Embriyo gelişiminde görev alan yumurta hücresi adet döngüsünün 14. ila 16. gününde rahim tüpüne bırakıldığından, sperm hücresiyle birleşmesi 18 ila 20. günlere rastlar. Zigotun embriyoya dönüşerek rahme ulaşması ve rahme yerleşmesi ise döngünün 24-26. günlerine denk gelir.
Bebeğin rahim duvarına tutunması ile birlikte implantasyon kanaması olarak adlandırılan, hafif hafif birkaç gün devam eden kanama görülebilir. Ardından sık sık idrara çıkma, şişkinlik, mide bulantısı gibi ilk trimesterin son dönemine kadar devam edecek bazı gebelik belirtileri başlar.
Yumurta ve spermin birleşmesiyle oluşan embriyonun rahme tutunması, yaklaşık olarak döllenmeden 10-12 gün sonradır. Ve bu andan itibaren bazı erken gebelik belirtileri ortaya çıkabilir. Bu belirtilerin nedeni döllenmeden sonra, anne kanında beta hCG, östrojen ve progesteron hormonlarının artmaya başlamasıdır.
Yerleşme kanaması, genellikle hamile kaldıktan 10 ila 14 gün sonra (1.5-2 hafta içerisinde) meydana gelir. Bu kanama embriyonun rahme tutunduğunu gösteren bir belirti olduğu için problem edilecek bir durum değildir.
Kan testi pozitif olursa gebelik gerçekleşmiş demektir. Tüp bebek tedavisi gören anne adayında bel ağrıları, karın ağrısı, bulantı, hafif lekelenme durumlarının yaşanması bebeğin tutunma belirtileri olabilir. Lakin bazı anne adaylarında bu belirtiler gözükmeyebilir bunların olmaması gebe olmadığı anlamını taşımaz.
İlgili 18 soru bulundu
İmplantasyon (Yerleşme) Kanaması: Gebeliğin en erken bulgusu olabilir. Oluşan embriyo rahim içine yerleşirken ilişkiden 6-12 gün sonra yani beklenen adet tarihinin son bir hafta lekelenme tarzında ya da biraz daha fazla kanama olabilir. Bazı kadınlarda kanama ile birlikte kramp tarzında ağrı olabilir.
8- Bel, karın ve kasık ağrısı
Hamileliğin en başında hissedilen bu belirtiler size hamile olduğunuz hakkında ipuçları veriyor olabilir. Fetusun rahme yerleşirken meydana getirdiği bu ağrılar hafif kasılma ve kramp şeklinde kendini hissettirebilir.
Bu karın ağrısı yerleşme ağrısı olarak da bilinir ve adet döneminde daha çok hissedilir. Hafif sancılar ve hafif yerleşme kanaması, döllenmiş yumurtanın rahim duvarına tutunması sürecinde yaşanır. Dış gebelikte (ektopik gebelik) ise yaşanan ağrı genellikle alt karın bölgesinde görülür.
Yerleşme Kanaması Nasıl Olur? Yerleşme kanaması, bir kadının hamile olduğunda, döllenmiş yumurtanın rahim duvarına yerleşirken oluşan hafif kanama şeklidir. Yumurta, fallop tüplerinde döllenir ve daha sonra rahim boşluğuna doğru hareket eder. Bu süreç yaklaşık olarak 6-10 gün sürer.
Elbette her kadında embriyo transferi sonrasında embriyonun rahme tutunması aynı süre içerisinde gerçekleşmez. Ancak transferin ardından 48 saat içerisinde embriyonun rahim duvarına kendiliğinden tutunması beklenir. Tutunamayan embriyolar adet kanaması ile vücuttan atılır.
Yumurtanın döllenme süreci kadın tarafından hissedilebilmektedir. Yumurta başarıyla döllenir ise kadın, alt karın bölgesinde kramp ve karın ağrısı yaşayabilmektedir. Ancak bu etkiler daha çok ağrı eşiği düşük kadınlarda hissedilebilmektedir.
Rahim dışı gebelik: Döllenmiş yumurta rahim içine yerleşmezse, rahim dışı gebelik meydana gelir. Bu durumda kürtaj gerekebilir. Ölü doğum: Bebeğin anne karnında öldüğü durumlarda, kürtaj gebelik materyalini çıkarmak için gerekebilir.
