Diş telinin yüz, ağız ve dudak şeklini değiştirmesi mümkündür. Dişleriniz hareket ettikçe ve çene yapınız değiştikçe doğal olarak yüzünüzde de olumlu yönde değişiklikler gerçekleşir. Diş telinin yüzü ne kadar değiştireceği ise tedavi öncesi diş ve ağız yapısına ve yaşa göre farklılık gösterir.
Çiğnemenizi sağlar mesela. Ama arka dişler kaybedildiği zaman, hem yanaklarda bir çökme oluyor hem de burun ile çene arasındaki mesafede bir küçülme oluyor. Dolayısıyla yanlarda kırışıklıklar ortaya çıkıyor ve dişler eksik olduğunda yüz çöküyor.
Diş telleri ve invisalign gibi ortodonti tedavileri bu kusurların düzeltilmesine yardımcı olur. Tedavi sonucunda diş telleri dişlerinizi ve çenenizi olması gereken yeni yerine getirdiğinde doğal olarak dudaklarınız, yanaklarınız ve diğer yüz özelliklerinizi etkiler.
Yüz, ağız ve dudak şeklini düzeltir.
Ortodontik tedavinin yüz asimetrisi gibi sorunları çözebileceğini gösteren birçok kanıt var. Kliniğimizde hayatınız boyunca güvenle ilerlemenizi istiyoruz.
İlgili 34 soru bulundu
Diş telinin yüz, ağız ve dudak şeklini değiştirmesi mümkündür. Dişleriniz hareket ettikçe ve çene yapınız değiştikçe doğal olarak yüzünüzde de olumlu yönde değişiklikler gerçekleşir. Diş telinin yüzü ne kadar değiştireceği ise tedavi öncesi diş ve ağız yapısına ve yaşa göre farklılık gösterir.
İleri seviyedeki yüz asimetrileri için cerrahi yöntemlere başvurulması gerekir. Eğer yüz asimetrisinin nedeni dental problemler ise, bu durum estetik cerrahların yanı sıra ortodontistler de tedavi sürecine dahil olmalıdır. Cerrahi uygulama, yüzün iki tarafında muazzam bir simetri yaratılmasını sağlamaz.
Diş yapısı bozuk olan bireylerin dişleri ile beraber dudak yapıları da bozukluklara sahip olmaktadır. Yani diş yapınız dudaklarınızın da yapısının bozulmasına sebep olur. Diş teli tedavisine başlandıktan sonra bozukluk olan dudaklarda da bir düzelme gerçekleşir.
Ağzınız kapalıyken dişleriniz tam olarak üst üste gelmelidir. Bununla birlikte, çok az insan böyle ideal dişlere sahiptir, ilgili istatistiklere göre sadece yirmide biri. Çoğu insan için ya tek tek dişler yanlıştır ya da tüm çene yanlış hizalanmıştır.
Ortodontik tedavi ile dişlerin ve dudakların pozisyonları değişmektedir. Bu sebepten dolayı burun ameliyatı ortodontik tedavi sonrasına bırakılmalıdır. Ortodontik tedaviyle özellikle üst dişler geriye alınacaksa ve alt dişler ileriye alınacaksa profil değişmektedir.
Dudaklara dolgunluk vermeden şeklini değiştirmek mümkün mü? Elbette mümkün. Dudak dolgunluğunu çok fazla vermeden, dudak kenarlarındaki aşağı hareketi dolgu enjeksiyonlarıyla yukarı yönlü hale getirmek mümkün.
Diş teli çene yapısını bütünü ile değiştirmemektedir. Yapılan işlemler sadece geride olan alt ve üst çenenin ideal konuma getirilmesini sağlamaktadır. Bunun haricinde çene yapısında harici olarak işlem uygulanmamaktadır.
18 yaş altı kişiler için diş teli tedavisi ücretsizdir. Ancak devlet hastaneleri sadece metal diş teli tedavisini karşılar. Kullanılan malzemeye göre ücret talep edilebilir.
Eğer iskeletsel bir bozukluğunuz yoksa çarpık, yamuk, ayrık dişleriniz ortodonti tedavisi ile her yaşta düzeltilebilir. Çapraşıklık vakalarında diş teli uygulanması gerekir. Bunlar metal braketler, porselen (şeffaf) braketler, lingual braketler, şeffaf plaklar veya telsiz tedavi yöntemi olabilir.
