Nallama esnasında hayvanın kontrol edilebilmesi için boynu yana eğilir ve bir ip bağlanırdı. Bu işlem zor görünmesine rağmen hayvanların sağlığı için oldukça önemli bir işlemdir. Nalı düşen ya da nalsız olan hayvanlar sert taşlı arazilerde rahat hareket edemedikleri gibi ayakları da yara bere içinde kalır.
Atlara nal çakılmazsa tırnakları kırılır ve tırnağı kırılan at iş yapamaz hale gelerek ıskartaya çıkar. At sahipleri bunun önemi bildikleri için düzenli olarak atlarını nallatır.
Camargo, “Nallar, atın ayağının uygun şeklini korumasına yardımcı oluyor” diyor. Bununla birlikte, kum ve kayalar gibi engebeli arazi, dış kısmın aşınmasına neden olarak hassas iç toynağını açığa çıkarabilir. Ardından, at acı çeker ve yürüyemeyebilir.
Nal atın yere normal basma durumunu yükselttiği gibi tırnak yapısı içinde zararlıdır. Böylece kan dolaşımını yavaşlatır ve sonuçta tırnak fazla uzamaz. Nalın bu zararına karşın sert zeminde yaptıkları iş dolayısıyla atlar nallanmak zorundadır.
En önemlisi atlar birer canlı. Siz ayakkabısız asfaltta ne kadar yürüyebilirseniz, at da nalsız o kadar yürüyebilir" dedi.
İlgili 26 soru bulundu
Atların ayak bölgesindeki kan yalnız toynak dokusuna besin sağlamıyor, aynı zamanda nalsız ayakların hidrolik bir sistem gibi işlemesini sağlıyordu, tıpkı atletlerin jel dolu ayakkabıları gibi. Vardığı bu bulgular, yalın taban akımına ivme kazandırdı. Ona göre, “hareketli sıvılar, enerjiyi dağıtmanın en iyi yolu”ydu.
Birçok kültürün ortak batıl inanışlarından biri olan at nalı, evlerin girişine iyi şans getirmek ve talihsizliği uzaklaştırmak için asılıyor. Bu düşündürücü inanışın ortaya çıkmasını sağlayan sebepler ise daha ilginç. İşte, detaylar...
Atlara nal takılırken canları acımıyormuş, önce onu belirtelim. Özel olarak üretilen nal ve çakılan çivi canını acıtmayacak şekilde ayarlanırmış.
Bilim insanları, küresel yarış endüstrisinde kırbaç kullanımını haklı çıkarmak için baskıların arttığı dönemde yeni bir çalışmaya imza attı. İnsan derisine kıyasla at derisinin acıyı algılama kapasitesinin anlaşılması için yapılan çalışmada, atların kırbaçlandığında en az insanlar kadar acı çektiği ortaya çıktı.
Nallı bir hayvanın uzun müddet ahırda hareketsiz kalması tırnaklara zarar verir.
Atın ayağına rahatlıkla takılıp çıkarılabilen plastik nallar, toynağın hareketini kısıtlamıyor. Şok emici özelliğe sahip olan yeni nesil nallar her tür arazide kullanılabiliyor.
Atlarda yorgunluk hissi bulunmuyor. Bu da bazı atların kendilerini öldürene kadar koşmalarına neden oluyor. Bu duruma da "at çatlaması" denmekte.
At nalları
Evin kapısının üstüne nal asmak, evini ve içindekileri kötü güçlerden korumak eski bir gelenektir. At nalı koruyucu gücü, bolluğu, bereketi, iyi hali ifade eden uğur simgesidir.
Nal, tırnağın alt kenarının biçimine uygun demir, çelik, alüminyum veya kauçuktan yapılan ve tırnağın aşınmasını önleyen bir çember veya levhadır.
Yalnız inekler ve öküzler çift tırnaklıdır. Onun için iki yarım nal kullanılır. Her çift döneminde onlar da kontrolden geçirilir, fazla tırnakları kayar edilir ve yeni nal çakılır.
Atların her bir nalını atın tırnağına sabitlemek için mıh adı verilen çiviler bulunur. Bunların sayısı 6-8-9 olmak üzere değişiklik gösterir.
Kendi ağır gövdelerine ek olarak üzerlerine binen insan ve yüklerin de ağırlığı ile, kırılmış veya çatlamış bir kemiğin tam anlamıyla iyileşmesi çok zordur. Bu nedenle birçok durumda ayağı sakatlanan bir at, sahibine yük olmasın diye öldürülmektedir.
Atlar küser, ağlar, üzülür. Geçileceğini anlar mesela. Yarışın heyecanını senden önce o yaşar.
Bacağı kırılan atın iyileşmesi mümkün müdür? Evet, bacağı kırılan atın iyileşmesi mümkün olabilir, ancak kırık çok ciddi ve tedavi edilemezse, atın iyileşme şansı azalır.
Atlarda safra kesesi bulunmamaktadır dolayısı ile karaciğerde üretilen safra direkt olarak ince bağırsağa akarak yağların sindirimine yardımcı olur.
Binicilik kulüplerinde binicilik etiketi olarak Türkiye'de ata soldan binilir. Sol ayak üzengiye takılaraktan vücut yukarı doğru çektirilir. Ve sağ bacak üstüne atılarak, eğerin üzerine oturulur. Dizginler ele alınır.
Hayır, nalın şans getirdiği inancı bilimsel bir temele dayanmamaktadır. Ancak, kültürler arasında yaygın bir inançtır ve birçok insan hala nal takmanın şans getireceğine inanmaktadır.
Kapıların eşiklerine veya kapı üstlerine at nalı çakılırsa "nazar"ı karşılayacağına inanılır. At nalı "uğur" sayılır.
Arapça "ayakkabı" anlamına gelen nal İle Farsça "bağ" anlamına gelen bend sözcüklerinin bir araya gelmesinden türetilmiş olan nalbant kelimesi, sözlükte tırnaklı hayvanlara (at, eşek, katır, öküz) nal takan kimse, nalbantlık ise 'nalbantın yaptığı iş veya mesleğe verilen ad' olarak açıklanır1.
Benzer sorularSıkça sorulan sorular
DuyuruReklam alanı
Popüler SorularSıkça sorulan sorular
© 2009-2024 Usta Yemek Tarifleri