Eylem. [2] beğenip seçmemek.
Gözü kesmek DEYİMİ AÇIKLAMASI
Bir işi yapabilme konusunda başkalarına ve kendisine güvenmek. “Onca işi yapmaya gözün kesiyor mu?”
Göz gözü görmemek DEYİMİ AÇIKLAMASI
Dumandan, karanlıktan ya da yoğun tozdan hiçbir şey görülmez olmak.“Sokağa çıkmıştık, ancak sisten göz gözü görmüyordu.”
iyi insan olmadığı bakışından belli oluyor anlamında kullanılan bir söz.
Deyim. [1] “Onu görmek istemiyorum.”, “Görmeye dayanamıyorum.”, “Defol” anlamlarında bir söz.
İlgili 44 soru bulundu
[1] Aşırı istek ya da öfkeden saldıracak duruma gelmek. [2] Hastalıktan gözün renkli bölümü göz kapaklarının altında kalarak görünmemek.
Gözü üzerinde olmak DEYİMİ AÇIKLAMASI
Bir şeye, bir kimseye sık sık bakarak ne durumda olduğunu kontrol etmek, dolayısıyla kötü bir sonuca meydan vermemeye çalışmak. “Gözünüz üzerinde olsun, devamlı izleyin onu.”
f. göz. ayn. dide.
Hastalar tek ya da iki göz ile çift görme yaşayabilir. Binoküler (iki göz ile) diplopi her iki göz açıkken hastanın çift gördüğü durumdur. Genelde; normal şartlarda paralel olması gereken görme aksanlarında meydana gelen hasarlar neticesinde oluşur ve kişi tek gözle rahat görebilirken iki göz açık iken çift görür.
Her şeyi gören göz, Tanrı'nın herkesi gözlemesinin ve korumasının bir sembolüdür. Her şeyi gören göz genellikle çevresinden ışınlar yayılan bir daireyle çevrelenmiş tek bir insan gözü olarak resmedilir.
Peygamber'e Rabb'inden indirilenin hak olduğunu bilen görendir, ama bunu bilmeyen de kördür. Demek ki hakikat bilgisine ulaşan gönül gözüne sahip, bu bilgiyi bilmeyen veya reddeden de gönül gözü kör olandır. Ayet, akıl sahiplerinin düşünüp öğüt alacağı ifadesiyle bitmektedir.
Gözden kaybolmak deyimi, bir şeyin gözden uzaklaşması ve nereye gittiğinin belli olmaması anlamlarına gelmektedir. Ortadan çekilmek ve gözden uzaklaşmak olarak da bilindiğini söylemek mümkündür.
Ku alçĭrat' (Göz kamaştırıyor) “çok renkli ya da çok çeşitli bir manzara karşısında nereye bakacağını şaşırmak” deyimi de Türkiye Türkçesinde “göz kamaştırmak” şeklinde kullanılmaktadır.
Eylem. [2] beğenip seçmemek.
Göz dikmek deyimi bir şeyi ele geçirmek isteğini dile getirmeye yarar. Ayrıca bu deyim genellikle karşı tarafa söylenir. Yani bir kişi yaptığı gözleme göre karşıdaki kişinin göz diktiğinden bahsedebilir.
Deyimler cümle içerisinde kullanıldığı gibi günlük hayatta da oldukça tercih edilir. Göz dikmek deyimi de Türkçede yaygın olan deyimlerden birisi olarak öne çıkar. Bu deyimin anlamı ile ilgili bilgi sahibi olmak önemlidir; çünkü anlamını bilmeden doğru bir kullanım yapmak mümkün değildir.
Üçüncü göz (veya diğer adıyla akıl gözü veya iç göz), genellikle alında yer alan ve olağan görüşün ötesinde bir algı sağlayan görünmez bir göz konseptidir.
Ela göz: Kehribar ile yeşil veya mavi ile yeşil ya da mavi ile kehribar çaprazlamalarından doğan melezdir. İrisin merkezine doğru renk yeşile veya kehribara döner, dışı mavi veya yeşil olabilir. Ayrıca her çeşit ela gözde mavi ve yeşil gibi az pigment barındırır.
Presbiyopi, gözdeki merceğin uyum özelliğini ve odaklama yeteneğinin gerilemesi, yani, gözdeki lensin esnekliğini kaybetmesi sonucunda oluşan yaşlanmayla birlikte görülmeye başlanan ve yaş ilerledikçe de ciddiyet seviyesi belli bir dereceye kadar artabilen yakını görme bozukluğudur.
Çeşm kelimesi Osmanlıca olarak bilinen ve göz anlamına gelen bir kelimedir.
Göz bebeği deyimi de Türkçede yaygın olarak kullanılan deyimlerden birisi durumundadır.
Göz kapağının belli bir süre boyunca istemsiz olarak hareket etmesine göz seyirmesi adı verilmektedir. Tıptaki adı blefarospazm olan göz seyirmesi, halk arasında ise göz atması olarak bilinir. Bu durumun nedenleri; uykusuzluktan, magnezyum eksikliğine kadar pek çok etkenden kaynaklanıyor olabilir.
Tok gözlü DEYİMİ AÇIKLAMASI
Mala, paraya, yiyeceğe düşkün olmayan; cömert.
Kaş göz etmek deyimi de Türkçede yaygın olarak kullanılan deyimlerden birisi durumundadır.
Çok sevilen, önem verilen (kimse vb.)
Benzer sorularSıkça sorulan sorular
DuyuruReklam alanı
Popüler SorularSıkça sorulan sorular
© 2009-2024 Usta Yemek Tarifleri