Teknik olarak, İstanbul'da musluk suyu içilebilir. İstanbul'da musluktan akan su; Avrupa Birliği (EC), Dünya Sağlık Teşkilatı (WHO), ABD Çevre Koruma Ajansı (EPA) ve Türk Standartları Enstitüsü'nün (TSE) öngördüğü kriterlerin üstünde içilebilir kalite, lezzetli ve sağlıklıdır.
Arsenik, sindirim borusunda ve ciğerlerde hasara yol açabilir. Cıva, kas kontrolü kaybına, böbrek hastalıklarına ve beyin hasarına neden olabilir. Kurşun, üreme ve merkezi sinir sisteminde ve böbreklerde hasarlara, yüksek tansiyona ve anemiye davetiye çıkarabilir.
İSKİ Genel Müdürü Raif Mermutlu, şebeke suyunun rahatlıkla içilebileceğini söyledi. Her gün 100 numune alınarak İstanbul'un suyunun test edildiğini belirten İSKİ yetkilileri, vatandaşların tesisatının temiz olması gerektiğini vurguladı.
Musluk suyunda bulunan kurşun, cıva, alüminyum gibi metaller beyin, sinir sistemi, üreme hastalıklarına yol açar. Musluk suyunda bulunan parazit ve virüsler salgın hastalıkların kolayca yayılmasını sağlar.
Birleşik Krallık, Almanya, İsviçre, Kanada, Belçika, Hollanda gibi dünyanın pek çok ülkesinde insanlar gönül rahatlığıyla çeşmeden su içiyor. Bizde ise özellikle büyük şehirlerde çok uzun zaman önce şebeke suyu içmekten vazgeçildi. Hâlbuki evsel ve kişisel temizlikte şebeke suyunu gönül rahatlığıyla kullanıyoruz.
İlgili 27 soru bulundu
Türkiye'nin en kaliteli çeşme suyu Sakarya'daki çeşmelerden akıyor. Sapanca Gölü'nden kente verilen içme suyunun, Dünya Sağlık Örgütü ve Sağlık Bakanlığı'nın belirlediği kriterlere göre Türkiye'deki en kaliteli çeşme suyu olduğu belirtildi.
PH değeri 7-8 civarı olmalıdır fakat musluk sularının içinde tehlikeli farklı maddeler bulunduğundan dolayı PH değeri düşüktür. Kireç, çeşme sularını sertleştirmektedir ve buna sebep olan iki madde magnezyum ile kalsiyumdur. Bu maddeler vücuda girer girmez depolanmaktadır.
Bu suların, içme suyu olarak hijyen açısından uygun olduğu, sağlık açısından bir risk oluşturmadığı bilinmektedir. Diğer bir içme suyu da halen yaygın olarak kullanılan çeşme suyudur. Çeşme suyu klorlanarak evlerimize ulaştığından, zararlı bazı bakterilerin varlığı açısından daha az riskli olduğu söylenebilir.
RENK, KOKU VE SICAKLIĞA DİKKAT
Sağlıklı bir su, berrak, renksiz, kokusuz, tortusuz olmalı, toksit maddeler içermemeli, bakteriyolojik açıdan temiz olmalı, kimyasal yönden içerdiği mineraller, “gıda maddeleri” tüzüğünde belirtilen sınırları aşmamalıdır. Su; kokusuz, renksiz, berrak ve içimi hoş olmalıdır.
Evde basit yöntemle suyumuzu kendimiz arındırabiliriz. İlk olarak pet şişenin ağzı ince bir bezle örtülür. Bezin üzeri mangal kömürü, kum, çakıl taşı ile doldurulur. Su bu maddelerin üzerinden geçirilir ve aşağıda süzülen su içilebilir. Bu maddeler suyun üzerindeki mikroorganizmaları kendine çekmektedir.
Zeki Karagülle suyu kaynatarak içmenin doğru olmadığını söyledi: Kaynatıldığında suyun içindeki kalsiyum, magnezyum ve karbonat kireç halinde çöker, su mineralini kaybeder.
