Buzulların tamamen erimesi demek dünyanın tatlı su kaynağının yaklaşık yüzde 69'unun doğrudan okyanusa karışması demek. Sadece bizler bu kaynağı kaybetmiş olmuyoruz üstelik, okyanus sistemiyle buradaki tuz ve sıcaklık dengesine göre varlık gösteren canlı yaşamı da olumsuz etkileniyor.
Küresel ısınma böyle devam ederse, 2100'de buzulların yüzde 68'i eriyecek. Science dergisinde yayınlanan bir araştırma, Paris İklim Anlaşması'nın öngördüğü 1,5 santigrat derecelik sıcaklık artışı hedefi sağlansa dahi dünyadaki buzulların yüzde 49'unun 2100 yılında erimiş olacağını ortaya koyuyor.
Dünyada deniz suyu seviyesindeki yükselişin yüzde dördü bu buzuldan geliyor. Tek bir buzul için bu çok ciddi bir oran. Uydu verileri, erime hızının da giderek arttığını gösteriyor. Bu buzulun tamamen erimesi halinde, deniz seviyesinin de yarım metreden fazla yükseleceği tahmin ediliyor.
Küresel ısınmaya bağlı olarak buzulların erimesiyle deniz ve okyanuslardaki sular yükseliyor. Erime hızının bu şekilde devam etmesi halinde önümüzdeki 100 yıl içinde birçok ülke ve şehrin sular altında kalacağı tahmin ediliyor.
Üç ülke yok olacak! National Geographic'in yaptığı çalışmada buzulların tümü eridiğinde... Danimarka, Hollanda ve Belçika'nın tüm toprakları sular altında kalacak. Özellikle Kuzey Avrupa'yı etkileyecek olan afetin, Türkiye'nin de kıyı şeridininin sular altında kalmasına neden olacağı öngörülüyor.
İlgili 40 soru bulundu
Bilim insanları küresel deniz seviyesindeki artışın son 25 yılda giderek hızlandığı uyarısında bulundu. Buna göre 2100 yılında, İstanbul da dahil olmak üzere dünyadaki birçok önemli şehir tamamen ya da kısmen sular altında altında kalacak.
Dünyadaki tüm buzulların erimesinin binlerce yıl sürebileceği düşünülüyor. Bilim insanları bundan çok kısa süre içinde yaşanacak etkilerin geri döndürülemez olduğunu söylüyor.
Buna göre 80 yıl sonra İstanbul ve İzmir'de sahil şeridi su altında kalabilir. Uzmanlara göre deniz seviyesindeki artış gözle görülebilir değil ancak zamanla artacak. Yaklaşık 80 yıl sonra İstanbul'da Üsküdar, Kadıköy, Tuzla, Yenikapı, İzmir'de ise Karşıyaka, Balçova gibi yerler bundan ciddi şekilde etkilenecek.
Zira bilim insanları, geçen yıl yaklaşık 15 bin yıllık iki buz kütlesinde 28 yeni virüs keşfetmişti. Buzul erimesinin gerçekleştiği toprak ve göl yüzeylerinde de viral yayılma olasılığı, diğer alanlara oranla çok daha yüksek bulundu. Araştırmacılara göre, eski virüs ve bakterilerin uyanma riski var.
Bir araştırmaya göre, yüzde 98'i buzla kaplı Antarktika kıtası küresel ısınma etkisiyle şimdiki hızıyla erimeye devam ederse, dünya genelinde deniz seviyesi 5 metre kadar yükselebilir.
Sual: (Bu ümmetin ömrü 1500 yılı geçmez) diye bir hadis olduğu söyleniyor. Bunun için, (10 sene sonra Mehdi, 20 sene sonra İsa ortaya çıkacak. Kıyamet de, hicri 1545 ve miladi 2120'de kopacak) deniyor.
Buzullar erirse havalar ısınacak ve bunun kontrol altına alınması zorlaşacak. Küresel Isınma dünyanın sonunu getirecek çevre felaketi olabilir. Küresel ısınma beraberinde kuraklığı getirecek. Havalar dengesizleşecek, hırçınlaşacak.
Karasal alanımızın yaklaşık yüzde 10'unu buzullar kaplıyor, ki toplam hacmini hâlâ tam olarak belirleyemedik. Bir hesaplamaya göre buzulların tamamen erimesi yaklaşık 5 bin yıl sürebilir.
Gündönümlerinde yerkürenin 23.5 derecelik açı ile eğik olması sebebi ile yaz mevsiminin yaşandığı Haziran ayında dairenin her noktasında en azından 24 saatlik gündüz, kış mevsiminin yaşandığı Aralık ayında ise en azından 24 saatlik gece yaşanır.
Her yılın ilk günü yeri değiştiriliyor. Kutuplarda her yıl 5 ay gündüz, 1 ay alacakaranlık, 5 ay gece, 1 ay alacakaranlık yaşanıyor. Kuzey ve Güney kutupları birbirine ters olduğu için 21 Temmuz'da Kuzey Kutbunda yaz ortası yaşanırken aynı gün Güney Kutbunda kış ortası. Güneyde ise yaz ortası 21 Aralık.
Bir ülkeye bağlı bulunmaması nedeniyle Antarktika'ya seyahat etmek için vize almanız gerekmiyor. Kıtaya Şili veya Yeni Zelanda üzerinden aktarmalı olarak ulaşmak mümkün. Antarktika'ya yaz döneminde turistik amaçlı geziler düzenleniyor.
Buzullar eridiğinde okyanusa karışırlar ve buz halinde tüketilebilir olan bu sular kullanılamaz hale gelir. Bu yüzden buzullardaki suyu direkt elde edememekteyiz.
-Uludağ 4.zamanda buzullaşmaya uğramıştır. Ancak üzerinde güncel buzul (kalıcı kar) yoktur. -Ege ve G.D.Anadolu'da buzullaşmaya uğrayan yer yoktur!
Uydu görüntüleri eriyor denilen buzulların son 2 yılda 1,7 milyon kilometrekare genişlediğini ortaya koydu.
Çünkü Dünya da 4 milyar yıldır su kaybediyor.
Araştırma, mevcut küresel ısınma oranları ile Maldivler'in yüzde 80'inin 2050'ye kadar yok olma tehlikesi ile karşı karşıya olduğuna işaret etti.
Küresel ısınma, buna bağlı olarak buzulların erimesi, önümüzdeki yıllarda deniz suyunun yükselmesine neden olacak. Uzmanlara göre bu yaklaşık 80 yıllık bir süre içerisinde gerçekleşebilir. Küresel Denge Derneği'nin 3 yılda hazırladığı rapora göre İstanbul ve İzmir'de sahil şeridi su altında kalabilir.
Milankovitch döngülerinin etkisi ile gezegenimizin buzul çağına girmesi beklenir. Fakat, bu sürecin gerçekleşmesine tahminen 50.000 yıl var. Küresel ısınma ve etkileri uzun süreli devam ederse, buzul döneme girdiğimizde etkilerini hafifletecektir.
Buzul çağında ise tüm dünyada rekor derecede soğuklar görülmektedir. Günümüzde bu denli bir buzul çağının yaşanma ihtimali şu an çok düşük. Halihazırda bir mini buzul çağı dahi gezegenimizi etkilemiyor.
Benzer sorularSıkça sorulan sorular
DuyuruReklam alanı
Popüler SorularSıkça sorulan sorular
© 2009-2024 Usta Yemek Tarifleri