Vücudumuzdaki sinirlerin ciddi bir miktarını bünyesinde barındıran ve vücuttaki bütün işlemleri kontrol eden algı, düşünce, duygu, zeka, vb. olguların merkezi olan beynimizin kendisi, acıyı hissedemez. Çünkü beynimizde acı reseptörleri (nosiseptörler) bulunmamaktadır.
Bir beyin ameliyatında kafa derisi, kemikler ya da beyin dokusunu kaplayan zarlar ağrı hissedebilir ancak beynin kendisinde hiçbir ağrı reseptörü yoktur.
Amigdala başta korku olmak üzere, duyguların denetiminden sorumlu olarak biliniyor. Nörobiyoloji Profesörü ve araştırma ekibinin başındaki isim olan Fan Wang, buldukları spesifik bölgenin acı sinyallerinin neredeyse tamamen engellenmesini sağlayabilecek bir bölge olduğunu belirledi.
Amigdalanın merkezinde yer alan bu bölgeye CeAga adı verildi. Araştırmacılar, ağrıyı dindirmek için kullanılan anestezi ilaçlarının amigdalanın merkezindeki bir bölgeyi uyardığını keşfetmişler. Üstelik deneyler, bu bölgenin beynin çok farklı bölgeleriyle iletişim hâlinde olduğunu gösteriyor.
Kırık bölgesinde temasa bağlı hassasiyet artar ve hasta acı hisseder elle muayene sırasında kırık anlaşılabilir. El ve parmaklar gibi hareketli eklemlerde hareket kabiliyeti ciddi şekilde azalır ve ağrılı olur. Küçük eklemlerdeki kırıklarda eklemin simetrisi bozulur.
İlgili 35 soru bulundu
Bir trenin veya arabanın çarpması (süratine göre değişiklik gösterir) 67 DOL olarak hesaplanır. İnsanın hissedebileceği en büyük acı ise 70 Dolorimetre ile yanmaktır.
Doğum ağrısı, kendine has özellikleri olan çok yönlü bir ağrıdır ve genellikle çok şiddetlidir. Pek çok kadın için yaşadıkları en şiddetli ağrıdır. Doğum sancısı annenin gereksiz yere acı çekmesine , fizyolojik stres oluşturmasına ve annenin yorgun düşmesine neden olur.
Beynin her iki tarafında bulunan amigdala; kişinin öfke, şiddet, endişe, kaygı ya da korku gibi ani duyusal algılarını yönetir.
Analjezi (ağrıya duyarsızlık) denilen ender bir genetik bozuklukla doğan 27 yaşındaki Marisa de Toledo'nun ağrı ve acıları hissetmemesi kulağa hoş gelse de, aslında hayati tehlike yaratebilen bir durum.
Sağ beyin, yaratıcılık, görsellik ve duygusal ifade gibi alanlarda daha etkindir. Sanat, müzik ve anlık sezgilerin kaynağı olarak kabul edilir. Öte yandan sol beyin; mantık, analitik düşünce ve dil becerilerinin merkezidir.
Psikolojik acı subjektif bir durumdur ve depresyon, anksi- yete gibi duygusal durumlarla ilişkilidir ve ortak yönleri bulunmaktadır. Sevgi nesnesi kaybı ve travma gibi durumlar, anksiyete, depresyon ve psikolojik acı için ortak risk faktörleridir (Herman 1992, Bolger 1999, Orbach ve ark. 2003).
Acının olası bir tehditten gelme ihtimaline karşın tehditi korkutup uzaklaştırmak. Bağırmak, beyne giden acı sinyallerini zayıflatarak acının daha az hissedilmesine ve böylece, acı eğer dış bir kaynaktan kaynaklanıyorsa tehditle başa çıkmak için daha fazla fırsat tanımasına olanak sağlar.
O Zaman Neden Baş Ağrısı Çekiyorsunuz? Vücudumuzdaki sinirlerin ciddi bir miktarını bünyesinde barındıran ve vücuttaki bütün işlemleri kontrol eden algı, düşünce, duygu, zeka, vb. olguların merkezi olan beynimizin kendisi, acıyı hissedemez. Çünkü beynimizde acı reseptörleri (nosiseptörler) bulunmamaktadır.
