Kanama olur mu? Muhakkak olur ama hayatı tehdit edecek seviyede olmaz. Kanama, işlem yapılan bölgenin iyileşmesi için vucudun savunma biçimidir. Bu sayede iyileşme olur.
Yara bölgesinden sızıntı şeklinde kanama olması ve tükürüldüğünde pembe bir tükürük görülmesi normaldir. Bu durum iki gün kadar devam edebilir. Kanamanın olmaması için tükürmemeniz, sıcak yiyecek – içecekler almamanız, ameliyatlı bölgenin olduğu tarafı dikişler alınana kadar kullanmamanız önemlidir.
Yarayı temiz ve kuru tutun. Yapılan bandajı, ıslanmadığı sürece 48 saat çıkartmayın. Eğer, yara kanaması olursa bandajın üzerine birkaç dakika süre ile sıkıca bastırınız. 15 dakika içerisinde kanama durmazsa, hekiminize danışınız.
Dikiş (sütur) alma ağrısız ve basit bir işlemdir. Dikiş almadan önce yaranın iyileşip iyileşmediği kontrol edilmelidir. Dikiş bölgesinde kızarıklık, şişlik, akıntı ve açılma var ise dikiş kesinlikle alınmamalı ve bir süre daha beklemelidir.
2-Uygun yara bakımı ve pansuman: -Yaranın yeri, durumu, genişliği gibi faktörler göz önüne alınarak, dikiş sonrası 48-72 saat ıslatılmamalı ve yıkanmamalıdır. Cildin en üst tabakasının iyileşmesi bu sürede tamamlanır. -Bazı kirli ve akıntılı yaralarda bol suyla, basınçlı suyla ya da sabunlu suyla yıkamak gerekebilir.
İlgili 29 soru bulundu
Yara bölgesi yıkanmamalı, su ile temasından kaçınılmalıdır. İlk 24 saat boyunca yaranın üzerindeki bandaj çıkarılmamalıdır. Bu süreden sonra yaralı bölge ıslanmayacak şekilde duş alınabilir. İlk günden sonra, bandaj çıkartılmalı, yara bölgesi sabun ve su ile hafifçe temizlenmelidir.
Ameliyat sonrası genellikle birkaç hafta içinde iyileşme süreci tamamlanmış olur. Ameliyat ya da belli yaralanmalar sonrası atılan dikişlerin ıslanması, enfeksiyon riskini ortaya çıkarır. Bu nedenle vücudunda dikişi olanların denize ve havuza girmesi tavsiye edilmez.
5 ) Dikişin açılması (patlaması)
Ancak çok az da olsa, açıklık büyük olması halinde, o bölgeye yeniden bir kaç dikiş atılmasına ihtiyaç duyulabilir. Cilt kesisi yapılan alanda yara kenarları bitişik görünmüyorsa ve aradan cilt altı sarı doku kendini gösteriyor ise ve sıvı geliyorsa o zaman açılma olduğu anlaşılabilir.
Yara çevresinde inflamasyonun (yangı) belirtileri olur. Bunlar; kızarıklık, deri renginde pembe-kırmızı renk değişiklikleri, yara çevresinde ödem, ağrı ve artmış deri ısısıdır. Bunların olmaması yara iyileşmesi açısından olumsuz göstergelerdir.
İyileşme süreci genellikle 2 ila 4 hafta arasında tamamlanır. Dikişlerin iyileşmesi için hijyen kurallarına uygun bakım önemlidir.
Nihai dikiş alınma tarihi, dikişin yapıldığı bölgeden bölgeye değişir. Çoğu zaman cerrahi dikişler 5-7 gün içinde yüzden, 10 gün içinde kafa derisinden, 7 gün içinde boyundan, 10-14 gün içinde gövde ve kollardan ve 14-21 gün içinde bacaklardan alınır.
Dikiş Alma Komplikasyonları: Dikişler alındıktan sonra kızarıklık, ateş, ağrı, şişlik varsa ve yara alanından irin çıkıyorsa, uzman bir doktorun görülmesi gerekir. Yara yeniden açma: Sütürler çok erken çıkarılırsa veya yara bölgesine baskı uygulanırsa, yara yeniden açılabilir.
