Anne adayı stresli ise adrenalin ve kortizol salgılar ,bunlar plasentadan geçerek bebeği de etkiler. Mutluluk hormonu da aynen bebeğe iletilir. Hamilelikte yaşananlar bebeğin karakterini etkiler. Anne adayı strese girdiğinde , mutsuz olduğunda kortizon adrenalin salgılar, bu da plasentadan bebeğe geçer.
Annede olabilecek depresyon, endişe ve uyum problemleri, anne karnındaki bebeğin etkilenmesine sebep olur. Bu yüzden, ana rahminde gelişen bebeğin dış dünyadan etkilendiği ve anne psikolojisinin bebeğe yansıdığını düşünerek, hamilelik döneminin sağlıklı ve rahat bir psikoloji ile geçirilmesi gerekir.
Hayvanlar ve insanlar üzerinde yapılan birçok araştırma stresin düşük ve erken doğum riskini arttırdığını ortaya koymaktadır. Stres ayrıca doğum ağırlığının az olmasına, bebeğin zihinsel fonksiyonlarında azalmaya, dikkat eksikliğine, hiperaktiviteye ve aşırı sinirliliğe yol açmaktadır.
"Annenin stresi kortizol hormonunu arttırmakta, bu durum yangısal bir ortam oluşturmakta ve salınan maddeler anne karnındaki bebeğin sinir sistemi ve davranışsal gelişiminde olumsuzluklara zemin hazırlayabilmektedir.
Aşırı Yüksek Ses, Fetüsün İşitme Duyusuna Zarar Verebilir
Bu nedenle de yüksek sesler bebeğin işitmesi için tehlikeli olabilir. 16. haftadan sonra elektrikli testereler, silah sesleri, jet motorları ya da yüksek sesli konserler bebeğinizi rahatsız eder ve onun işitme duyusuna zarar verebilir.
İlgili 21 soru bulundu
Anne adaylarının hamilelik döneminde yaşadıkları stres; ağrılı, erken veya düşük doğum yapmaktan kaynaklanır. Tüm bu stres hormonları da bebeğin beyin gelişimini, baş çevresini ve doğum kilosunu olumsuz etkiler.
Bunun sebebi, kalp atım hızının artması, kan hacminin artması ve tüm vücuttaki damarlarda, kan akımına karşı direncin azalmasıdır. Kalp atım hızı istirahatta ortalama dakikada 10 atım artar. Büyüyen rahmin etkisiyle, ortalama 4 cm yukarı itilen diyafram, kalbi sola ve yukarı doğru ittirerek, kalbin aksını değiştirir.
Stresin gebeliğin 12-22.haftaları arasında yaşanması durumunda etkilenme daha fazla olabilir. Annede artan stres hormonları plasentadan geçen kan akımını azaltarak oksijende azalmaya neden olabilir.
Bebeğin normal sınırlarda hareket etmesi yeterlidir,daha fazla hareket etmesi yada 2 saatte 10 defadan daha çok hareket etmesi bebek hakkında iyi yada kötü bir anlam ifade etmez. Anne yemek yediğinde, tatlı yiyecek ve içecekler tükettiğinde bebek hareketlerinde artma olması sık rastlanılan bir durumdur.
Rahim her gün biraz daha genişlediği için anne adayında karın bölgesinde sertleşme ve ardından da belli rahatsızlıklar görülebilir. Zaman içinde karın bölgesinde yaşanan bu sertleşme anne adayı için bir problem olmanın dışına çıkar. Gebeliğin ilerlemesine bağlı olarak yaşanan sertlik ve gerginlik daha normalleşir.
Hamilelikte stres indirek olarak sağlıklı bebek gelişimini etkiler. Erken dönemde gelişen şiddetli stres sonucunda kalp, sinir sistemi anomalilerinde ve yarık damak dudak olgularında artışlar görülmüştür. Aynı şekilde şiddetli streste anne adayında artış tespit edilen tespit edilen bulgular: Erken doğum riski artışı
En nihai bağ anne bebeği kucağına almaya başladığında başlar . Bebek ,hamileliğin 16.haftasında işitme yeteneği edindiği zaman ilk duyduğu ses annesinin kalbi, ilk gördüğü şey rahim içi, dokunma hissi başladığında da dokunduğu ortam anne karnıdır.
