Din İşleri Yüksek Kurulu, "Kur'an-ı Kerim, lafız ve manasıyla Allah'ın kelamıdır. Allah'ın koruması ile tek harfi bile değişmeden günümüze kadar gelmiştir ve kıyamete kadar da baki kalacaktır." dedi.
Cenab-ı Hak da Kur'ân'ın vahiy olup, peygamber sözü olmadığını: «Kendi hevâsından söylemez O. Kur'ân, kendisine ilka edilegelen bir vahiyden başkası değildir» meâlindeki âyeti kerime ile ifade etmiştir.
Kur'an'ın, Müslümanlar tarafından Tanrı'nın gerçek ve nihai sözü olduğuna inanılır.
1. İslam dininin temel kaynakları ikidir. Biri Allah'ın Kitabı, diğeri Resûlü'nün sünneti. Kur'an'ın, Allah'ın kitabı olduğunun delilleri Kitap/Kur'an ayetleri ve tevatür yolu ile bize kadar intikal eden sünnettir.
Hiç şüphesiz o (Kur'an), şerefli bir elçinin kesin sözüdür. Şüphesiz o Kur'an, kerîm bir peygamberin (Allah'dan) getirdiği sözdür. Bu Kur'an iyi ve üstün bir elçinin sözüdür.
İlgili 33 soru bulundu
Surenin meali. 1: Yaratan Rabbinin adıyla oku! 2: O, insanı alaktan (asılıp tutunan zigottan) yaratmıştır.
İlâhî sözleri kullara ulaştıran harf ve seslere kelâm-ı lafzî denir. Bunlar Allah'ın zâtında bulunmayıp herhangi bir nesnede yaratıldıklarından hâdistir ve mecazi olarak kelâm-ı ilâhî diye adlandırılır.
Soru: Allah tek olduğuna göre Kur'an'da neden “Biz” ifadesini kullanıyor? Cevap: Kur'an'da Cenab-ı Hakk kendisi için sadece “Biz” lafzını değil birçok lafız kullanır. Yeri geldiğinde “Ben”, yeri geldiğinde “O”, yeri geldiğinde “Senin Rabbi'n” ve genellikle de “Allah” kelimeleriyle kendisinden bahsetmiştir.
Günümüzde Özbekistan'ın başkenti Taşkent'te Eski Eserler Müzesi'nde metal bir sandık içinde muhafaza edilmekte olan Kur'an sayfaları, literatürde “Semerkant Kur'anı” olarak anılır. Özbekler tarafından Halife Osman'a ait olduğu; dünyada el yazması Kur'anlar içerisinde en eski olduğuna inanılmaktadır.
Bakara 22. âyetinde oluğu gibi bu âyette de “ش َ رَف” kelimesiyle Cenab-ı Allah'ın, yeryüzünü tıpkı bir tümsek gibi üzerinde yaşamanın imkânsız olduğu bir alan yapmayıp, düz bir satıh şeklinde yaydığı bildirilmektedir.50 Dolayısıyla bu ayetten yeryüzünün düz olduğu açıkça anlaşılmaktadır.
Dolayısıyla 'Allah' bu adla veya 'esmâ-i hüsnâ' adı verilen 99 isminden biriyle anılmalıdır. Bununla birlikte, dinimizin bildirdiği mutlak kemal sahibi, noksanlardan münezzeh olan yüce Allah'ı 'Tanrı' diye anmak da İslam inancına aykırı olmaz."
100 yıllık Kur'an-ı Kerim'e 226 bin lira.
Kur'ancılar, Kur'an'ın dini kanun ve İslami rehberlik için tek kaynak olduğunu savunur, bununla birlikte hadis ve sünnet gibi dış kaynakları kabul etmezler.
Peygamber (a.s) yazılmasını emrederdi”19 dedi- ğini naklederek, Kur'an'ın bizzat Peygamber zamanında yazıldığını bize haber vermiştir.
