Ay, dünya gibi hareket eden bir gezegendir. Ancak ay, güneş gibi ışık saçan bir kaynak türü değildir. Bundan dolayı, sürekli olarak aynı şekilde gözükmez. Her gece farklı görünüşlerde görülmektedir.
Gün içinde yıldızların soluk ışığının çok azı dünyaya ulaşacaktır. Güneşin hakimiyeti de, bu ışığın görünmez olmasına neden olacaktır. Hala ayın sadece gece gökyüzünde görülebileceği varsayımıyla yaşıyorsanız, yanılıyorsunuz! Gerçek şu ki, ay her zaman gezegenimizin etrafındadır.
Ay tıpkı Dünya gibi, kendinden ışık vermez. Güneşten aldığı ışığı yansıtır. Bu yüzden, Ay'ın Dünya ve Güneş'e göre konumuna göre belli bir kısmı aydınlık diğer yüzeyi ise karanlık gözükür. Hilal, yarımay, dolunay gibi şekillerde görünür ki bunlara Ay'ın evreleri (safhaları) denir.
Ay dünya ile güneşin arasına geçtiği zaman hiçbir şekilde çıplak gözle görülmez bu duruma ''yeni ay'' denir. Yeni ay, ayın ilk evresi olarak tanımlanır. Ancak, yeni ayın görüldüğü istisnai bazı durumlar olabiliyor. Örneğin, güneş tutulması sırasında yeni ay dünyadan gözükebilir.
Ay yine gökyüzündedir ama bize görünmez. Çünkü dünyaya aydınlık yüzü değil, karanlıkta kalan yüzü dönüktür. Ay, ışığını güneşten alır. Ay güneşle dünyamızın arasından geçerken, bize çevrik olan yüzü hiçbir ışık almaz ve görünmez.
İlgili 42 soru bulundu
Ayın her zaman aynı yüzünü görüyoruz çünkü Ay, Dünya etrafında her 1 dönüşü sırasında kendi etrafında da 1 defa döner. Yani kendi ekseni etrafında dönüş süresi ile dünya etrafında dönüş süresi neredeyse aynıdır.
Eğer Yeni Ay evresinde, tam veya yarım tutulma gerçekleşmezse, hem aydınlık hem de karanlık tarafta kalanlar, yaklaşık olarak bir ayın 5 günü Ay'ı göremezler. Eğer Ay, ilk dördün ve son dördün evresinde ise, hem karanlık hem de aydınlık taraftan aynı anda görülebilir.
Ay'da atmosfer yoktur. Bir başka deyişle ayda gaz bulunmaz. Ay'ın yüzeyi Güneş'ten gelmiş olan ışınlar sebebiyle gündüzleri çok daha sıcaktır, geceleriyse çok daha soğuk olur. Isınma ve soğuma sebebiyle Ayda mevcut olan kayalar parçalanarak taşlara, daha sonra kumlara ve en son olarak da toz parçalarına dönüşür.
Ay, tıpkı güneş gibi doğudan doğar, batıdan batar.
Mesela Yeni Ay evresinde güneşle doğup battığı için genelde güneş ışığından dolayı göremeyiz. Yeni Hilal evresinde Ay ve Güneş arasındaki açı 30-45 (güneşten 2-3 saat sonra doğar) derecedir. Akşamları güneş battıktan sonra hemen gözümüze takılır.
Ay'ı bazen tıpkı gece gördüğümüz gibi gündüzleri de görebiliriz; zira Ay, gündüzleri de Güneş'ten aldığı ışığı yansıtmaktadır ve Dünya'ya olan yakınlığı nedeniyle, gündüz vakti de gezegenimizde gözle görülebilecek kadar parlak kalabilmektedir.
Ay'ın Güneş'e uzaklığı hemen hemen Dünya'yla aynıdır ve gece gördüğünüz Güneş'in aydınlattığı parlak Ay'la, gündüz Güneş'le aydınlanan sokaklar arasında bir fark yoktur. Ay'ın en büyü ışık yoğunluğu bile Güneş'inkinin 400.000'de biri kadardır. Yani gözlerinizin Ay'dan zarar görmesi mümkün değildir.
