Klorlu su, özellikle yüksek seviyelerde tüketildiğinde, mide rahatsızlığına neden olabilir. Ayrıca, klorlu suyun solunması, öksürük, nefes darlığı, göz ve cilt tahrişi gibi solunum yolları ve deri rahatsızlıklarına neden olabilir.
Eğer çocuğunuz havuz suyu yutmuşsa durumunu takip etmeli ve normal dışı bir vücut tepkisi görmeniz durumunda derhal hekime başvurmalısınız. Bu süreçte tıbbi destek almanız sizin için oldukça önemlidir. Havuz suyunun yutulması, ilk belirtiler olarak ateş ve kusma olarak kendisini gösterir.
Klorlu su, göz ile karaciğerde tahrişe sebep olur. Boğazda daralmaya, akciğerde ödem oluşmasına neden olarak solunum güçlüğüne yol açar. Şiddetli baş ağrıları, bulantı ve kusmaya yol açar. Öksürük, göğüste daralma, kan tükürme, bayılma gibi etkileri olabilir.
Klorla temas ettikten sonra mide bulantısı, kusma, ishal veya karın ağrısı gibi sindirim sistemi sorunları ortaya çıkabilir. Bu belirtiler genellikle klorlu su veya klor içeren gıdalar tüketildiğinde ortaya çıkar.
Havuza girdikten sonra, duş alın. Klor, havuz suyunu temizlemek ve bakterileri öldürmek için kullanılan önemli bir kimyasaldır. Ancak klor, dikkatli kullanılmazsa, sağlık sorunlarına neden olabilir.
İlgili 24 soru bulundu
Uzun süre maruz kalınan klor, kanserojen riski taşır. Klorlu su, göz ile karaciğerde tahrişe sebep olur. Boğazda daralmaya, akciğerde ödem oluşmasına neden olarak solunum güçlüğüne yol açar. Şiddetli baş ağrıları, bulantı ve kusmaya yol açar.
Klorlu su her şeyden önce asidik özelliğe sahip bir su olmaktadır. Vücuda gereğinden fazla alınacak klorlu su bakteri ve mikropların dışında asidik özelliklerinden dolayı da midenizde probleme yol açabilecek bir durum olmaktadır. Bu nedenle kesinlikle zorunda kalınmadığı sürece klorlu su içilmemesi gerekir.
Vücuda fazla gelen klor ise idrar yolu ile vücut dışına atılır. Dolayısıyla da bu test sayesinde aynı zamanda vücudun asit ve baz dengesinde sorun olup olmadığı da erken dönemde teşhis edilebilir.
Hafif içecek ve yiyecekler tüketilmelidir. Kusma aşamasında hafif içeceklerden oluşan bir diyet tercih edin. Çocuğunuza havuç suyu, şeftali suyu, az yoğun bir ayran, pirinç suyu, açık çay veya gazı alınmış şekersiz soda verin. Bu içecekleri az miktarda ve sık aralıklarla içirin.
Bazı çalışmalar, klorlu suyun aşırı tüketiminin veya uzun süreli maruziyetinin, bağırsak florasındaki yararlı bakterilerin öldürülmesine neden olabileceğini göstermiştir. Bu, sindirim sistemi rahatsızlıklarına neden olabilir ve bağırsaklardaki enfeksiyon riskini artırabilir.
İki yaşından küçük çocukların havuza girmesi bu açıdan önerilmemektedir. Küçük çocuklar havuz suyunu bol miktarda yutmakta; burunlarına, kulaklarına kaçmasın diye kendilerini yeterince koruyamamaktadırlar. Dolayısıyla da enfeksiyonlara daha duyarlı hale gelmektedirler.
Klor gazı oldukça zehirli bir maddedir. Solunması veya deri ve gözle teması yoluyla vücuda girer. Zehirlenme belirtileri arasında; gözlerde, burun ve ağızda yanma; göz ve burunda akıntı; öksürük, göğüste ağrı; bulantı, kusma; baş ağrısı, baş dönmesi; pulmoner ödem gibi durumlar gözlenebilir.
Sıvı klorun sudan güneş ışınlarından etkilenerek kaybolma süresi yaklaşık olarak 3-5 saat iken toz klor 7-9 saat arası havuzda etkisini göstermektedir.
