Patlıcan yemeklerinin yapımı sırasında karşılaşılan sorunlardan en önemlisi patlıcanın kararmasıdır. Patlıcanı kestiğiniz veya kabuğunu soyduğunuz zaman, kesilme yüzeyindeki hücreler bölünür ve açılır. Bu hücreler oksijen ile temas ettiğinde oksidasyon başlar, patlıcan renk değiştirir ve esmerleşir.
Hayır, patlıcan baştan sona kahverengiyse olmaz. Kahverengi bir patlıcan çürük bir patlıcandır, bu yüzden kesinlikle onunla yemek veya yemek pişirmek istemezsiniz. Çürük yiyecekler yemek sizi hasta edebilir, bu yüzden riske girmeye değmez. Ara ara esmerlikler var ise yemenizde sıkıntı yoktur.
Kurutmak için düzgün şekilli, eğri olmayan, az çekirdekli patlıcan daha iyi sonuç verir. Bazı uzmanlara göre patlıcanın nasıl olduğunu anlamak için alt kısmında bulunan kahverengi lekeye bakmak da bir yol. Bu leke yuvarlaksa daha az çekirdekli ve daha etli olur, oval ise daha çok çekirdekli ve daha az etli olur.
Patlıcan yemek için tohumları çıkarmanız gerekmez, ancak bazen patlıcanı pişirmeden önce kurtulmak isteyebileceğiniz acı bir tada sahiptirler. Ayrıca kendi patlıcanınızı yetiştirmek için tohumları toplayabilir ve saklayabilirsiniz.
Patlıcanın Besin Değeri
Yağ içermeyen ve su açısından yüksek değeri olan patlıcanda C, K vitamini, magnezyum, fosfor, bakır, folik asit, potasyum, manganez bulunur. Bir patlıcan (82 gr) 20 kalori, 0,8 gr protein, 4,8 gr karbonhidrat ve 0,1 gr yağ sağlar.
İlgili 19 soru bulundu
Patlıcanda bulunan solanin isimli bileşen kalsiyum emilimini azaltıyor ve sindirim sistemini rahatsız ediyor. Aşırı çiğ patlıcan tüketimi karın ağrısı, ishal, kusma, baş ağrısı ve mide bulantısına neden oluyor ve zehirliyor.
Özellikle diyet listelerinde daha uzun süre tok kalmayı sağladığı için tercih edilir. Karaciğer Sağlığı: Karaciğerin belli toksinlerden korunmasına yardımcı olan patlıcan, karaciğerin sağlıklı kalmasını sağlar.
Türkiye Cumhuriyeti Devleti tarafından kontrollü bir şekilde toplanıp yetiştirilen deniz patlıcanlarının tekil bireyler tarafından toplanması yasaktır. Yasak olmasının sebebi, su altındaki yaşamı ciddi bir şekilde etkileyecek olmasıdır.
Lif, mide-bağırsak sağlığı ve düzenli bağırsak hareketleri için patlıcan gereklidir. Dışkınızı toplar, böylece sindirim sisteminiz daha rahat bir şekilde çalışır. Patlıcan aynı zamanda lif, besinlerin emilimini ve gıdaların işlenmesini kolaylaştıran gastrik sıvıların salgılanmasını da sağlar.
Küp küp ya da dilim dilim kestikten sonra hem kararmaması için hem acısının çıkması için bol tuzlu suyun içerisine atıp bekletebilirsiniz. Suyun içerisinde bekletirken özellikle kızartmak istiyorsanız soğuk ve tuzlu suyun içerisinde bekletmek güzel sonuçlar elde etmenize fayda sağlayacaktır.
Patlıcan seçerken küçük ve olgunlaşmamışları tercih edin. Sıkı, pürüzsüz ve kahverengi lekeleri olmayanları alın. Patlıcana acı tadını veren çekirdekleridir. Patlıcan ne kadar büyük olursa çekirdeklerde o kadar büyük olur ve tadı acı olur.
Çoğu kişi tarafından bilinmediği için hiç kullanılmadan kesilip çöpe atılan patlıcan sapının bilinmeyen çok önemli faydaları var. İçerdiği A, B1, B2 ve C vitamin ve mineraller sayesinde hastalıklara karşı bize yardımcı olur.
Damar sertliğini önler, kroner kalp hastalığı ve felç riskini azaltır. Patlıcanı kabuğuyla kızartmadan yemeli. Kolesterolü düşürür, kanserden korur.