Ay, Dünya'nın gölgesinden geçtiğinde ve güneş ışığının Ay'ın yüzeyini aydınlatmasını engellediğin böyle bir tutulma yaşanıyor. Güneş ışığının ufak bir kısmı, Dünya'nın atmosferi yoluyla dolaylı olarak Ay yüzeyine hala ulaşıyor ve Ay kırmızı, sarı ve turuncu bir parıltıyla kaplanıyor.
Güneş'i ve dolunayı aynı anda göremezsiniz. Bunun nedeni dolunay evresinde, Dünya'nın Güneş ile Ay arasında kalmasıdır. Öyle ki Ay'ın bize bakan yüzünün tamamının aydınlandığını görürüz. Bu nedenle Ay tutulmaları yalnızca dolunayda gerçekleşir.
Ay'ın kendi etrafında dönme süresi ile Dünya etrafında dönme süresi yaklaşık olduğu için ay'ın hep aynı yüzünü görürüz. bu süre yaklaşık olarak 27.5 güne tekabül eder.
Dünyanın farklı yerlerindeki gözlemciler için ayın evreleri de birkaç derece farklıdır. Kuzey ve Güney Yarımküre'deki insanlar, ayı birbirinden farklı yönde görürler. Faz değişikliği değildir. Ekvatorun kuzeyindeki ve güneyindeki insanlar, Ay'ın şu anki evresini farklı açılardan görüyorlar.
Ay kendi etrafında dönerken aynen dünya gibi gece ve gündüz oluşumu gerçekleşir. Başka bir deyişle ay kendi etrafında döndüğü için gece gündüz oluşur.
Peki Ay'ın gökyüzünden kaybolmasına neden olan şey neydi? 21 Nisan'da Scientific Reports'ta yayınlanan bir makaleye göre hem bu olayın hem de o yıl yağan yoğun yağmurların nedeni aynı: yanardağ faaliyetleri.
"Gündüz Ay'ı görebilmemiz için en iyi zaman Ay'ın ilk dördün ve son dördün evrelerinde olduğu zaman (güneşten 90 derece uzaktayken) görürüz çünkü bu güneş tepedeyken Ay'ın aydınlık yarım küresini görebileceğimiz zamandır. " diyor astrofizikçi Cheyenne Polius.
Ay ışığı da Ay'ın koyu gri yüzeyinden yansıyan güneş ışığıdır. Ay'ın yüzeyi bir ayna ya da buz kadar yansıtıcı değildir. Diğer bir taraftan ay çok büyüktür ve tüm bu devasa kütleye büyük miktarda ışık düşer. Bu nedenle ay, parlak görünecek kadar ışığı yansıtır.
Öncelikle Ay yaşamın devamlılığı için ihtiyaç duyulan iklim şartlarının korunmasına katkı sağlar. Dünya'nın manyetik akışının sabit bir şekilde kalmasında görev yapar. Dünya'nın çekirdeğinde bulunan sıvı halin sürekliliğini sağlar. Ayrıca yeryüzünü kozmik radyasyondan uzak tutar.
Aynı zamanda kraterin yanı sıra ayın yüzeyinde dağlar, vadiler ve sıra kayalıklar bulunmaktadır.
Ay'ı gündüz de görüyor olmamızın iki ana sebebi var.
Fakat bildiğimiz üzere Ay, doğal bir ışık kaynağı değildir. Bu yüzden de Güneş'ten aldığı ışığı bize iletir. En basit şekilde Ay'ın, gökyüzünde görünüp bize ışık sağlamasının sebebi bu. Aynı şekilde gündüz vakti kendisini göstermesinin de ardında bu var.
Ay, tamamen güneşten aldığı ışığı yansıtmaz. Belirli aldığı ışığı yansıtarak, bir bölümünü aydınlatır. Bundan dolayı ayın bir yüzü aydınlık bir şekilde görülürken diğer yüzü karanlık görülür.
Dolunay ile son dördün Evreleri arasında Şişkin Ay; Son dördün ile yeni ay Evreleri arasında da C şeklinde Hilal görülür. Ay'ın farklı evrelerde görünmesi periyodik olarak meydana gelen bir doğa olayıdır. Bu değişimler düzenli olarak 29 gün 12 saatte bir tekrar eder.
Benzer sorularSıkça sorulan sorular
DuyuruReklam alanı
Popüler SorularSıkça sorulan sorular
© 2009-2024 Usta Yemek Tarifleri