Kendinize dinlenmek ve sakinleşmek için mutlaka zaman ayırın, yavaş ve derin bir şekilde diyaframdan nefes alıp vermenin ne kadar önemli olduğunu bilin. Vücudunuzu rahatlatın, mümkünse masaj yaptırın, iyi uyuyun. Uyumakta zorlanıyorsanız yatmadan önce rahatlama hareketlerinden faydalanabilirsiniz.
Anne adaylarının hamilelik sürecinde yaşadığı stres, bebeğin sağlığı kadar cinsiyetini de etkiliyor. Ulusal Bilimler Akademisi Bildiriler Kitabı'nda (PNAS) yayımlanan yeni bir çalışma, stresli bir gebelik geçiren kadınların kız çocuk sahibi olma ihtimalinin arttığını ortaya koydu.
30 haftada baştan ayağa uzunluk yaklaşık 33 cm. Bebeğiniz şişmanlıyor! Bu arada genişleyen rahminiz mide ekşimesi ve nefes darlığına neden olabilir. Yaklaşık 32 hafta sonrası, bebek genelde baş aşağı doğru, doğum için hazır pozisyona dönmeye başlar.
Rahim içi ve dışı enfeksiyonlar, çoğul gebelikler, amniyon mayiinin fazla olması, rahmin yapısal anormallikleri, rahim iç tabakası (desidua) içine kanamalar, genetik faktörler, doğumu başlatan fizyolojik mekanizmaların erkenden tetiklenmesi erken doğumun başlıca nedenleri arasında sayılabilir.
Gebeliğin 3. trimesterinde yani Gebeliğin 7., 8. ve 9. Aylarında bebeğin kilosundaki artışın giderek arttığı gözlemlenebilir. Yani hamileliğin son 3 ayında bebeğin kilosu artmaya başlayacaktır. Anne hamileliğin son ayına girildiğinde bebek her gün yaklaşık olarak 25-30 gram alarak büyür.
Gelişim süreçleri ilerledikçe ve uzuvları gitgide geliştikçe, bebeklerin rahim içindeki hareket düzeyleri de artar. İşte bu süreç boyunca bebeklerin gösterdiği refleksler, anne adayları tarafından tekme atma hissi olarak algılanır.
Bebeğin Boyu ve Ağırlığı
Hamilelikte 8. ayın sonunda bebeğin boyu yaklaşık 46-47 santim, büyük bir kavun kadardır. Ağırlığı yaklaşık 2400 gramdır.
Gebelikte Duygusal Değişiklikler. Gebelik döneminde görülen ve olağan kabul edilen geçici duygusal dalgalanmalar genellikle gebeliğin ilk aylarında olur.
2 Haftalık Gebelik Belirtileri
Yorgunluk, uyku hali, sinirlilik, göğüslerde büyüme ve hassasiyet, idrara çıkış sayısının artması gibi birçok belirti bunlar arasında yer alabilir.
Hamilelik çoğu kadın için stresli bir süreçtir. Aynı anda mutlu olabilirsiniz, üzülebilirsiniz, korkuya kapılabilirsiniz. Bu şekilde hissetmek normaldir. Çok yüksek seviyelerdeki stres erken doğum ve düşük kilolu doğuma sebep verebilir.
Anne karnındayken gebelik süreci içerisinde gelişen gözleriyle birlikte bebeğiniz zamanla görme işlevlerini kazanmaya başlar. Görüşü oldukça bulanıktır, ancak bazen güneş gibi parlak ışık kaynağına veya annenin karnına doğru tutulmuş el feneri gibi bir ışık kaynağına tepki verebilir.
Gebeliğin 26'ncı haftasına kadar göz kapakları kapalıdır. Kapalı olmasının asıl nedeni; arkasında gelişmeye devam eden ve başlangıçta ışığa çok hassas olan retinadır. 26 haftadan sonra bebek göz açıp kırpmaya başlar. Bebekler bu haftadan önce de kuvvetli ışıkları algılar ve tepki verir.
Bu yorumun bilimsel bir dayanağı mevcut değil. Ortada dolaşan söylentilere göre, anne karnında çok hareket eden bir bebeğin, ileride hiperaktif olması bilgisinin doğruluğu ispatlanmamıştır. Aynı zamanda, bazı söylentilerin aksine, bebek hareketleri ile cinsiyetinin de herhangi bir bağlantısı yoktur.
Benzer sorularSıkça sorulan sorular
DuyuruReklam alanı
Popüler SorularSıkça sorulan sorular
© 2009-2024 Usta Yemek Tarifleri