Şeker çok uzaklardan; okyanus kıyılarından önce gemilerle, sonra kervanlarla Erzurum çarşılarına gelene kadar çok pahalılaşmış olacağı için son derece kıt ve kıymetliydi. Kıtlama usulü, aynı zamanda şekeri ekonomik kullanmak demektir. Şeker ne kadar küçük ısırılır ve az şekerle ne kadar çok çay içilirse o kadar iyidir.
Kıtlama Şekeri: Erzurum'da Çay Keyfinin Gözdesi
Keyifli anların ve molaların eşlikçisi olan çay, kimi insanlar tarafından şekerli içilir.
Erzurum'da çay genelde , açık içilir (Çok fazla demlenirse çayın acıyacağı düşünülür. Ayrıca çok içebilmek için de renginin açık olması gerekir.) Çay, her bardakla içilmez (İlle de ince belli cam bardak, tercihen beline altın yaldızlı şerit çekilmiş "helli bardak" olması gerekir.)
KITLAMA – KIRTLAMA
sıf. ve zf. (ses taklidi kırt'tan kırt+lama, “r” düşmesiyle kıtlama) Çayı içine şeker atmadan, kesme şekeri dişle küçük küçük kırıp ağzı tatlandırmak sûretiyle (içme usûlü): “Kıtlama çay.” “Çayı kıtlama içerim.”
Erzurum'da halkın ortak noktası olan ve sudan çok tüketilen çay, kıtlama şekerle içiliyor.
İlgili 43 soru bulundu
Önce hemen belirtmeliyim ki sadece Erzurumlular değil; Erzincanlılar, Bayburtlular, Vanlılar, Muşlular, Bingöl, Kars ve Ağrılıların da özellikle ovalarında oturanlar çayı kıtlama içerler.
Çay ne şekersiz ne de şekerli, çay kıtlama içilir. Tabi limonu da ihmal edilmez" dedi. Erzurum'da genelde şekerli çay içilmediğini beirten Yücel Öztürk, "Erzurum'un öz çocukları kıtlama çay içmeyi bilir, dışarıdan gelenler pek bilmez. Biz şekeri bardağın içine atıp tatlı çay içmeyiz.
en çok sevdiğim ise sevilen insana hitaben kullanılan efendim manasına gelen ama alıp sizi yüreğine soktuğunu hissettiren "can" kelimesidir. örneğin; +anneeeeeeeeee +caan yavrum +canın yerem senin caanım benim.
ozellikle erzurum'luların uyguladığı bir çay tatlandırma yöntemi. kesmeşeker ağıza atılır, dil üzerinde tutulur, çay o şekilde içilir. erzurum kökenli bir içiş şekli.
Bir süre Erzurum'da kalan Evliya Çelebi: Erzurumlular, genelde sağlam vücutlu, sıhhatine düşkün, orta boylu, zinde, yaşlı ve genç insanları ile hepsi yiğit ve gürbüz kimselerdir. Çok kuvvetli bünyeye sahiptirler.
Ziraat Mühendisi Osman Baykal, çaydaki boya maddesinin basit bir deneyle ortaya çıkarılacağını belirterek, "Bir bardak soğuk suya bir tutam kuru çay koyuyoruz. Kaliteli çayın hemen suya renk vermemesi gerekiyor. Eğer kuru çay suya temas ettiğinde anında renk vermeye başlıyorsa. Bu çayda boya vardır" dedi.
Kıtlama usulü, şekerden bir parça ağza alınarak ve üstüne çay içilerek olmaktadır. Şeker, çayı içtikçe ağızda yavaş yavaş erir. Bu sebeple Erzurum'da kahvehanelerde çayla birlikte şeker kaşığı gelmez.
barutu çinlilerin bulmasına rağmen ilk kez türkler kullandığına göre, çaya şekeri ilk atanlar da romenlerdir diye cevaplanabilecek sorudur.
