Doğumdan Sonraki İlk 40 Gün Neden Önemlidir? Lohusalık dönemi, bebeğin ve annenin birçok değişimle mücadele ettiği, hastalıklara karşı savunmasız kaldığı, bu sebeple özen gösterilmesi gereken bir dönemdir. Bu dönemde ortaya çıkan hastalıklar hem anne hem bebek açısından daha ağır yaşanabilir.
Bu süreç hastalığın nekahat dönemine benzer. Lohusalık dönemi içerisindeki bir kadına en az yeni doğan bebek kadar özen göstermek gerekir. Bu dönemde ortaya çıkan hastalıklar hayatı tehdit eder boyutta olabilir. Bunun için halk arasında “lohusanın mezarı 40 gün açık kalır” sözü kullanılır.
Bu durumda cinsel ilişki yaşanması önerilmez. Lohusalık döneminde ruhsal ve fizyolojik değişimlerin normale dönmesi için belirli bir süre beklenir. Bu dönemde hormon değişiklikleri ve emzirmeye yönelik hormonlar cinsel uyarılmada ve istekte azalmaya yol açar. Sonrasında ise vajinal ıslanmada sorunlar yaşanabilir.
Bebeğin dünyaya gelişi ile yeni ortamına alışması ve adapte olması için yaklaşık 40 gün süre gerekir. Bu süre boyunca da hijyenik bir ortamda bakımına devam edilir. Bu gelenek ile bebeğin artık dış dünyayla tanışabileceği ve ilk deneyimi kutlanmış olur.
Bu süre sezaryen de olsa, normal doğum da olsa yine 6 haftadır. Doğumdan sonra ilk 6 hafta, cinsel ilişkinin yasak olmasının sebebi ise doğumdan sonra genital organların kendini tamamen toparlaması, kanamaların son bulması, epizyotomi veya doğumda bir yırtık oluşmuşsa bunların iyileşmesi içindir.
İlgili 40 soru bulundu
Anneler emzirmeyi kısmi olarak bırakırlarsa da adet kanaması yaşayabilirler. Kısmi emziren ya da biberonla da besleme yapan anneler doğumdan 4-6 hafta sonra adet görebilir.
Beyaz sıvı ile beraber bitti kabul ederiz. Gusletmeden önce normal duruma geçilmiş kabul etmeyiz. Bittikten sonra gusül ile normale geçilir. Hanefî ve Hanbelilere göre, bu sürenin azami miktarı, kırk gündür.
Bebeğin doğumunun kırkıncı gününe dair dinen yapılması gereken herhangi bir işlem bulunmamaktadır. Kırk gün boyunca bebeğin ve annenin evden dışarı çıkmaması, bebeğin kırkının çıkarılması gibi uygulama ve inanışların dinî bir dayanağı yoktur.
Doğum yapan kadınlarda, doğumdan sonraki 40 günlük dönemde ruhsal dalgalanmalar, fiziksel, duygusal ve davranışsal değişiklikler gözlenebilir. Doğum sonrası yaşanan bu değişimler normaldir ve tedavisiz iki hafta içinde düzelmesi beklenir.
Anne ve bebeğin birbirini tanımaya çalıştığı ve baş başa geçirdikleri kırk günün ardından anne ve bebeğin yıkanmasından sonra dışarıya çıkıp gezmeleri ve sosyalleşmelerini sağlayan bir gelenektir. Dini bir adet olmamasıyla birlikte halen günümüz anneleri tarafından sıkça uygulanan bir etkinliktir.
Doğumdan yaklaşık 6 hafta sonra, bu dokular kendini toplar ve cinsel yaşam başlayabilir. Sezaryen ile doğumda ise vagen dokusunda herhangi bir hasar oluşmadığından, lohusalık kanamasının aktifliğini yitirdiği 3. haftadan sonra, cinsel birleşme çiftlerin isteğine bağlı olarak sakıncasızdır.