Kuranı Kerim'de Allah, Esma'ül Hüsnadaki isimleriyle ayrıntılı olarak tasvir edilir. Örneğin Samet ismi, O'nun kimseye muhtaç olmadığı, herkesin O'na muhtaç olduğu anlamına gelir. O doğmamış ve doğurmamıştır. Ezeli ve ebedi olan Allah'ın bir başlangıcı ve sonu yoktur.
Kur'an-ı Kerim kırk iki vahiy katibi tarafından yazılmıştır.
Sa'd, Medine'de ise Übey ibni Kab'dır. Kur'an ayetleri kağıt, bez, deri parçaları, taş, tuğla, kürek kemikleri üzerine yazılmıştır. Her Ramazan ayında nazil olan vahiy pasajlarını (Kur'an-ı Kerim'i) baştan sona Cebrail (as)'e arz ediyordu.
Ebubekir zamanında Mushaf yazısı, Hz. Osman zamanına göre az gelişmişti. Yazının az gelişmişliği yüzünden bu Mushaf, okuma ayrılıklarına neden olabilirdi. İşte Mervan bu tehlikeyi önlemek için o Mushaf'ı da imha etmiştir.
Rivayetlere göre, Kuran ilk olarak Ebu Bekir tarafından kitap formatında derlenir.
İngiltere'de Birmingham Üniversitesi'nde bulunan elyazmalarının en az 1370 yıllık olduğu yapılan karbon testiyle belirlendi. İngiliz yayın kurumu BBC'nin haberine göre, Kur'an-ı Kerim'e ait sayfalar yaklaşık 100 yıl boyunca üniversite kütüphanesinde fark edilmedi.
Çünkü Kur'an Hz. Peygamber (asm)'in sünnetine uymayı da emretmektedir.
Allahü teâlânın kıdem sıfatı da vardır. Yani evveli yoktur, yaratık, yani mahlûk değildir. Allah'ın yarattığı her şey mahlûk olur. (Allah, evveli olmayan, yani kıdem sıfatlı bir varlık, yani bir ilah yaratabilir mi?) demek tenakuz [çelişki] olur. Yaratılan şey yaratıktır, mahlûktur.
Bizim fikir, algılama ve anlayış seviyemize inen Kur'ân-ı Hakîm'in, âyetlerinde ve beyanlarında yeminli ifâdelere yer vermesi de bizim algıladığımız biçimde anlaşılırlığını, ciddiyetini ve sözlerinde hilâfı olmadığını anlamamızı sağlamak içindir.
Allah, yaptığı yanlışların farkına vararak yanlışlarından tövbe edenleri sever. Allah kötülükten, haksızlıktan sakınanları sever. Allah güzel davranışta bulunanları ve güzel davranışlara öncülük edenleri sever. Allah zorluklara sabredenleri sever.
Allah harflerle konuşur; harfler de mahlûk değildir. Kulun okuyuşu, sesi ve okuma fiili yaratılmıştır; Allah ile kaim değildir. Fakat dinlenilen Kur'an mahlûk değildir, Allah ile kaimdir. Allah'ın kelâmı Cibril vasıtasıyla inzal olunan anlamın hikâyesi değil, ibaresidir.
Allah CC büyüktür, Allah CC yücedir, Allah CC uludur. Allahu Ekber Örnek Anlatımı: Allahu Ekber diyerek hem tekbir getirmiş oluyoruz hem de Allah'ı (CC) zikredip yüceltmiş oluyoruz. Ezanı Şerifte Allahu Ekber sözü ile başlar ve dört defa söylenir, ezan sonuna gelince de iki defa yine Allahu Ekber diyerek bitirilir.
Benzer sorularSıkça sorulan sorular
DuyuruReklam alanı
Popüler SorularSıkça sorulan sorular
© 2009-2024 Usta Yemek Tarifleri