Hamilelik cinsel ilişki için engel teşkil etmez. Zaten bebek, anne rahminde inanılmaz derecede korunaklı bir şekilde yerleşir ve günbegün büyür taki doğum zamanı gelince bebeğe ulaşma şansımız olur çünkü doğum başladığı zaman rahim ağzı açılır bebek doğum kanalında ilerlemeye başlar.
Söz konusu ağrılar, adet sancılarıyla benzerlik gösterir. Kimi zaman buna implantasyon kanamasının da eşlik ettiği görülür. Bebek rahim duvarına tutunurken implantasyon kanaması meydana gelir ve birkaç gün boyunca hafif hafif devam etmeyi sürdürür.
İmplantasyon, genellikle yumurta döllendikten yaklaşık 1-2 hafta sonra oluşur.
Alt karın bölgesinde hafif kramp benzeri ağrılar, Yerleşme Kanamasının Süresi: Bu süre kadından kadına değişebilir. Genellikle 1 ila 3 gün arasında süren bir yerleşme kanaması meydana gelir, ancak bazı durumlarda süresi daha kısa veya daha uzun olabilir.
Bu genelde hamileliğin en erken belirtilerinden biri olarak gösterilir. Hamilelik belirtilerinin başladığı gebeliğin ilk 1-2 haftası olarak bilinen dönem, aslında döllenme süreci de dikkate alındığında hamileliğin 4-6. haftalarına denk gelmektedir.
Döllenen yumurta rahime doğru yol alırken çok hissedebilen kadınlarda kramplar yaşanmasına neden olabilir. Her kadında hissedilir diyemeyiz ama ağrı eşiği düşük kadınlarda his daha fazla olabilir.
Adet günü gelmeden hamilelik belirti verebilir. Ancak bu belirtilerin birçoğu adet öncesi belirtilere benzerdir. Hamilelik ihtimali varsa ve rutin adet belirtilerinden farklı belirtilerin olup olmadığına bakılmalıdır.
Hamilelik belirtileri genellikle adet öncesi belirtilerinden daha uzun sürerler ve adet gecikmesi sonrasında ortaya çıkarlar. Ayrıca, göğüslerdeki hassasiyet ve büyüme, mide bulantısı, sık idrara çıkma ve baş ağrısı gibi belirtiler, adet öncesi belirtilerinden farklılık gösterir.
Vücutta meydana gelen değişiklikler, hamilelik nedeniyle salgılanan hormonlar, rahmin genişlemesi, beslenme şekilleri gibi faktörler, haftalık ya da aylık olarak hamilelik belirtileri konusunda farklılığa sebep olmaktadır. Bu nedenle, yüzde yüz hamilelik belirtileri gibi kesin bir durum pek söz konusu değildir.
Erken hamilelik belirtileri arasında mide bulantısı, göğüslerde hassasiyet, sık idrara çıkma, hafif kramp benzeri karın ağrıları ve yorgunluk yer alabilir. Bu belirtiler gebeliğin ilk haftalarında görülebilir.
Adet gecikmesi, halsizlik, uyku hali, memelerde hassasiyet ve şişkinlik, sık idrara çıkma, bel ve kasık ağrıları, kokulara karşı hassasiyet, mide bulantısı hamileliğin erken döneminde görülebilecek belirtileri olarak gösteriliyor. Hamilelik belirtileri genellikle gebeliğin ilk 1-2 haftasında başlayabilir.
Yalnızca gebeliğin başladığı ilk 3 ay içinde cinsel ilişkiye girmek düşük riskini ortadan kaldırmak için zaman zaman doktorlar tarafından yasaklanır. Zaten gebelik belirtileri oldukça yoğun yaşandığı için ilk 3 ay cinsel keyif ertelenebilir.
Her şeyin normal olarak gittiği durumlarda son 4 haftaya kadar cinsel yaşamda hiçbir kısıtlama yoktur. Son 4 haftada ise erkeğin ejakulasyon sıvısı içinde bulunan “Prostaglandin'' denen lipid bileşenlerinin rahim kasılmalarını başlatabileceği düşüncesi ile ilişki önerilmez.
Benzer sorularSıkça sorulan sorular
DuyuruReklam alanı
Popüler SorularSıkça sorulan sorular
© 2009-2024 Usta Yemek Tarifleri