Hasta ya ameliyat olmuştur sonrasında bize gelir ve dikişlerini pens ve bistürü yardımıyla alırız. Ya da bizim dikiş attığımız vaka 10-15 gün sonra bize gelir ve dikişleri steril koşullarda alınır. Dikiş alma işlemi ağrısız ve basit bir operasyondur. Yara büyüklüğüne bağlı olarak, kısa sürede atılır veya sökülür.
Gerekli pansuman malzemeleri kullanılarak tecrübeli sağlık personeli tarafından her gün veya 2 günde bir pansuman yapılmalıdır. Dikiş Pansumanı: Dikişlerin kalma süresi bölgesine göre değişmekle beraber ortalama 10 gündür. Dikiş atıldıktan alınana kadar her iki günde bir pansuman yapılmalıdır.
Dikişler genellikle yapıştırmalı veya gizli dikişli olduğu için alınmasına gerek yoktur. Dikişler var ise genellikle kendiliğinden erirler. Dikişlerin kaşınmaya başlaması iyileşmenin belirtisidir.
Enfeksiyona neden olabilecek mikroplardan doğru pansuman uygulaması ile korunamamış olan yaraların iltihaplanması ile vücuda farklı hastalıkların yayılmasına ya da iyileşme sürecinin uzamasına neden olabilir.
2020 verilerine göre alt solunum yolu enfeksiyonları dünyanın en ölümcül bulaşıcı hastalığıdır ve tüm dünyada ölümlerin 4. en sık nedenidir.
İltihap, vücudun bir doku veya organın enfeksiyon, yaralanma veya hastalık nedeniyle oluşan bir savunma mekanizmasıdır. Enfeksiyonlar bakteri, virüs, mantar veya diğer mikroorganizmaların vücutta çoğalmasıyla oluşur.
Geçirilen travma ya da ameliyat gibi her hangi bir sebep ile deri bütünlüğü bozulduğunda yara oluşmaktadır. Oluşan yara dikişler yardımı i ile kapatılabildiği gibi pansumanlarla kendiliğinden kapanır ya da farklı yöntemler i ile yara bölgesine doku aktarılarak kapatılabilmektedir.
Yara izi travma veya ameliyat gibi herhangi bir nedenle deri bütünlüğü bozulduğunda oluşur. Oluşan yara dikişler yardımı ile kapatılabildiği gibi pansumanlarla kendiliğinden kapanır veya farklı teknikler ile yara bölgesine doku aktarılarak kapatılabilir.
Dikişin uzun kalması teknik olarak mümkün olsa da, daha uzun süre dokuda bırakılan dikişler daha fazla ize ve doku içine gömülmeye bağlı olarak hasta konforunda azalmaya, enfeksiyona ve yabancı cisim reaksiyonlarına (granüloma) sebep olabilir. Bu sebeple, yüzeyel dokulara atılan dikişler en uygun zamanda alınmalıdır.
Halkımızda yaygın olarak yaraya su değmedeğirme korkusu var maalesef. Oysa ki su hariç her tür sıvı, bitki, ekmek, diş macunu ve aklınıza gelen herhengi bir nesnenin uygulanmasında sakınca görülmemektedir.
El Yaralanmalarında Enfeksiyon. Yaraların enfekte olması vücutta ciddi hasarlara yol açabilir. Enfekte yara mikrop kapma ihtimali olan yaralar anlamına gelmektedir. Enfeksiyon yaranın iyileşmesini geciktirerek doku ve hücre kaybına neden olur.
Yarayı açık bırakmak daha çabuk iyileştirmez
Yaraların açık bırakıldığı zaman daha çabuk iyileştiği doğru değildir. Yara iyileşmesi için oksijen gerektiği doğrudur ancak yaranın hızla iyileşmesi için kuru değil nemli bir ortam gereklidir. Kurumuş bir yarada iyileşme beklemek güçtür.
Benzer sorularSıkça sorulan sorular
DuyuruReklam alanı
Popüler SorularSıkça sorulan sorular
© 2009-2024 Usta Yemek Tarifleri