Sindirim sisteminin kendi salgıları da gaita atılır ve ilk gaz-gaita çıkışı biriken salgıların dışarı atılması demektir. Hareket eden vücutta ödem (sıvının damar dışına kaçışına bağlı doku şişliği) daha çabuk atılır. Bu nedenle de ameliyat sonrasında ilk fırsatta hastaların yürütülmesi önemlidir.
Normal günlük fizik aktivite bağırsakların harekete geçmesi için yeterli uyarıyı sağlayacaktır. Ameliyat sonrası genel eğilim ağrıyı uyaracağı öngörüsüyle fazla hareket etmeyip yatmak yönündedir. Oysa yürümek ve dolaşmak vücut ve özellikle bağırsakların düzeni için en önemli faktördür.
Ameliyattan sonra erken dönemde, kendinize geldiğiniz ilk andan itibaren (yaklaşık 2-4 saat içinde) ayağa kalkmanız ve solunum egzersizlerinize başlamanız gereklidir.
Beslenme ve Sıvı Alımı: Sağlıklı bir iyileşme için doğru beslenme önemlidir. Doktorunuzun önerdiği diyet planına uymaya çalışın ve yeterli miktarda sıvı alımını sağlayın. Aktivite ve Hareket: Ameliyat sonrası dönemde doktorunuzun önerdiği şekilde aktivite düzeyinizi artırın.
Hasta anestezi altındayken, dolu midede bulunan gıdalar ve asitli mide sıvısı yemek borusundan geri gelerek, nefes borusuna kaçabilir bu da istenmeyen bir durumdur ve hayati tehlikeye neden olabilir.
İlgili 40 soru bulundu
Hızlı cevap: Cevaplayan Melek Akyildiz. Karın operasyonu veya jinekolojik operasyon geçirmiş Yerleştirilme sırasında bağırsaklara hava dolar buda gaz oluşmasına neden olur. Bağırsakların ameliyat esnasında karışması durumunda gaz çıkarma sıkıntısı oluşabilir. Gaz çıkarmak bu yüzden çok önemlidir.
Hasta anestezi altındayken, dolu midede bulunan gıdalar ve asitli mide sıvısı yemek borusundan geri gelerek, nefes borusuna kaçabilir bu da istenmeyen bir durumdur ve hayati tehlikeye neden olabilir.
Yeterli miktarda protein tükettiğinizden emin olun ancak aşırıya kaçmayın, yeterli protein tüketimi vücut dokularının yeniden yapılandırılmasına yardımcı olur. Kas kütlesini korumak ve geliştirmek, operasyon sonrası dokuların iyileşmesi için yumurta, yoğurt, balık, et gibi kaliteli protein kaynakları tüketin.
Drenler ve kateterler cerrahi işlemler sırasında sıklıkla kullanılmaktadır (3). Drenler hem tedavi edici hem de profilaktik amaçla kullanılmaktadır. En sık kullanım sebebi profilaktik amaçlı kan, lenfatik drenaj gibi sıvıların ve havanın cerrahi sonrası oluşacak boşluklarda birikimini önlemektir (4).
Çoğu zaman cerrahi dikişler 5-7 gün içinde yüzden, 10 gün içinde kafa derisinden, 7 gün içinde boyundan, 10-14 gün içinde gövde ve kollardan ve 14-21 gün içinde bacaklardan alınır. Cerrahi dikişler beklenenden daha yüksek bir gerilim altındaysa, dikiş alınma zamanı ertelenmelidir.
Genellikle hastaların en çok sorduğu sorulardan biri “ameliyattan sonra yan yatabilir miyim” olacak. Onun cevabı da vücut izin veriyorsa evet.
Doktorunuz, kan pıhtısı riskini daha da azaltmak için ameliyatınızı takip eden birkaç hafta, durumunuza uygun olan kan sulandırıcı bir ilacı almanızı önerebilir.
Ameliyattan sonraki dönemde 1 hafta ani hareketlerden ve ağır kaldırmaktan kaçınılması gerekmektedir. 1 hafta sonra cinsel ilişkiye girilmesinde herhangi bir sakınca yoktur.