Anestezinin beyne etkisini açıklamak için birkaç teori olsa da görüş birliği yoktur. En sık kullanılan tıbbi işlemlerden biri olmasına rağmen hala bilinmeyen özellikleri vardır. İnsanlar genel anestezi sırasında rüya görmez.
Beyin tümörlerinin en önemli belirtileri; şiddetli baş ağrısı, bulantı ve kusmadır.
Ameliyat Sırasında Uyanma İhtimali
Operasyon sırasında uyanıklık ya da farkında olmak çok nadir rastlanılan bir durumdur. Kişiler genellikle ağrı olmaksızın sanki rüyadaymış gibi bazı sesler duyduklarını ifade ederler. Ancak ameliyat boyunca acıyı hissetmek ve tepki verememek gibi olumsuz bir tablo söz konusu değildir.
Psikolojik acı alanyazında “zihinsel acı”, “ruhsal acı”, “duygusal acı”, “ruhsal ağrı, “psikolojik acı”, “psikolojik ağrı” gibi farklı isimlerle kullanılmıştır. Psikolojik acı; utanç, keder, hüzün ve gibi olumsuz duygularla karakterize dayanılması güç zi-hinsel acı çekme sürecini ifade eder.
Dünyadaki en ilginç canlılardan olan köstebek, genetikçiler arasında büyük merak uyandırıyor. Çünkü bu fare büyüklüğündeki, pembe, tüysüz, buruşuk ve insan gözüyle çirkin sayılabilecek, hayatını toprak altında sürdüren kemirgen, 30 yıla kadar yaşıyor ve asla kanser olmuyor. Ayrıca bu hayvan derisinde acı hissetmiyor.
Kalıtsal duyusal ve otonomik nöropati adlı hastalıklar grubu içerisinde yer alan `Anhidrosisin eşlik ettiği doğuştan ağrıya duyarsızlık sendromu` (DADS tip IV) vücut için önemli bir korunma aracı olan ağrı algısı eksikliğiyle seyreden bir hastalık grubudur.
Kaygı, bizi tehlikeden koruyan ilkel, duygusal beynimizin (limbik sistem) bir parçasıdır. Beynin bu alanı, özellikle de amigdala, bizi tehlikelere karşı uyarmak için kullanılır. Savaşmak ya da tehlikeden kaçmak için bir mesaj gönderir. Beyinde 3 bölge hipokampüs, amigdala ve korteks kaygıdan sorumludur.
Anksiyete ve korku belirtileri (ör:panik atakları ve fobiler) amigdala merkezli bir beyin devresi tarafından düzenlenir.
Beyindeki hipokampus bölgesi, öğrenme ve hafıza kullanımında kritik bir bölgedir ve özellikle bu tür tehlikelere karşı oldukça savunmasızdır. Araştırmalar, iltihaplanmanın motivasyona ve zihinsel çevikliğe bağlı beyin sistemlerini olumsuz yönde etkileyebileceğini göstermiştir.
Ancak kadınlar doğum yaparken 57 del e kadar acı çekebilmektedirler. Bu da aynı anda 20 kemiğin kırılmasına bedeldir.
UYURKEN DOĞURAN BİLE VAR
Ancak bebek, o gelmeden önce doğar. Kadın, uyurken doğurmuştur. Bunun farkına ancak, 5 yaşındaki kızının uyandırmasıyla varır.
Doğumun ne aman başlayacağı kişiye göre değişmektedir. Bazen gebeliğin son ayında adet sancısı gibi ağrı olarak tabir de edilebilir. Doğum sancısında rahim bir yumruk gibi kasılır ve sonra gevşer. Bu kasılmalar da sancı belirtisi arasında yer alır.
Benzer sorularSıkça sorulan sorular
DuyuruReklam alanı
Popüler SorularSıkça sorulan sorular
© 2009-2024 Usta Yemek Tarifleri