İbadetler vesiledir, amaç Allah'ı zikretmek, O'nu hiç aklından çıkarmamaktır. Çünkü sürekli Allah'ı anmak insanı kötülükten ve hayâsızlıktan korur. Namazların gün içerisine serpiştirilmesinin sebebi de bu sürekliliği korumak olsa gerektir. Her an Allah ile olmak, insandaki hayâsızlık ve kötülük dürtüsünü öldürür.
Allah Teâlâ; “Sana vahyedilen kitabı oku ve namazı kıl. Muhakkak ki namaz, hayâsızlıktan ve kötülükten alıkoyar. Allah'ı anmak elbette (ibadetlerin) en büyüğüdür. Allah yaptıklarınızı bilir.”(Ankebût 29/45) ayeti ile bizlere bunu bildirmektedir.
Namazı böyle bilen ve böyle kılan bir insan, elbette her türlü kötülükten, günahtan, şerden korunmuş olacaktır. Namaz, abdesti ile bedeni temiz tutarak zararlı mikroplardan arındırdığı gibi, zikir ve tesbihatı ile de kalbi temiz tutar, manevî hastalıklardan korur.
Namaz, günde beş defa müminlere Allah'ı ve kulluk bilincini hatırlatır, kalplerde sorumluluk duygusunun yerleşmesini sağlar. Namaz aynı zamanda müminin hayatında bir denge unsurudur. Her gün belirli vakitlerde eda edilen bu ibadet kişiyi disipline ve düzenli bir hayata alıştırır.
Namaz, insanı maddi ve manevi temizler, çünkü mümin namaz kılmak için abdest alır ve tertemiz bir biçimde Rabbinin huzuruna varır. Namaz, kulun hata ve günahlarının giderilmesine ve affına vesile olur. İnsan, af ve mağfiretini namazla dile getirir ve ifade eder.
İlgili 33 soru bulundu
Namaz kılan kul Allah'ın huzuruna çıktığını bilerek hata yapmaktan, günah işlemekten sakınır. Kişi Allah'a daha yakındır ve bu nedenle kalben huzuru hisseder. Aynı zamanda namaz insanı güçlendirir. Kişi yalnız olmadığını hisseder.
İslamın beş şartından biri olan namaz bir müminin günde beş vakit ve 40 rekâtta Yüce Allah'a en yakın olduğu zaman dilimidir. Namazla Yüce Allah'ın huzurunda bizler vazifemizi yerine getirirken kul olduğumuzu hissederiz. Ruhumuz ve bedenimiz kulluk görevimizi yerine getirmenin huzuru içinde olur.
Düzenli namaz kılma ve kılmama ile ruh sağlığı arasında anlamlı ilişkiler bulunmuştur. Buna göre düzenli namaz kılan bireylerin diğerlerine oranla daha çok ruh sağlığı sürekliliğine sahip bireyler olduğu görülmüştür.
Ahlaki güzellikleri olumlu yönde etkilemeyen bir namaz, insanın ruhunu saflaştırması; zihnini ve kalbini Allah'a odaklaması hususunda ona hiçbir fayda sağlamaz. Kur'an-ı Kerim'de “Namaz ibadetinin, insanı çirkin fiillerden ve akla, sağduyuya aykırı olan her türlü şeyden alıkoyduğu” (Ankebût, 29/45.) ifade edilmiştir.
Namaz kılan kimsenin bütün dünyevî çalışmalarının ibâdet hükmüne geçmesi sırrı, kişide çalışmaya, insanlara faydalı olacak hizmetlerde bulunmaya karşı ciddî bir şevk ve heyecan meydana getirir. Bu sebeble, insan ihtiyarlasa bile ailesinin maişeti için çalışmaktan, gayret ve faaliyette bulunmaktan geri durmaz.
Evinde kılan o namazın sevabına kavuşur. Eğer yakınındaki mescitte eda ederse, 25 namazın sevabı verilir. Eğer Cuma namazı kılınan mescitte eda ederse 500, Mescid-i Aksa'da eda ederse 5 bin, Mescid-i Nebevi'de eda ederse 50 bin, Mescid-i Haram'da eda ederse 100 bin namaz sevabı verilir.