Havuzlardan kapılan mide ve bağırsak enfeksiyonlarında görülen semptomlar arasında mide bulantısı, kusma, ishal ve karın ağrısı bulunmaktadır. Sindirim sistemini etkileyerek mide ve bağırsakta parazit oluşumuna sebep olan organizmalar, kirli havuz suyunun yutulması sonucu vücuda girer.
Havuz kloru mide bulantısı ve kusma gibi rahatsızlıkların yaşanmasına neden olur. Havuz kloruna uzun süre maruz kalınması akciğer hastalığı olan kişilerin rahatsızlıklarının artmasına sebep olmaktadır. Ayrıca havuz suyunun yutulması sonucunda sindirim sorunları da yaşanmaktadır.
Kaplıca havuzundan sonra duş alınmaması herhangi bir sorun teşkil etmez aksine mineraller vücutta daha uzun süre kalacağı için termal sudan faydalanma oranı artmaktadır.
Özellikle kusma sırasında kaybedilen suların geri alınması için birçok insan su içebiliyor. Fakat bu yanlış bir bilgidir. Boşalan mideden sonra üzerine su içmek, midenin rahatsızlanmasına ve tekrar midenin bulanmasına neden olacaktır. Kusma işleminden sonra mide bir süre dinlendirilmelidir.
Kusmak başlı başına vücutta yoğun miktarda su kaybına sebep olacağından oda sıcaklığında bol su içmek kaybedilen suyu geri kazandıracaktır. Bol su içmek demişken, birden tüm şişeyi içip bitirmenizi kast etmiyoruz. Midenizi yormadan, yavaş yavaş ve küçük yudumlarda zamana bölebilirsiniz.
Kustuktan hemen sonra su içimi önerilmemektedir. Boş mideye su alımı rahatsızlık hissi yaratabilir. Ancak belirli bir süre ardından az az sık sık su içmeye başlanılması önerilir.
Kloru solursanız mümkün olduğunca kısa sürede temiz havaya çıkın. Klor havadan daha ağır olduğundan mümkün olduğunca yükseğe çıkın. Cildinizde veya gözlerinizde klor varsa bölgeyi en az 15 dakika akan suyla yıkayın. Klor yuttuysanız, kusmaya çalışmayın veya sıvı içmeyin.
Çamaşır suyu ve benzeri deterjanlar: Klor gazı, akciğer sağlığını olumsuz etkileyen bir gazdır. Çamaşır suyunu yoğun kullanmak ve bilhassa tuz ruhu ile karıştırmak akciğer sağlığınıza zarar verebilir. Yoğun çamaşır suyu kullanımı astım ataklarını da tetiklemektedir.
Klor gazı suyla temas ettiğinde hidroklorik asit ve hipoklorik asit oluşturan bir tepkime gerçekleşir. Bu nedenle göz ve akciğerler gibi vücudun nemli bölgelerini tahriş eder, solunum güçlüğüne, boğazda daralmaya ve akciğer ödemine sebep olur.
İlk olarak, klorun zehirleyici özelliğinin bilinmesi gerekir. Gereğinden daha sık atılan klor, insan sağlığını etkiler ve zehirlenmelere neden olur. Bunun yanı sıra, gereğinden daha sık kullanılan klor, suyun berrak olmasını engeller. Suyun beyaz bir yapıya bürünmesini ve bulanık bir hal almasına neden olur.
Havuzlara klor uygulaması manuel yapılacaksa, akşamları verilmeli ve kimyasal atıldıktan sonra havuz en az 4 saat çalıştırılmalıdır. (Atılan kimyasalların suya karışması için)
Klor gazı oldukça zehirli bir gazdır. Mümkün olduğunca cilt ile temasından kaçınılmalıdır. Klor gazı suyla temas ettiğinde ortaya çıkan gaz akciğerler ve göz gibi vücudun nemli bölgelerini tahriş eder. Akciğer ödemine, mide ağrısına ve boğazda daralmaya sebebiyet vererek vücutta birçok tahribata sebep olur.
Benzer sorularSıkça sorulan sorular
DuyuruReklam alanı
Popüler SorularSıkça sorulan sorular
© 2009-2024 Usta Yemek Tarifleri