İzzet-i ilmiye; ilmin haysiyeti, onuru, değeri, şerefi ve saygınlığı anlamlarına geliyor. Mesela, bir alimin devlet kapısında el pençe bir vaziyet alması ilmin haysiyeti ile bağdaşmaz.
Şayet alim birisi bir günahı serbest yapsa, avam insanlar günahı işleyene değil ilme küser, en azında ilimden darılır. Bu sebeple ilmi üstünde taşıyan alimler, ilmin izzet ve değerini takva ile korumakla yükümlüdürler. Sorudaki ifadeler de bu manaya işaret ediliyor.
İzzet-i İlahi: Allah'ın sonsuz azamet ve kibriyasını ifade eden bir kelimedir. Büyüklük ve kibirde Allah tek ve yektadır.
- Kişinin kendine gösterdiği değer.
Kişinin kendine duyduğu saygı olan izzet ve kişinin öz varlığı anlamındaki nefis birleşerek izzetinefis kavramını ortaya çıkarmıştır.
İZZETİNEFİS KELİMESİNİN ANLAMI
Öz saygı ve kişinin kendine verdiği değer anlamına gelir.
İlgili 16 soru bulundu
1- Nefs-i Emmare. 2- Nefs-i Levvame. 3- Nefs-i Mülhime.
Nefs-i mutmainne, hiçbir şüphesi kalmamış ve tamamen tatmin olan nefis mertebesi olarak bilinmektedir.
Yenilgiye uğramayı ve aşağılanmayı önleyen güçlü ve saygın konum anlamında bir Kur'an tabiri.
'Allah'ı bırakıp başkasıyla izzet arayanı Allah zelil eder' (Ahmed). Ya da, 'Allah'tan başkası yanında aranan her izzet aslında zillettir'. İzzet, zilletin zıddıdır; galip, yenilmez, güçlü ve onurlu olma demektir. Zelil olan aziz olamaz.
Sözlükte "güçlü ve üstün olmak, galip gelmek, saygın olmak" gibi mânalara gelen izz kökünden isim olan izzet bu anlamları yanında bir kimsenin başkaları karşısında bedensel, psikolojik, ekonomik, sosyal statü vb. yönlerden güçlü, etkin ve saygın olması, baskı altına alınamaz bir konumda bulunması durumunu da ifade eder ...
Sözlükte “güçlü ve üstün olmak, galip gelmek, saygın olmak” gibi mânalara gelen izz kökünden isim olan izzet bu anlamları yanında bir kimsenin başkaları karşısında bedensel, psikolojik, ekonomik, sosyal statü vb. yönlerden güçlü, etkin ve saygın olması, baskı altına alınamaz bir konumda bulunması durumunu da ifade eder ...
İZZETİNEFİS KELİMESİNİN ANLAMI
Öz saygı ve kişinin kendine verdiği değer anlamına gelir. Bu kelime genellikle izzeti nefis, izzetinefs şeklinde yanlış yazılmaktadır. Doğru kullanımı izzetinefis şeklinde olmalıdır.
İnsanın insanlık, şeref ve haysiyetini koruması. İzzet kelimesi kuvvet, üstünlük, şeref ve galibiyet anlamlarını dile getirdiği gibi, insanı zillete düşmekten alıkoyan iyi nitelikler anlamına da gelir. İzzet'in zıddı zillettir.
Sözlükte “zayıf, âciz ve itibarsız olmak, aşağılanmak, yenik düşüp boyun eğmek” anlamındaki züll kökünden türeyen zillet bir kimsenin başkaları karşısında bedensel, psikolojik, ekonomik, sosyal statü vb. yönlerden zayıflığını ve etkisizliğini ifade eder. “Güç, üstünlük, saygınlık” mânasındaki izzetin karşıtıdır.
Türk Dil Kurumu birçok kelimenin anlamlarına detaylarıyla yer verir. TDK'ya göre izzet kelimesinin ilk anlamı değer ve kıymettir. Diğer anlamı ise, ulu, lider ve yüce olma durumlarıdır. Buna göre aslında bir isim olmasından dolayı, başkalarının karşısında ulu ve değerli olan kişi olarak kullanılabilir.
Zelil; hor, hakir, alçak, rezil demektir. (Kullara dayanarak izzet kazanmaya çalışanı Allah zelil eder.) [Hâkim] (İnsanları, dinin emrine aykırı olarak memnun ederek, şeref kazanmak isteyen rezil perişan olur.) (Hak için zelillik, bâtıl için azizlikten iyidir.
dergah-ı izzet / dergâh-ı izzet
İzzet sahibi Allah'ın yüce kapısı.
'Allah'ı bırakıp başkasıyla izzet arayanı Allah zelil eder' (Ahmed). Ya da, 'Allah'tan başkası yanında aranan her izzet aslında zillettir'. İzzet, zilletin zıddıdır; galip, yenilmez, güçlü ve onurlu olma demektir. Zelil olan aziz olamaz.
Sözlükte "güçlü ve üstün olmak, galip gelmek, saygın olmak" gibi mânalara gelen izz kökünden isim olan izzet bu anlamları yanında bir kimsenin başkaları karşısında bedensel, psikolojik, ekonomik, sosyal statü vb. yönlerden güçlü, etkin ve saygın olması, baskı altına alınamaz bir konumda bulunması durumunu da ifade eder ...
Arapça ˁzz kökünden gelen ˁizza(t) عزّة “kudret, güç, değer, ağırlık, saygınlık” sözcüğünden alıntıdır. Bu sözcük Arapça ˁazza عَزَّ “yüceldi, güçlendi” fiilinin fiˁla(t) vezninde masdarıdır.
İzzet-i ikram, Türk Dil Kurumu sözlüklerine göre ağırlama anlamına gelmektedir. Ağırlama, konaklama izzet-i ikram anlamına gelmektedir. Kapıyı bir misafir çaldığında kapıyı açmak ve misafire en iyi şekilde davranmak Osman'la da takdir edilen davranışlar arasında yer alıyordu.
cenab-ı rabbü'l-izzet / cenâb-ı rabbü'l-izzet. Herbir varlığa ihtiyaçlarını veren ve onları terbiye edip idaresi ve egemenliği altında bulunduran; her şeye gâlip gelen Allah.
TDK'ya göre metanet kelimesinin iki farklı anlamı vardır. İlk anlamı: Metin olmak, insan psikolojisini olumsuz etkileyen durumlarda bile güçlü kalmayı başarmak. İkinci anlamı: Başını öne eğmemek, vakur olmak.
izzet-i celal / izzet-i celâl / عِزَّتِ جَلَالْ
Haşmet ve büyüklüğün şerefi, değerinin yüceliği.
Arapça sözcük Arapça ˁazza عزّ "güçlendi, değer gördü" fiilinin masdarıdır.
Benzer sorularSıkça sorulan sorular
DuyuruReklam alanı
Popüler SorularSıkça sorulan sorular
© 2009-2024 Usta Yemek Tarifleri