Peygamber günah iĢleyenlerin istiğfâr etmesi gerektiğini; “Her kim bir günah işler, sonra kalkıp temizlenir, sonra namaz kılar ve sonra Allah'tan bağışlanma dilerse, Allah onu mutlaka affeder”83 buyurarak belirtir.
Namaz insanın beş vakit huzuru tatmasıdır. Bu da insanı çok mutlu ediyor. Namaz insanın içini ferahlatır ve huzur verir. Namaz kılmak bir erdemdir.” şeklinde konuştu.
Namaz, Yüce Allah'ın ihsan ettiği sayısız nimetlerine şükürdür Namaz kılanlar, Allah'ın emrini yerine getirmiş, Allah'ın hoşnutluğunu kazanmış, dünya ve ahiret mutluluğuna kavuşmuş olurlar. Namaz hayatımızı düzene sokar. Namaz insanı her türlü kötülüklerden ve ahlaksızlıktan korur.
Zikir bir ibadettir ancak onu diğer ibadetlerden ayıran onun için bir şekil, mekân ve zamanın tahsis edilmemesi, herhangi bir sayıyla tahdit edilmemesidir. Her zaman, her yerde, her hâlde sayısızca yapılabilir bir ibadettir. Bu sebeple “Allah'ı anmak, en büyük ibadet” (Ankebut, 29/45.)
Beş vakit namaz kılmak, kalbi hasta olanlara güç gelir. Çok namaz kılmakla kalbde Allah sevgisi hâsıl olur. Allah sevgisi zamanla kalbi doldurur. Saadetlerin en büyüğü, kalbe Allah sevgisini yerleştirmektir.
Namaz kılan kimsenin böyle yapması, kendisine farzdır. Çünkü namazda mutmain olmak, yerine getirilmesi gereken farzdır. Secdede başını, karganın yemini gagalaması gibi indirip kaldırmak ve namazda acele etmek, namazı bozar.
Beş vakit namazı şartlarına uygun olarak ve vaktinde kılanların büyük günahlardan el çekmeleri sebebiyle, diğer günahlarının affedilebileceği ayet ve hadislerde açıklanmaktadır. Namaz, kulu Allah'a yaklaştırır. Ruhu ve iradeyi kuvvetlendirir. İnsanın özgüvenini geliştirir.
Namaz kılmak, aynı zamanda fiziksel stres ve kaygıyı da gideriyor." ifadesini kullandı. Sıkı bir vücuda sahip olmanın en kolay yolu!
İslam âlimleri bu hadisi şeriften hareketle namazda, akla ve kalbe gelen düşüncelerden dolayı, namazın bozulmayacağını ifade etmişlerdir (Kâsânî, Bedâî', I, 215; Şevkânî, Neylü'l-evtâr, III, 392).
Namazdaki düşünce namazı bozmaz.
Namazın sahih olması için, vaktinde kıldığını iyi bilmek de şarttır. Sahih olan ibadetin kabul olması yani sevap alınması için, o ibadeti yapan kimsenin kul haklarından da sakınması gerekir. Bütün ibadetlerin kabul olması için, Allahü teâlâ için yapılması ve niyet edilmesi şarttır.
Allah Resûlü, meleklerin namaz kılanların lehinde şahitlik yapacaklarını ifade ediyor. Namaz, bütün peygamberlerin Allah'a yönelişinin en somut ifadesidir. Peygamber Efendimize, “Şüphesiz benim namazım da, kurbanım da, hayatım da ölümüm de alemlerin Rabbi Allah içindir” demesi emredildiği gibi, Hz.
İslâm âlimleri bu hadisi şeriften hareketle namazda, akla ve kalbe gelen düşüncelerden dolayı, namazın bozulmayacağını ifade etmişlerdir (Kâsânî, Bedâî', 1/215; Şevkânî, Neylü'l-evtâr, 2/397-398 [861]).
Benzer sorularSıkça sorulan sorular
DuyuruReklam alanı
Popüler SorularSıkça sorulan sorular
© 2009-2024 Usta Yemek Tarifleri