Ancak, Pamuk'un Kara Kitap'la bir bakıma öncülük ettiği postmodern sanat ve edebiyat anlayışı Türk aydınının ve okurunun entelektüel bilincinde berraklaştıkça onun ideolojik işlevi ve estetik karakteri de belirginleşmeye, netleşmeye başladı.
Orhan Pamuk'un dördüncü kitabı olan ve 1985-1990 yıllarında yazma sürecini bitirdiği eseri Kara Kitap, Dünya edebiyatının postmodernizm anlamında en değerli eserlerinden biridir.
Orhan Pamuk'un 1990 yılında yayımladığı ve Türk edebiyatı için artık bir modern klasik de- nebilecek romanı Kara Kitap da, yarattığı karakterlerle bu çerçevedeki ro- manlar arasında yerini almış görünmektedir. seksenli ve doksanlı yıllara denk düşer.
Hafızanın ayak seslerinin tüm anlatı boyunca varlığını sürdürdüğü Orhan Pamuk'un Kara Kitap adlı romanı da gelenek-modernizm buluşmasında varlık bulan postmodern bir yeni'den yazma/ yeni'den yaratma çabasının sonucudur.
Modernist roman, 19. yüzyıl edebiyatı, gerçekçi bir anlayışa ve nesnel bir dünyaya dayanan bir roman türüdür.
İlgili 18 soru bulundu
Modernist anlayışın/bakış açısının hâkim olduğu hikâyelerinde bilinç akışı, iç monolog, iç diyalog, montaj, geriye dönüş yazarın en çok tercih ettiği anlatım teknikleridir.
Kara Kitap adlı roman bünyesinde hem modern hem geleneksel anlatım biçimini barındırıyor. Orhan Pamuk'un kitabıyla ilgili verdiği röportajlarda da belirttiği üzere eser, Türk divan edebiyatı şairi Şeyh Gâlib'in ünlü eseri Hüsn ü Aşk'ın günümüzdeki bir uyarlaması niteliğinde.
Kar, Almanya'dan Kars'a doğru yola çıkan sürgün bir köşe yazarı ve şairin yaşadıklarını ele alıyor. Kitap, başkahramanı olan Kerim Alakuşoğlu'nun Erzurum'dan Kars'a yaptığı otobüs yolculuğu ile başlıyor. Yolda karın yağışını izleyen başkahraman, çocukluk günlerini hatırlayarak kar ile masumiyeti özdeşleştiriyor.
Nobel Ödülüne sahip tek Türk yazar olan Pamuk'un Kırmızı Saçlı Kadın eseri de diğer romanları gibi tarihi motiflerle ve merak unsurları ile dolu bir roman. Romandaki kahramanımız Cem'in, eczacı babası siyasi nedenlerden dolayı bir gün ortadan kayboluyor.
Orhan Pamuk Kar kitabı "KA" karakteri :) - 1000Kitap. 460 syf. Yazarın; “ilk ve son siyasi romanım” dediği “Kar“ ile geldim Kerim Alakuşoğlu; kendine seçtiğin isim ile Ka, kitabın ana karakteri.
Romanın konusu
Işıkçı Ailesi ile birlikte, bu aile etrafında Türkiye Cumhuriyeti'nin kuruluşu, dönemin kültürel özellikleri, toplumun orta ve üst gelir sınıflarının dünya görüşleri, yaşam biçimleri, ev hâlleri, tüketim alışkanlıkları da hikâyenin öğeleri arasındadır.
Kaynaksız içerik itiraz konusu olabilir ve kaldırılabilir. Belli bir tarihsel süreçte edebiyatı, tür ve yazarın milliyeti bakımından herhangi bir ayrım olmadan şekilsel ve içerik olarak etkileyen belli üslup, duygu ve düşünce dizisine edebiyat akımı veya edebi akım denir.
TDK 1968 Roman Ödülü'nü alan eser, Osmanlının aşiretten devlet haline gelişini konu edinmiştir. Realist bir bakış açısıyla yazılmış olan eserde, Ertuğrul Gazi'nin yaşlılık ve ölüm günleri, Osman Gazi'nin bey oluşu ve Orhan Bey'in çocukluktan gençliğe geçiş dönemleri ele alınmıştır.
Realist romana örnek Stendhal'in Kızıl ve Kara romanı verilebilir.
Postmodern yapısının yanı sıra polisiye ve aşk odaklı bir hikâyeyi de bünyesinde barındıran Benim Adım Kırmızı daha çok Pamuk'un güncel sorunları tarihî bir perspektife oturtarak anlattığı ve yine bir geçiş dönemi eseri olan Beyaz Kale'ye benzer.
Postmodernist edebiyatın iki önemli temsilcisi Orhan Pamuk ve Umberto Eco bugüne kadar yazdıkları romanlarla pek çok çalışmaya konu olmuş iki yazar olmakla birlikte, yazma deneyimlerini paylaşmaları açısından da meraklı okurlar ve araştırmacılar için ilgi çekici bir içeriğe sahiptirler.
Nobel Edebiyat Ödülleri'ni belirleyen İsveç Akademisi son romanında Atatürk'e hakaret ettiği gerekçesiyle soruşturma geçiren Nobel ödüllü yazar Orhan Pamuk'un davasını yakından takip ettiklerini açıkladı.
Roman, genellikle düzyazı biçiminde yazılan, kurgusal, görece uzun, insanın (ya da insan özellikleri atfedilen varlıkların) deneyimlerini bir olay örgüsü içinde aktaran ve genellikle kitap halinde basılan bir edebî tür.
Yazar romanında İstanbul'un küçük bir kasabasında cep harçlığını çıkarmak için bir kuyu kazıcısının yanında çırak olarak çalışan 16 yaşındaki Cem'i anlatıyor. Cem, ustasını yeni yeni tanımaya başlamışken aynı zamanda kızıl saçlı bir kadından etkileniyor.
Orhan Pamuk Beyaz Kale'de, Doğu ile Batı arasındaki benzerliklere ve farklılıklara bakarken, milli ve bireysel kimliklerimizin gerisinde yatan yapaylığı ortaya çıkartarak, iki kültürün ortak paydasını vurguluyor.
- Modernizm, geleneksel olanı yeni olana tabi kılma tavrı, yerleşik ve alışılmış olanı yeni ortaya çıkana uydurma eğilimi olarak tanımlanabilir. - Modernizmle birlikte özellikle gerçeklerin göründükleri gibi olmadığı, yerleşik kurallara ve toplumun bayağılığına aykırılık ağırlık kazanmıştır.
Bu özellikleriyle ön plana çıkan modernist roman Batı edebiyatında 20. yüzyılın başlarında görülmeye başlar. Bu romanın başlıca temsilcileri James Joyce, Virginia Woolf, Marcel Proust, William Faulkner, Franz Kafka gibi yazarlardır. Türk romanına bakıldığında ise 1940'lardan itibaren modernist etkiden bahsedilebilir.
Batı romanında 20. yüzyılın başlarında görülen modernist roman anlayışı Türk romanında gecikmeli olarak 1940'lı ve 1950'li yıllarda görülmektedir.
Benzer sorularSıkça sorulan sorular
DuyuruReklam alanı
Popüler SorularSıkça sorulan sorular
© 2009-2024 Usta Yemek Tarifleri