Karanlık bir ortamda gözler göremeyeceği için aslında gözün sağladığı görevlerin hiçbirini yapamayız. Yürümek, kayıp bir eşyayı aramak, yemek yapmak, kitap okumak ve benzeri birçok eylemi, gözlerimiz görmediği için yapılamayacak eylemler arasında yer alacaktır.
Karanlık nedeniyle: ev işlerinin yapılması, kişisel bakımların gerçekleştirilmesi, yazı yazmak, okumak, iletişim kurmak, etrafı görebilmek, nakış veya dikiş yapmak, bir şeyler tüketebilmek, yürüyebilmek pek mümkün değildir. Özellikle hareket halinin kısıtlandığı anlaşılmaktadır.
Düzenli ve yeterli bir melatonin salınımı için, karanlık ortamda uyumak gerekmektedir. Eğer kullanılıyorsa gece lambaları solgun kırmızı ışık vermelidir. Televizyon karşısında uyuklama yapılırsa, televizyon kapatılmalıdır.
Dorak'a göre vücudumuz hücre yenileyici, bağışıklık sistemi düzenleyici melatonin hormonunu gece karanlığında salgılıyor. "Karanlıkta uzun ve düzenli uyku'' bu salgıyı arttırıyor ve kansere karşı bağışıklığı güçlendiriyor.
İnsanların fazla uyku konusunda şikayetçi olduğunu ise pek sık duymayız. Ancak, son 10 yılda yürütülen araştırmalar, altı saattan az veya sekizden daha fazla uyuyan yetişkinlerin, altı ila sekiz saat uyuyanlara nazaran, daha erken ölme riski altında olduğunu göstermekte.
İlgili 22 soru bulundu
Uzmanlara göre yetişkinler günde en az 7, en fazla 9 saat uyumalı. Ancak 7-9 saat uyku yetmiyorsa ve kendinizi uykulu hissediyorsanız 10 saat üzerinde uyuyorsanız, "hipersomni" olabilirsiniz.
İkindi vakti, ticari hayatın yoğun geçtiği, günlük mahsulatın kaldırıldığı, dar ama çok verimli bir zaman dilimidir. Bu zaman dilimini uyku ile geçirmek maddî açıdan tam bir ziyan ve kayıptır. Böyle bir zaman diliminde uyumak, dini açıdan uygun görülmemiştir.
Sadece bir gece uykusuz kalındığında konsantrasyon büyük ölçüde azalır ve istediğimiz şeye odaklanmada büyük zorluk çekeriz. Sürekli olarak yetersiz uyku ile ayakta kalmaya çalıştığımızda, beynin konuşmayı, hafızayı, planlamayı ve zaman algısını kontrol eden bölümü ciddi bir şekilde sekteye uğrar ve kendini “kapatır”.
Kalp problemlerine neden olabilir. Melatonin yalnızca vücut ısınızı düşürmekle kalmaz, aynı zamanda kan basıncını da düşürür. Gece yapay ışığa maruz kalırsanız melatonin üretiminiz de olumsuz etkilenir. Sonuç olarak kan basıncınız yükselir ve bu dalgalanmalar kalp hastalığı ve felç riskini arttırabilir.
Gece ışığa maruz kalırsanız melatonin üretiminiz baskılanır ve kan basıncınız yükselir. Bu dalgalanmalar, kalp hastalığı ve felç riskini artırabilir. Geceleri maruz kalınan yapay ışık metabolizmanın yavaşlamasına neden olabilir.
Hem gece hem de gündüz görebiliriz. Ancak bunun için mutlaka ışığa ihtiyacımız vardır.
Karanlıkta, iris daha geniş açılır ve gözbebeğini (pupil) büyütür. Bu genişleme göze daha fazla ışık girmesini sağlar, böylece retinaya daha fazla ışık ulaşır. 2. Erişim tarihi: Ekim 2021. Gözün arkasındaki ışığa duyarlı doku olan retina, iki tür fotoreseptör hücreyle kaplıdır: çubuk (rod) hücreleri ve koni hücreleri.
Karanlık, beyinde melatonin salgılanmasını sağlar ve bu hormon önemli bir uyku hormonudur. Bebeğinizin günlerini aydınlık ve gecelerini karanlık tutun, böylece uyku zamanı geldiğinde çabucak anlar. Gün boyunca, evin bol miktarda ışık aldığından emin olun veya dışarıya çıkarın.
Işık açık uyuma alışkanlığı, birçok insanda sıklıkla görülüyor. Fakat bu alışkanlık, beklenmeyen etkilerle ilişkili olabilir. Son yapılan araştırmalara göre kalp hastalığı ve diyabet riskinin yüksek olması ile karşılaşılıyor.
Fırat, loş aydınlatma denilen düşük dalga boyu ve gücü olan sarı ışığın, uykunun gelmesine yardımcı olacağını söyledi. Sağlıklı uykunun pek çok bileşeni olduğunun altını çizen Fırat, yatılan ortamın ışı düzeyinin de bunlardan biri olduğunu ifade etti.
Cep telefonları, bilgisayarlar ve televizyonlar mavi ışık yaymaktadırlar. Mavi ışık zindelik hissine yol açar ve uykunuzu kaçırır.
Göz Bebeği Büyüyor!
Örneğin aydınlık bir ortamda ışık çok fazla olduğundan göz bebeği küçülür. Bu sayede göze çok fazla ışık girmesi engellenir. Karanlık bir ortamda ise ışık miktarı az olduğu için göz bebeği büyür.
Yani ışık olmayan bir yerde görmek imkânsızdır. Aslında karanlıkta görebilen bir canlının da hiç foton olmayan bir yerde görmesi imkansız. Fakat yine de böyle bir canlı olsaydı görme olayını yani fotonların gözümüze ulaşması olayını yapamazdı. Çünkü orada fotonlar bulunmuyor.
İnsanlar (ve birçok hayvan), bir miktar yıldız ışığı (veya ay ışığı) ile "karanlıkta" görebilirler. Bu ışık kondisyonuna gözlerinizin adapte olması için 10-30 dakika geçmesi yeterlidir. Gözleriniz bu şekilde adapte olduğunda çevrenizi yalnızca siyah ve beyaz tonlarında görürsünüz.
Görme duyu organımız olan gözün, görevini yerine getirebilmesi için ışığa ihtiyaç vardır. Karanlık ortamlarda görme olayı gerçekleşmez. Görme olayının gerçekleşmesi için ortamdaki ışığın çevremizdeki nesnelerden yansıyıp gözümüze ulaşması gerekmektedir.
Cevap. az ışık alan ortama ise loş ortam denir .
Dünyamızın en büyük ışık kaynağı güneştir. Gündüzleri güneş sayesinde etrafımız aydınlanır ve her yeri görme şansı elde ederiz. Ancak hem gündüz hem de gece görebilmemiz için ışık kaynakları ikiye ayrılır.
Sağlıklı ve kaliteli uykunun sağladığı dinlenme ile melatoninden maksimum yararlanmak için zamanlı ve uygun ortamda, her türlü ışıktan uzak, mümkün olduğunca karanlıkta uyumak çok yararlı olmaktadır" diye konuştu.
Işık az olan ortamda gözler görmeye daha çok zorlandığı için daha çabuk yorulur, ama göze zarar vermez. Karanlıkta göz bebeği büyür ve netleştirme zorlaşır. Gündüz aydınlığı okumak için optimaldir.
Benzer sorularSıkça sorulan sorular
DuyuruReklam alanı
Popüler SorularSıkça sorulan sorular
© 2009-2024 Usta Yemek Tarifleri