Dişler: Üst ön dişler düzgün ve herhangi bir görünen dolgu içermemelidir. Üst santral kesici dişler diğerlerine göre daha belirgin ve önde olmalıdır. Alt kesici dişler de gülüş esnasında görünmelidir.
Düzenli diş bakımı
Dişlerinizi günde en az 2 kere olacak şekilde fırçalamak, diş ipi, arayüz fırçası, gargara gibi hijyen ürünlerini düzenli kullanmak, dişlerinizi istediğiniz forma getirecektir. Beyazlatıcı özellikli diş macunlarını, diş hekimlerinizin gözetiminde kullanabilirsiniz.
Dişler, doğru konuşmayı sağlamak için önemlidir ve eksik dişler, konuşma bozukluğuna yol açabilir. Özellikle ön dişlerin eksikliği, “f”, “v” veya “s” gibi sesleri doğru bir şekilde oluşturmayı zorlaştırabilir. Ayrıca, diş kaybı, kişinin özgüvenini de etkileyebilir ve sosyal hayatında olumsuz bir etki yapabilir.
Üst Çene Geriliği Tedavisi
Üst çene geriliğinde küçük çocuklarda hareketli ortodontik aparey ve plaklar kullanılarak tedavi sağlanır. Daha büyük çocuklarda ise sabit genişleticiler tercih edilir. 18 yaşından büyük yetişkinlerde ise sıklıkla ameliyatla (ortognatik cerrahi) tedavi sağlanır.
Alt ve üst çenelerin büyümesi yavaş ve aşamalı olarak gerçekleşen bir süreçtir. Bu süreçte çenelerin normalden fazla ya da az büyümesi söz konusu olabilir. Çene ve yüzde oluşan şekil bozuklukları doğuştan olabildiği gibi, kazalara ya da hastalıklara bağlı olarak sonradan da ortaya çıkabilmektedir.
Süt dişleri yaklaşık 12 yaşa kadar kalıyor ve çocuğun hem ağız hem de genel sağlığında önemli rol oynuyor. 6 yaşından itibaren çocuk, karışık dişlenme dönemine geçiyor. 6 yaşında birinci büyük azı, 7-8 yaşında kesici dişler, 9-11 yaşları arasında küçük azılar ve köpek dişleri, 12 yaşında ise ikinci büyük azı dişleri ...
Dişleriniz Küçük
Bazen dişlerin küçük boyutu nedeniyle gülümsediğinizde dişler görünmez. Doğal olarak küçük dişleriniz olabilir veya hasar veya aşınma nedeniyle hacim kaybetmiş olabilirler. Tipik olarak, çene yapınız, daha küçük dişlere yol açabilen kemik yoğunluğunu kaybetme eğilimindedir.
Çiğneme sistemimizi oluşturan dişlerimiz, dilimiz, ağız ve yanak mukozamız, tükürük bezlerimiz hepsi bir bütün olarak iş görürler. Bu sistem içinde her bir dişin kendine ait görevleri vardır. Tek bir dişin eksikliği bile bu sistemin işleyişinde aksaklıklara yol açar.
Yüzdeki asimetri problemlerinde kullandığımız iki tedavi var: Dolgu ve botoks enjeksiyonu. Eğer yüzün bir tarafında diğer tarafına göre daha fazla dolgunluk ya da hacim varsa, simetrik bir görünüm yaratmak için hyalüronik asit bazlı dolguları kullanıyoruz.
İnsan yüzünde tam bir simetri bulunmamaktadır. Bu kabul edilebilir asimetri normal olarak kabul edilmektedir. Ancak asimetri düzeyi az da olsa kişi için düşük öz güven, yaşam kalitesinde azalma ve depresyona neden olabilmektedir.
Yüzün sağ ve sol yarılarındaki mimik ve çiğneme kasları aynı güçte ve boyutta değildir. Yüzün içindeki yapılar asimetriktir. Gelişimsel farklılıkların yanı sıra hayatımız boyunca yüzümüzün sağ ve sol yarıları aynı fiziksel etkenlere aynı şiddette maruz kalmaz.
Benzer sorularSıkça sorulan sorular
DuyuruReklam alanı
Popüler SorularSıkça sorulan sorular
© 2009-2024 Usta Yemek Tarifleri