Psikologların eğitim fakültesinden aldıkları lisansla tek başlarına tanı koyma ve tedavi etme gibi bir yetkisi bulunmuyor.
Aynı şekilde koruyucu ruh sağlığı ve rehabilitasyon hizmetlerinde ruh sağlığı ekibi içerisinde yer alırlar. Klinik psikologlar da psikologlar gibi bağımsız ve bireysel olarak tanı koyamaz ve tedavi yapamazlar.
Ruhsal sorunlarla ilgili her türlü teşhisi koymak, tedaviyi planlamak, ilaç ve diğer tedavi yöntemlerinin yanı sıra, uygun görülen psikoterapiyi uygulamak da tamamen psikiyatri uzmanlarının sorumluluğu ve yetkisi içindedir.
Sonraki görüşmelerde ise ilaçların olumlu ve ya varsa olumsuz etkileri belirlenir ve ilaç tedavisiyle ilgili süreç planlanır.Psikiyatrik görüşmeler genelde kişilerin günlük işlevini bozan ağır psikiyatrik rahatsızlıklar için önerilir. Psikoterapide klinik psikologlar tanı koyamaz ve ilaç tedavisi uygulayamaz.
Terapistler kişinin gizliliğini, kendine dair açıkladıklarını tamamen gizli tutsalar dahi bazı durumlarda bunların ihlal edilmesi şarttır/ kabul edilebilir: Kişi kendisine yönelik intihar tehditlerinde bulunuyorsa. Kişi başkasına yönelik öldürme ve zarar verme tehdidinde bulunuyorsa.
İlgili 31 soru bulundu
Yaygın olmasına rağmen ses kayıtları danışanların otantik keşfini engellemesi ve kişisel problemlerini açıklıkla yansıtmaması nedeniyle hem danışan hem de psikolojik danışman tarafından memnuniyetsizlikle karşılanabilmektedir.
Psikoloğa her şey anlatılır mı? Psikolog, danışanı koşulsuz bir şekilde kabul eden kişidir. Bu durum, psikolog ve danışan arasındaki terapötik ilişkinin oluşması ve güven inşa edilmesi açısından önem arz etmektedir. Kişi, psikoloğuyla istediği her şeyi konuşabilir.
Bir psikolog danışanının psikiyatrik değerlendirmeye ihtiyaç duyduğunu görürse onu psikiyatri hekimine yönlendirir. Yine aynı şekilde bir psikiyatrist te hastasının ilaç tedavisine destek olarak psikoterapiye ihtiyaç duyduğunu gözlemlediğinde psikoloğa yönlendirir. Bilimsel açıdan genel uygulama bu yöndedir.
Psikiyatristler, insan fizyolojisine daha hâkim olurlar. Bu nedenle sorunlara medikal çözümler üretmeyi tercih ederler. Başka bir deyişle ilaç ile tedavi yöntemini uygularlar. Psikologlar ise insanın ruhsal, düşünsel ve davranışsal durumlarına daha çok hâkim olurlar.
Dolayısıyla alacağınız tedavi süreci hiçbir surette e-devlet gibi benzeri resmi sistemlere işlenmemektedir. Aynı durum özel kliniklerde hizmet veren psikiyatristler için de geçerlidir. Özel kliniklerdeki psikiyatriste gidiyorsanız tanı, teşhis ve tedavi süreci yine hiçbir şekilde sicile işlenmez.
Öncelikle psikolog veya psikiyatriye Gitme kararını vermekten ziyade terapi şekliyle bir tedavi olmak ile ilaç kullanmak arasında bir karar vermesi gerekir bir psikolog gördükten sonra gerekli gördüğünde psikiyatriye yönlendirebilir. Bu sadece panik atak için geçerli değil Diğer ruhsal durumlarda da geçerlidir.
Cezai ehliyet, herhangi bir suç karşısında psikolojik durumun belgesidir; eğer bir suç işlenmediyse psikoloğa gitmek memuriyete engel değildir ve adli sicile işlemez.
Psikoloji alanından herhangi bir tedavi almanın KBB, dahiliye gibi alanlardan tedavi almayla arasında hiçbir fark yoktur. Sicile işlenen bir durum yoktur.
Psikolog bir ruh sağlığı hekimi olmadığı için yapacağı danışmanlık veya sunacağı terapi hizmeti durumunda sicile işlenme gibi bir durum söz konusu olmamaktadır.
Öfke kontrol sorunu yaşayan kişinin mutlaka bir psikiyatriste baş vurması gerekir.
Psikologlar sadece özel kliniklerde veya danışmanlık merkezlerinde çalışmazlar. Devlet hastanelerinde görev yapan ve danışan gören psikologlar da mevcuttur. Devlet hastanelerinde terapi hizmeti veren psikologlardan randevu alabilmek için Merkezi Hekim Randevu Sistemi (MHRS)'ye başvurabilirsiniz.
Hayatınızla ilgili sorular soracaktır. Örneğin, geçmiş tecrübeleriniz, sosyal yaşamınız ve aile durumunuzla ilgili sorular. Psikolojik destek arama nedeninizi bilmek haricinde psikoloğunuz probleminizin sizde yarattığı diğer belirtileri bilmek isteyecektir.
İlk seans, danışan ve terapistin birbirlerini tanımaları için bir fırsattır. Terapist danışanın geçmiş yaşantısı, güçlü yanları, gelişime açık yönleri, kişilerarası ilişkileri ve terapi hedefleri gibi konular hakkında sorular sorar.
Psikologla ilk seans; danışmanlar tarafından sıklıkla merak edilen konular arasında yer alır. Özellikle ilk defa psikolojik destek alacak kişilerin aklında soru işaretleri olabilir. Karşısındaki uzmanın ona yardımcı olup olamayacağı ya da bu iletişimin kişiye nasıl hissettireceği gibi konular üzerinde durulabilir.
Duygu, düşünce veya davranış örüntülerinde her zamanki hale göre farklılıklar mevcutsa ya da duygusal açıdan kötü hissediliyorsa, uzun denebilecek bir süredir aynı şikayetler devam ediyorsa psikoloğa gidilebilmektedir. Bazı durumlarda yaşanılan sıkıntıların kronik bir hal alması ciddi sonuçlar doğurabilmektedir.
“Gizlilik” psikoloji ve psikiyatri uzmanlarının en önemli mesleki ilkelerindendir. Psikolojik danışmanlık seansında danışanın anlattığı hiçbir bilgi bir başkasına anlatılmaz. Bu kişi danışanın yakını, eşi ya da ailesi olsa da durum değişmez.
Psikologlar insanlar arasında hiçbir ırk, cinsiyet, din, sosyo-ekonomik düzey ayrımı yapamazlar. Psikologlar danışanlara yapması gerekenleri söylemez veya danışanları yönlendirmezler. Danışanın kendini yönlendirebilecek farkındalığa erişmesini sağlarlar. Psikologlar tanıdıklarına danışmanlık veya terapi yapamaz.
Benzer sorularSıkça sorulan sorular
DuyuruReklam alanı
Popüler SorularSıkça sorulan sorular
© 2009-2024 Usta Yemek Tarifleri