Taburcu olma süresi ameliyatın cinsine, genel sağlık durumunuza, yaş ve cinsiyetinize göre farklılıklar gösterir. Açık kalp ameliyatı ya da klasik anevrizma ameliyatı geçiren hastaların hastanede kalış süresi ortalama 5-7 gün arasındadır. Diğer girişimler için ise 1-3 gün içinde evinize dönebilirsiniz.
Ameliyattan üç hafta sonra kendi başınıza günde birkez yürümek yararlıdır. Düz bir yolda dinlenerek yapılmalıdır.
Yürüyüş, ameliyat sonrası ilk–erken dönemde ve sonrasında fiziksel aktivite düzeyini artırmak için önerilir. Tempolu yürüyüş, sabit bisiklet, eliptik makineleri vb. gibi aerobik aktiviteler ameliyattan hemen sonra yapılabilir.
Peki dren takılırken veya dren çıkarılırken ağrı olur mu? Dren takılırken hastalar “genel anestezi” altında olduklarından bunu hissetmeleri mümkün değildir. Dren çıkarılırken ağrı olması genellikle hastanın ağrı eşiğiyle (ağrı hissetme derecesiyle), drenin kalibrasyonuyla ve drenin kalış süresiyle yakından ilgilidir.
Çoğu hastada karın bölgesine bir ya da iki adet dren konmakta ve bunlar birkaç gün ile bir-iki hafta arasında bu bölgede bırakılmaktadır. Bu şekilde iyileşme döneminde deri altında birikmesi muhtemel sızıntıların emilip dışarı alınması sağlanmaktadır.
Ameliyat sonrası bu gazın tamamı boşaltılsa da bir kısmı karın içinde kalabilmektedir. Ameliyat sonrası ilk birkaç gün de bu kalan gaza bağlı olarak hasta ayağa kalktığında omuzlarında ağrı ve hassasiyet hissedebilmektedir. Bu durum geçici olup, vücut bu gazı yok edebilmektedir.
Protein, yaradaki zarar görmüş dokuların yenilenmesine yardımcı olur. İyileşme sürecine yardımcı olmak istiyorsanız normalden daha çok protein almanız gereklidir. Bu, günde 2-3 porsiyon protein anlamına gelir ve her porsiyon en az 2-3 parça et içerir (1 fincan fasulye veya 2 çorba kaşığı fıstık ezmesi alternatiftir).
Ameliyat ile oluşturulan yeni mide kesesi yaklaşık 150 ml gıda alabilecek kapasiteye sahiptir. Mide kesesinin iyileşmesini sağlamak için dört hafta boyunca sulu-yumuşak ve püre haline getirilmiş gıdalar alınmalıdır. Bu kurallardaki amaç kilo verirken aynı zamanda sağlıklı kalmanızı sağlamaktır.
Gazlı İçeceklerden Uzak Durulması Özellikle ameliyat sonrası soda ve cola gibi içeceklerden uzak durulması gerekmektedir. Soda faydalı içecekler sınıfında olsa da ameliyat sonrası midede ani basınçlar oluşturmasından ameliyat bölgesinde hasarlara neden olabilmektedir.
Eğer rüya görmek bir kriterse burada farkındalık % 50 lere ulaşır. Yapılan çalışmalarda cerrahi anestezilerde farkında olma sıklığı % 0.2 – 0.7 arasındadır. Bazı cerrahi girişimlerde (kalp damar cerrahis ) bu oran % 1 lere çıkabilir.
Üst solunum yolu enfeksiyonu yaşayan bir hastanın ayrıca ameliyat gününe kadar maskeyle dolaşması önemlidir. Çünkü soğuk algınlığı, işlem sırasında hastaya verilecek anesteziyle beraber kan dolaşımını olumsuz yönde etkileyeceği için sağlık açısından da büyük bir risk taşımaktadır.
Kişiler genellikle ağrı olmaksızın sanki rüyadaymış gibi bazı sesler duyduklarını ifade ederler. Ancak ameliyat boyunca acıyı hissetmek ve tepki verememek gibi olumsuz bir tablo söz konusu değildir.
Benzer sorularSıkça sorulan sorular
DuyuruReklam alanı
Popüler SorularSıkça sorulan sorular
© 2009-2024 Usta Yemek Tarifleri