler ve bu oruçlarını, oruç tutmanın yasak olduğu bayram günlerinin dışındaki günlerde kaza ederler.
Bu süre Hanefîler'e göre en az üç, en çok on gündür. Düzenli âdet gören bir kadının normal âdet günlerinden sonra kanaması devam ederse bu kanama on günü geçmediği takdirde tamamı âdet hükmündedir. Ancak on günü geçerse önceki normal âdeti esas alınarak devam eden kısmı istihâze (özür) kabul edilir.
İmsak vaktinden sonra âdet hali sona eren bir kadın, o gün hiçbir şey yiyip içmemiş olsa bile, oruç tutmuş sayılmaz.
Değerli kardeşimiz, Hayızlı kadının namaz kılmasının ve oruç tutmasının câiz ve sahih olmadığında, yani hayız halinin bu iki ibadetin ifasına engel bir mazeret sayıldığında fakihler görüş birliği içindedir.
Daha çok halsizliği olabilir. Cinsel istek bir miktar bunlara bağlı azalabilir. 🌼Eğer kadın adet döneminde cinsel ilişkiye girmeyi istiyorsa, herhangi bir ağrısı ve sancısı yoksa, kendini rahat hissediyorsa cinsel ilişki olabilir. Fakat bu durumda mutlaka prezervatif kullanılmalıdır.
Hanefî, Şâfiî ve Hanbelîlere göre tıpkı cünüp gibi âdetli veya lohusa kadın da Kur'ân okuyamaz.
Cünüp olup da henüz gusletmeden önce âdet görmeye başlayan bir kadının hemen gusletmesi şart değildir, guslü âdetinin bitimine kadar geciktirebilir (Haddad, el-Cevhera, 1/31-32; İbn Nüceym, el-Bahr, 1/63). Ancak bu durumdaki kadınların gusül abdesti alması uygun olur.
Adet akıntısı sırasında vajinadan kan gelir. Bu kan kadınların orucunu bozar. Kadınlar ramazan ayında gördükleri adet dönemi boyunca oruç tutamaz, abdest alamaz ve namaz kılamaz. Adet akıntısı bittikten sonra ise tekrar oruç tutmaya başlayabilir.
Cünüplük oruç tutmaya engel değildir. Cünüp olmayı gerektiren hâl ister oruca başlamadan gerçekleşmiş olsun ister ihtilam olma şeklinde oruçlu iken gerçekleşmiş olsun fark etmez. Ancak cünüp olan kişi, bir an önce yıkanıp temizlenmelidir.
Kadınlar hayız ve nifas hâllerinde oruç tutmazlar (Buharî, ”Hayz”, 1; Müslim, ”Hayz”, 14, 15). Daha sonra tutamadıkları oruçlarını kaza ederler.
Benzer sorularSıkça sorulan sorular
DuyuruReklam alanı
Popüler SorularSıkça sorulan sorular
© 2009-2024 Usta Yemek Tarifleri