Lohusalık süresinin alt sınırı yoktur. Üst sınır ise Hanefî mezhebine göre kırk; Şâfiî mezhebine göre altmış gündür. Bu üst sınırlar geçtikten sonra görülen kan, lohusalık değil, özür kanıdır.
Loğusa ve al basması
Kırkı çıkıncaya kadar ne çocuk ne de loğusa kadın yalnız bırakılmaz. Bu süre içinde çocuğun beşiğinin, annenin yatağının üstünden babanın gömleği veya ceketi eksik edilmez.
Doğum Sonrası Rahim
Doğumun hemen sonrasında göbek hizasında hissedilen rahim yaklaşık 4-6 hafta içerisinde normal boyutlarına dönecektir. Rahmin ritmik kasılmalarla toparlanmasını bazı anneler emzirme sırasında ve sonrasında regl ağrısı şekline hissedebilirler.
”40 gün sonra 3 kapı gezerek 40 uçurması yapılması”
Doğan Baran Doğum ve Çocuk Sağlığı Hastanesi'nde Elif Su adlı torunu ile ilgilenen Sabır Kılınç (58), torunu kırk günü doldurduğunda ”kırk uçurmasını” yani evden dışarı çıkartacaklarını, bunun gelenek ve görenekleri olduğunu ifade etti.
Görme gelişim hızı her çocukta farklılık gösterebilir. 0-2 ay: 25-50cm mesafeden ışığı, canlı ve tek renkli (mavi hariç), parlak ve büyük cisimleri görür, ışığa bakar. Annesini fark eder. Çevredeki cisimleri merkezdekilerden daha iyi görür.
4 aylık bir bebek; Anne ve babasını tanır ve diğer insanlardan ayırt eder.
Yenidoğan bebeklerin cildi çok hassas olduğu için, her gün yıkanılmasına gerek yoktur. Çok aşırı yıkamak cildin kurumasına neden olur. Haftada 3 kez yıkanılması yeterlidir. Göbek bağı düşene kadar bebek yıkanabilir, göbek bağının üzerine bant yapıştırılması gerekmez.
Loğusanın ve bebeğin yüzünde çirkin yaralar çıkar. Kırkıncı gün bitince anne ve çocuğun kötü rüyalar görmesine kırk basması denir. Bir cenaze varsa, cenazeden birisi kırklı çocuğun yanına giderse kırk basar. Kırk basarsa çocuk ölür.
Bu kimse babaanne, anneanne yahut başka bir bilinçli aile büyüğü bebeğin kırklama annesi olabilir. Bu şahıs bebek ve anneye kırk banyosu yaptırılır. Bunun için ilk olarak bebek, sonra da anne banyo için hazırlanmış olan sudan 40 tas su alınarak yıkanır. Yıkama işleme esnasında çeşitli dualar da okunur.
Kadınlar âdet veya lohusalık hâllerinde iken dua edebilirler; zikir ve dua anlamı taşıyan âyet-i kerîmeleri okuyabilirler. Bunun yanında, kelime-i şehâdet, kelime-i tevhid, istiğfar, salavât-ı şerîfe getirebilirler. Tefsir, hadis ve fıkıh eserlerini okuyup inceleyebilirler (bkz.
Doğum sonrası ilk bir hafta kanama, adet kanaması kadar sık görülebilir. Daha sonra kanama yerini daha çok akıntıya bırakır, akıntının rengi kahverengi, sarı, beyaz olmak üzere giderek açılır ve ortalama loğusalık süresi boyunca yani 40 gün devam eder.
Kültürümüzde lohusanın 40 gün süresince dinlenmesi, yalnız bırakılmaması oldukça önemlidir. Kadının beslenmesine, bakımına ve al basmasını önlemeye yönelik kültürel uygulamalar yapılmaktadır.
Benzer sorularSıkça sorulan sorular
DuyuruReklam alanı
Popüler SorularSıkça sorulan sorular
© 2009-2024 Usta Yemek Tarifleri