Mineralli sularda florür diğer sulardan anlamlı fazlaydı. Musluk sularında pH, nitrit anlamlı düşük; alüminyum, klorür, sülfat, kalsiyum, magnezyum, demir, iletkenlik, kurşun, arsenik anlamlı yüksekti. Musluk suyunun sertliği, kurşun düzeyi kaynak sulara göre yüksek, oksitlenebilirliği azdı.
Kaynatılmış Su Sağlıklı Mıdır? Musluktan almış olduğunuz suyun içerisinde bulunan zararlı maddelerin yok edilmesi için suyun 20 dakika boyunca kaynaması gerekir. Ancak içilecek olan her su da bunu yapmak pratik bir durum olmayacağından dolayı birkaç deneme sonrasında artık bu mümkün olmaktan çıkar.
Çay demleyeceğiniz zaman musluk suyu kullanmanız, suyun içerisindeki klor sebebiyle çayın lezzetini düşürecektir. Musluk suyu aynı zamanda kireçli olabileceğinden dolayı ciddi sağlık riskleri de taşır. Bu sebeple, iyi bir çay demlemek için içme suyu tercih etmelisiniz. Böylelikle çayınızın lezzetini artırabilirsiniz.
Arıtma suyu sağlıklı mı? Arıtma suyu eğer filtreler orjinal ve sudaki eksik mineralleri tamamlıyorsa sağlıklıdır. Musluk suları içerisinde birçok ağır metaller barındırdığı için içilemez. Bu durumda içerisindeki ağır metallerin ve zararlı minerallerin yok edilmesi gerekmektedir.
ARSENİK-ALÜMİNYUM VAR
Yapılan çalışmalarla klorlu şebeke suyu kullananlarda, klorlu su kullanmayanlara göre kanser riskinin arttığı görülmüştür.
İçme suyunda koliform bakteri bulunabilir. Koliform bakteri, insanların ve diğer sıcak kanlı hayvanların bağırsak yolunda ve yüzey sularında bulunan mikro-organizmalardır. Bu organizmaların içme suyunda tespit edilmesi örneğin bir çiftlikten su akıntısının su kaynağını kontamine ettiği anlamına gelebilir.
Konuyla ilgili olarak resmi ya da yapılmış olan herhangi bir çalışma yoktur. Yani doğal kaynak suyu ve ya işlenmiş su ya da musluk suyu yemek pişirilirken kullanılabilir.
Su için ölümcül doz, kilogram başına 90 gram civarındadır. Yani 88 kilogramlık bir insan için 8 litre su içmek %50 ihtimalle ölümcül olacaktır. Bu miktar arttıkça, ölüm ihtimali de artmaktadır.
Böbrekler gün içinde en fazla 20 litre suyu idrarla atabilir. Yani 1 saatte ortalama 0,8-1 litreden fazla suyu idrarla atamazlar. Kısa sürede 3-4 litre su içilmesi halinde su zehirlenmesi görülme riski yüksektir.
“Kireçli su içmek zararlı mı?” sorusunun yanıtını; suyun içinde bulunan çözünmüş tuzlar, özellikle kalsiyum ve magnezyum varlığı verir. Çünkü bu maddelerin su içinde bulunduğu miktarın etkileri farklı olabilir. Magnezyum alımında artış, ishale neden olabilir.
En kaliteli sular, alkali özelliğine sahiptir. Alkali su, tüketilmesi en sağlıklı sulardan biri olabilir. Normal içme suyunun pH seviyesi nötr 7'dir. Alkali suyun pH seviyesi 8 ila 9,5 arasındadır.
İstanbul suyu genelde orta sertliktedir. Suyun çok yumuşak olması da tercih edilmemelidir, özellikle kemik gelişimi ve çocuklar için.
Dezenfekte edilmemiş suyun içerisinde bulunan doğal ve sentetik organik bileşenler, klorla bir araya geldiklerinde THM (trihalometan) oluşumuna sebep olurlar.
Benzer sorularSıkça sorulan sorular
DuyuruReklam alanı
Popüler SorularSıkça sorulan sorular
© 2009-2024 Usta Yemek Tarifleri