el cevab: Şehir hayatındaki mezar yeri sıkıntısına nazaran mali imkansızlık veya yer olmaması durumu sebebiyle açılan kabre arasına haciz veya toprak konularak çocuk ve annesi konulabilir. NŞA da bir kabre zaruret olmaksızın yalnızca bir insanın gömülmesi esastır.
Değerli kardeşimiz, Bir kabre birden fazla ölü koymak mekruhtur. Ancak salgın hastalık, savaş, deprem, sel felâketi gibi durumlarda, ölü sayısı fazla olur da her biri için ayrı bir kabir hazırlamak güçleşirse, o takdirde iki üç kişiyi bir kabre defnetmekte kerahet yoktur.
Normal şartlarda bir kabre, yalnız bir cenaze defnedilir. Önce defnedilmiş olan cenaze, tamamen çürüyüp toprak hâline gelmedikçe, bir zaruret olmaksızın kabrin açılması ve bu kabre ikinci bir cenazenin defni câiz değildir. Cenaze çürüyüp toprak hâline geldikten sonra ise aynı kabre başka bir cenaze defnedilebilir.
Cenazenin daha önce ölmüş bir yakının üstüne defin edilmesi için ilk gömü tarihinden itibaren en az 5 (Beş) yıl geçmiş olması şartı aranır. Üste gömü yapılacak olan kabrin başında mutlaka okunabilir bir baştaşı olmalı ve müdüriyet kayıtları ile baştaşındaki bilgilerin birbirini doğrulaması gereklidir.
İmam Nevevî -Allah ona rahmet etsin- bu konuda şöyle demiştir: "Zaruret olmadan iki erkeğin veya iki kadının bir kabirde defnedilmesi câiz değildir.
İlgili 18 soru bulundu
Erkeğin üstüne kadın veya kadının üstüne erkek cenazesi defnedilmesi ise, bunda yukardaki şartlara göre bir sakınca yoktur.
Şu halde üç mezhebe göre bir koca karısının cenazesini yıkayabiliyorsa, onun na'şını mezara da indirebilir. Bunu engelleyen dini bir yasak yoktur.
Ölü, ruhun cesedinden ayrılmasından sonra öldüğünü anlamaktadır. Nitekim hadislerden de anlaşıldığı gibi, ruhun cesedden ayrılması ile nimet ve azap başlamaktadır.
Yapılan mezarın çökmemesi için de cenaze defnedildikten en az bir yıl sonra mezarın yapılması gerekmektedir. Mezar erken yapıldığı takdirde mezarda çökme yaşanabilir. Sadece mezar taşı koymada ise bir maruzat yoktur” diye konuştu.
Cenaze toprağa öğleden önce teslim edilir, öğle namazı cenazenin üstüne gelir. Sabah ile öğlen arasında ölen, öğle namazına yetiştirilmeye çalışılır; yetişmezse ikindi namazında kaldırılır.
Fetva Kurulu, "ölülerin çok olması gibi bir mazeret varsa aralarına toprak ve benzeri bir engel bırakmak kaydıyla aynı mezara birden fazla kişinin defnedilebileceğini" belirtti.
Kişinin, öldüğü yerin kabristanına defnedilmesi müstehaptır. İstisnalar olmakla birlikte sahabe-i kiram genellikle vefat ettikleri yerlerde defnolunmuşlardır. Ancak, cesedin bozulmasından endişe edilmiyorsa cenazenin başka bir şehre veya memlekete taşınmasında ve oraya defnedilmesinde dini açıdan bir sakınca yoktur.
Resulullah (s.a.v) güneş doğarken, tam ortada (zevalde) iken ve batarken ölü defnetmeyi nehyetmiştir. (Tahavi, Haşiye Ala Merakil Felah Şerhu Nuri'l İzah, Mısır, s.501) Ancak hadislerdeki bu yasak, cenaze namazı içindir. Namazı bu üç kerahet vaktinden önce kılınmış olanın bu vakitlerde defnedlmesi caizdir.
Rüyada Annenin Mezarına Gitmek
Hayatın anlamına yeni varacak olan rüya sahipleri, haram ve günahlardan uzak durmaya özen gösterecektir. Rüyasında annesinin mezarına gittiğini gören kişiler, bol hayırlı ve dualı işlere yönelecektir.
Çocuklar mezarlık ziyareti yapmalı mı? Mezarlık ziyaretleri bu yaş grubu için doğru olmayacaktır. Ölen kişinin toprağın altında olduğunu söylemek yine çocuğu zihinsel karmaşaya sokacaktır. Çünkü bu yaş grubu canlı-cansız kavramını bilmez ve anlamdıramaz.
Normal şartlarda bir kabre, yalnız bir cenaze defnedilir. Zaruret hâlinde bir kabre birden çok cenaze konulabilir. Nitekim Hz. Peygamber Uhud şehitleri için böyle bir uygulama yapmıştır.
Mezar taşına yazı yazmak mekruhtur.
Mezar taşına yazılan yazıyı okumak veya okumamakla ilgili bir kısıtlama bulunmamaktadır.
Defnedilen kişinin kesinlikle yakını olmaması durumunda; 5 yıl içinde mezar tapusu devlet tarafından kontrol edilmektedir.
Ceset yumuşaksa onun ardından ölümlerin devam edeceğine, • Ceset ağırsa ölenin çok günahının olduğuna, hafifse az günahı olduğuna, • Cesedin rengi siyahsa günahının çok olduğuna inanılmaktadır.
Mümin ruhların berzah âleminde birbirleriyle görüştüklerini Peygamberimizin hadislerinden anlamaktayız. Ayrıca ölülerin hayattakilerden haber aldıkları ve kabirlerinin başına giden kimseleri gördükleri yine rivayetlerde vardır. Onlar için yapılan dua ve manevi hediyelerin kimlerden geldiğini bilebilirler.
Uyurken ruh gezintiye çıkar, can ve beden bir arada kalır. Karabasan sanılan şey aslında ruhun vücuda geri dönüşündeki anın zorluğudur. Bildiğiniz gibi uyurken ruhumuz gezintiye çıkar. Özellikle yorgun olunduğu zamanlarda kişi, ruh bedene geri dönerken uyandığında konuşamadığını, hareket edemediğini görür ve panikler.
Eşi vefat edince karı-kocalık helal olmadığına göre, onu yıkaması da helal olmaması gerekir. Zira bu yıkama helal olsaydı, o kadına bakmasının helal olmasıyla sabit olurdu ki bu Hz. Peygamber (asm)'in, "Zevcenden başka diğer kadınlardan gözünü yum." hadisinden dolayı batıldır.
Erkek öldüğünde kadın iddet bekler. Nikah var hükmündedir. Kadın öldüğünde nikah akdi biter.
Yok eğer vasiyet ettiği birisi yoksa, ölünün yakınlarından en yakın olanı indirir. Eğer bilen birisi varsa, ölüyü onun kabre koyması daha evlâdır. Bilen birisi yoksa ve bilmeyen birisi ölüyü defnediyorsa, bilen kimse, ölünün nasıl kabre konulduğunu ona öğretmeli ve defnetme sırasında ona yol göstermelidir.
Benzer sorularSıkça sorulan sorular
DuyuruReklam alanı
Popüler SorularSıkça sorulan sorular
© 2009-2024 Usta Yemek Tarifleri