Kartol kelimesi Erzurum ve Bayburt'ta patates kelimesi yerine kullanılan bir kelimedir.
Cırılmah - Cırılmak: Aşırı yüksek bir sesle bağırmak ya da ağlamak, ağlamanın giderek son haline gelmesi.
Bu sesten dolayı halk arasında kıtlama şekeri olarak bilinir. Bilinen başka adı Erzurum şekeridir. Kıtlama, şekerleme geleneğinden gelen bir alışkanlık olarak biliniyor. Çok eski tarz İran'da çay, hurma ve kuru üzümle içilirmiş.
Kocalar kadınlara göre daha çok kelime kullanıyorlar ve eşlerini şöyle çağırır; Alem, avrat, bayan, beynamaz, birtanem, canım, ceylanım, cicim, ciğerim, çocuklarımın anası, densiz, dilbaz, dilber, evün direği, evümün güli, felek, gezegen, gız gari, gönlümün tahtı, güzel, gözüm, gözümün çırası, gözümün nuru, gülüm, ...
Dadaş , Erzurum yöresinde yerleşik veya menşe-i olarak bu yörenin insanını ya da özellikle bu yöreye ait bir folklör oyunu olan Erzurum barlarını oynayan oyunculardan her birini ifade eder. Bu sebeple dadaş ifadesi üzerinde fikir beyan edenler, bunu Erzurum ve bar sözcükleriyle ilişkilendirirler.
Sadece erzurumun horasan köyü kürttür. Erzurumlulular yani dadaş olanlar türktür. Ve dadaş demek gerçek türk demek. Hiç bozulmamış karışmamış eski türk soylarına dayanır.
Hoca Ahmet Yesevi çayı sıcak sıcak içince terler ve yorgunluğu gider. Sonra 'Bu şifalı bir şey imiş, hastalarınıza bundan içirin ki şifa bulsunlar. Allah kıyamete kadar buna revaç versin' diye dua etmiştir. İşte çay bundan sonra bütün Türkler arasında kullanılmaya başlamış ve şifa verici bir içecek olmuştur.
Çayı şekersiz içmek zararlı mı? Çayın içerisindeki antioksidan vücudu güçlendirir. Böylece şekersiz tüketilen çay kanser hücrelerinin adeta yok eder. Kemik ve diş sağlığı için etkili olan siyah çayın tam faydasını elde etmek için şekersiz tüketilmelidir.
Yunanistan'da hem siyah hem de bitki çayı oldukça yaygın. Hatta evlerde kendi harmanlarını yapan anneanneler de mevcut.
Çay, demir emilimini azaltıyor
Yemeklerde hemen sonra içilen çay da besinden alınan demirin emilimini azaltır. Çay, kahve ve kakao içerisinde bulunan bazı maddeler, demir emilimini yarı yarıya azaltır. Bu nedenle yemeklerin hemen üzerine içilen çay ve kahveden vazgeçmemiz gerekir.
Mide rahatsızlığı
Çay kafein içermektedir. Kafein midenize ulaştığında, midede çeşitli asidik maddeler üretmesine neden olur. asidik maddeler vücudun absorbe edeceğinden fazla olduğu zaman mide huzursuz ve rahatsız hissedilir. Ülser, gastrit ya da mide kanseri gibi hastalığa sahipseniz çaydan uzak durmalısınız.
2737 yılına, Çin İmparatorluğu'na kadar dayanır. Efsaneye göre Çin'in ilk imparatorlarından Shen Yung , çay bitkisinin tesadüfen sıcak suya düşmesine şahit olur. İmparator, işte bu keşifle birlikte çayın büyüsüne kapılır ve yine efsaneye göre yedi yıl boyunca o bölgede kalarak sürekli çay içer.
Benzer sorularSıkça sorulan sorular
DuyuruReklam alanı
Popüler SorularSıkça sorulan sorular
© 2009-2024 Usta Yemek Tarifleri