Oruç keffâreti, iki kamerî ay veya 60 gün ara vermeksizin oruç tutmaktır. Buna da gücü yetmeyen kişi, 60 fakiri bir gün ya da bir fakiri 60 gün doyurur. Bu keffâretin yanında ayrıca, tövbe edilmesi ve bozulan orucun da kazası gerekir (Merğinânî, el-Hidâye, 1/122-123).
Orucu kasten, yani mazereti olmadığı halde bilerek bozmak, Ramazan'ın hürmetine saygısızlıktır ve büyük günahtır. Hz. Peygamber (s.a.s), orucunu bu şekilde bozanların keffâret ile yükümlü olacaklarını belirtmiştir (Buhârî, Savm, 30; Hibe 20; Nafakât, 13; Keffârâtü'l-eymân, 2-4; Müslim, Sıyâm, 81).
el Cevab: Ramazan ayında peş peşe birkaç gün orucunu bilerek bozan bir kişi kefaretini vermediği sürece hepsi için bir defa kefaret verir ve bozduğu oruçlarının hepsini de kaza eder.
Mazeretsiz oruç tutmayanların, tutmadıkları oruçları kaza etmeleri ve tövbe istiğfar etmeleri gerekir. Ayrıca, oruç tutmaya gücü yetmeyen yaşlılar ile iyileşme ümidi olmayan hastalar, fidye vermiş bile olsalar, ileride tutabilecek duruma gelirlerse tutamadıkları oruçları Hanefîler'e göre kaza etmeleri gerekir.
Ramazan orucunun mazeretsiz olarak tutulmaması büyük günah olup, kazasıyla birlikte tövbe etmek de gerekir. Önce, tutulmayan oruçlar için tövbe edilir. Sonra gününe gün, yani kaç gün tutulmamışsa o kadar gün kaza orucu tutulur. Bir kimse, Ramazan ayında 30 gün oruç tutamasa, tutamadığı gün kadar kaza orucu tutar.
İlgili 18 soru bulundu
Cünüplük oruç tutmaya engel değildir. Cünüp olmayı gerektiren hâl ister oruca başlamadan gerçekleşmiş olsun ister ihtilam olma şeklinde oruçlu iken gerçekleşmiş olsun fark etmez. Ancak cünüp olan kişi, bir an önce yıkanıp temizlenmelidir. Cünüp iken üzerinden bir namaz vakti geçmemelidir.
Tutamadığınızı tahmin ettiğiniz günlerin orucunu kaza edersiniz. Bu sebeple eğer kaza borcunuzun on gün olduğunu zannediyorsanız, on gün oruç tutarsınız. On günden fazla veya az olduğunu zannediyorsanız, zannınıza göre hareket ederek oruç tutarsınız.
Niyet etmek orucun şartlarındandır. Niyetsiz oruç sahih değildir. Kalben niyet etmek yeterli ise de niyeti dil ile ifade etmek menduptur. Oruç için sahura kalkılması da niyet sayılır.
Eğer oruç tutmaya gücünüz yoksa ve sağlık sorunları nedeniyle oruç tutmanız yasaksa 61 gün boyunca 1 fakiri doyurabilirsiniz. Önerilen başka bir kefaret ise 61 fakiri 1 günde doyurmak oluyor. Ramazan ayı içinde niyet edip kendi isteğinizle bozduğunuz oruçları bu şekilde telafi edebilirsiniz.
Oruç hayz ve nifas sebebiyle bozulursa yeniden başlanmaz yani oruç kefareti olan 60 günlük oruç tutulmaz. Bu durumda temizlenme sonrasında geriye kalan günlerde oruç tutmaya devam edilir. Bu durumdan da anlayacağımız gibi oruç kefareti iki ay yani gün olarak 60 gün oruç tutmayı ifade etmektedir.
Bir orucun bozulduğu gün için tutulur. Yani Ramazan orucunu bozan kişinin 61 gün oruç tutmasıgerekmektedir. Buna da gücü yetmeyen kişi, 60 fakiri bir gün ya da bir fakiri 60 gün doyurur. Bu kefaretin yanında ayrıca, tövbe edilmesi ve bozulan orucun da kazası gerekir (Merğînânî, el-Hidâye, II, 261-262).
Bu kapsamda öpüşmek orucu bozar mı sorusunun cevabı evettir. Eğer kişi oruçlu iken bilerek ve isteyerek bir kişi ile öpüşür ise orucu bozulur ve bunun sonucunda kefaret orucu tutması gerekir.
Çünkü, bu durumda iken az çok tekrar mideye bir şeyler gider. Bu şekilde bozulan bir orucun sadece kazası gerekir. Fakat, ağız dolusundan az olup tekrar kendiliğinden içeri giderse İmam Muhammed'e göre orucu bozar, İmam Ebû Yusuf'a göre bozmaz. İnsanın kendi isteğiyle içeri giderse her iki imama göre oruç bozulur.