Amerikan Ulusal Kanser Enstitüsü'nün kansere karşı koruyucu etkilerini araştırdığı sebzelerden bir tanesi de patlıcandır. Patlıcanın içinde bulunan 'terpen' yapısındaki etken maddeler tümör oluşumunu tetikleyen hormonları etkisiz hale getirir ve kanseröz büyümeyi engeller.
Nikotin açısından çok zengin olan patlıcan aynı zamanda vücudun nikotinin ihtiyacının yüzde 80'ini karşılar. Aynı zamanda patlıcan saplarının da çöpe atılmaması konusunda uzmanlar uyarıyor. Özellikle de basur hastalığının tedavisinde patlıcan sapı, doğal ilaç olarak öneriliyor.
Patlıcan yemeklerinin yapımı sırasında karşılaşılan sorunlardan en önemlisi patlıcanın kararmasıdır. Patlıcanı kestiğiniz veya kabuğunu soyduğunuz zaman, kesilme yüzeyindeki hücreler bölünür ve açılır. Bu hücreler oksijen ile temas ettiğinde oksidasyon başlar, patlıcan renk değiştirir ve esmerleşir.
Lif açısından oldukça zengindir ve kabızlığa iyi gelir. Potasyum açısından zengin olan muz, böbrekler için de faydalıdır. Muz, kalp sağlığı için oldukça önemlidir. Kan basıncını dengeler ve kalp kaslarını güçlendirir.
Patlıcan sapı suyunu günde iki bardak içebilirsiniz. Bu kürü 5 gün boyunca tüketebilirsiniz. Bu süreçte basuru tetikleyen acı biber, pul biber, domates, turşu gibi gıdalardan uzak durun. 5 gün sonra normal beslenmenize geri dönebilirsiniz. Ancak basurun tekrarlamaması için bu yiyecekleri kısıtlı tüketmenizde fayda var.
Avrupa'ya ilk getirilişinde süs bitkisi olarak kullanılan patlıcan, dünyada üretilen yaş sebzeler arasında 6. sırada yer almaktadır. İçeriğinde düşük nikotin barındırır.
Patlıcanın anavatanı Hindistan, Çin olarak anılsa bile Afrika'da da yabani türlerine rastlanmaktadır. Patlıcan Mısır üzerinden Kuzey Afrika'ya oradan Araplar tarafında İspanya'ya Türkler tarafından da Balkanlar üzerinden Avrupa'ya taşınmıştır.
Mevsim normalleri altında seyreden hava sıcaklıkları nedeniyle sebzelerde verim kaybı yaşandı. Antalya'da yüzde 90'lık verim kaybı oranıyla liste başı olan patlıcan, seradan 20 liraya çıkıyor. Mart ayı sonu itibarıyla ürün rekoltesinin artmasıyla fiyatların düşmesi bekleniyor.
İşte deniz hıyarı hakkında bilinmeyenler. Deniz hıyarları, derisidikenlilerin Holothuroidea sınıfından omurgasız hayvanlardır. Vücutları, ağızla anüsten geçen eksen istikametinde uzamış olup, sosis veya hıyara benzer.
Ama kişide kabızlığa sebep olan gıdalar tüketilmemelidir örneğin muz birçok kişide kabızlık yapabilmektedir. Ayrıca bazı hastalarda domates, patlıcan ve baharatlar makat bölgesinde alerjik tahrişe neden olup şikayete sebep olabilmektedir. Bu durumda kişi o gıdaları seçip onlardan uzak durmalıdır.
8. Peki Patlıcan Nasıl Tüketilmeli? Birçok faydası olduğu gibi yanlış metotlar ile birlikte bu faydalarının hiçbirini görememeniz de söz konusu olabilir. Bu yüzden en doğru kullanımını yani közleme ya da ocakta pişirme şeklinde tercih etmelisiniz. Kızartma ve benzeri yöntemler bu faydaları ortadan kaldırmaktadır.
Domatesler de karaciğeriniz için son derece iyidir. Karaciğer iltihabını ve hasarını azaltmaya ve karaciğer kanserine karşı korumaya yardımcı olan iyi miktarda antioksidan içerirler. Hayvanlar üzerinde yapılan bir araştırma, domates özü takviyesinin karaciğer hasarı riskini azaltmaya yardımcı olabileceğini gösterdi.
Benzer sorularSıkça sorulan sorular
DuyuruReklam alanı
Popüler SorularSıkça sorulan sorular
© 2009-2024 Usta Yemek Tarifleri