Oruç keffâreti, iki kamerî ay veya 60 gün ara vermeksizin oruç tutmaktır. Buna da gücü yetmeyen kişi, 60 fakiri bir gün ya da bir fakiri 60 gün doyurur. Bu keffâretin yanında ayrıca, tövbe edilmesi ve bozulan orucun da kazası gerekir (Merğînânî, el-Hidâye, II, 261-262)."
el Cevab: Ramazan ayında peş peşe birkaç gün orucunu bilerek bozan bir kişi kefaretini vermediği sürece hepsi için bir defa kefaret verir ve bozduğu oruçlarının hepsini de kaza eder.
Bilakis Allah'tan yardım dileyerek sabretmesi gerekir. Bununla birlikte başına su dökmesi ağzını suyla çalkalamasında sakınca yoktur. Söz konusu durumda gününü oruçlu olarak başlar daha sonra orucu tamamlayamayacağına kanaat getirirse ve bir hastalıktan veya ölümden korkarsa bu durumda orucunu bozması caiz olur.
Oruç keffâreti, iki kamerî ay veya 60 gün ara vermeksizin oruç tutmaktır. Buna da gücü yetmeyen kişi, 60 fakiri bir gün ya da bir fakiri 60 gün doyurur. Bu keffâretin yanında ayrıca, tövbe edilmesi ve bozulan orucun da kazası gerekir (Merğinânî, el-Hidâye, 1/122-123).
Görüldüğü gibi Kuran, bazı suçların cezasında orucun, suçun dünyevi bir karşılığı olarak tutulmasını söyler. Tüm bu detayları veren Allah, orucun kasten bozulmasının iki ay kesintisiz oruç tutma gibi bir cezası olsaydı, bunu da açıklardı. Madem ki açıklamamıştır; böyle bir ceza yoktur.
"Kasıtlı olarak oruç bozulursa, nefse hâkim olunamadığı durumlarda o zaman bunun bir müeyyidesi vardır. Buna kefaret orucu denir. Böyle bir durumda kalınırsa, bunun cezası altmış gün oruç tutmak, bir gün de orucu kaza etmek üzere, toplam altmış bir gün peş peşe oruç tutmaktır.
Dolayısıyla niyetsiz oruç sahih değildir. İslamiyet'te kalben niyet pek çok konuda yeterli olsa bile oruç için dil ile de niyet etmek gerekmektedir. Sahura kalkamamak oruç tutmamak için mazeret değildir. Sahura kalkamayan sabahleyin oruca niyetlenip oruca devam etmelidir.
Keffâret orucu tutan bir kimse yolculuğa çıktığında, keffâret orucuna ara verebilir mi? Başlanan bir Ramazan orucunu meşru bir mazeret olmaksızın bilerek bozan bir kimsenin gücü yetmesi hâlinde peş peşe iki kamerî ay veya altmış gün keffâret orucu tutması gerekir.
Kur'ân-ı Kerîm'de, “İçinizden hasta olan veya yolculukta bulunan, tutamadığı günlerin sayısınca diğer günlerde tutar.” (el-Bakara, 2/184) buyrulmaktadır. Kaza oruçlarının peş peşe tutulması hakkında herhangi bir delil bulunmamaktadır. Bu oruçların, geciktirilmeksizin bir an önce tutulması uygun olur.
Cevap: Hayır, kasten tutmadığınız oruçlar için yapacağınız tek şey vardır: Tevbe etmek, Allah'tan af dilemek ve bundan böyle dini görevlerinizi aksatmadan yapmak. Kasten kılınmayan ve tutulmayan namazların ve oruçların kazası yoktur. Geçen geçmiştir. Tevbe ederseniz Allah o hatalarınızı, günahlarınızı siler.
Oruç tutamayan bir Müslümanın 2023 için ödeyeceği günlük fidye miktarı 70 liradır. Kişi 30 gün oruç tutamamışsa ödenecek fidye miktarı 70 TL x 30: 2100 TL'dir. Ramazan ayında hastalık nedeniyle oruç tutamayanlar için 2023 Fidye miktarı hesaplaması sonucu 1 aylık oruç Fidyesi 2100 TL'dir.
Ömrü yettiği ve sağlığı el verdiği sürece kaza orucu tutan bir kimse, artık oruç tutamayacak kadar hasta veya yaşlı olursa, bu oruç borçlarının fidyesini öder.
Benzer sorularSıkça sorulan sorular
DuyuruReklam alanı
Popüler SorularSıkça sorulan sorular
© 2009-2024 Usta Yemek Tarifleri