Sonunda, bu nem bulutları oluşturmak üzere yoğunlaşır, ardından yağmur olarak yere düşer ve sonunda bir kez daha su buharına dönüşür. Uzayda sıvı suyun olmaması, yerçekimi etkilerinin azalmasıyla birlikte, uzayda Dünya benzeri yağışların gerçekleşemeyeceği anlamına gelir.
Dünya'nın aksine uzayda bir atmosfer yoktur, dolayısıyla sesin üzerinde ilerleyebileceği bir madde veya ortam da yoktur.
Hâlihazırda dünya dışında basit bakteri formunda yaşam olabileceği yönünde hipotezler bulunmakla birlikte, günümüze kadar gözlemlenebilen herhangi bir dünya dışı yaşam bulunmamaktadır. Dünya dışı yaşamın varlığı hakkında araştırmalar yapan bilim dalına astrobiyoloji denir.
Neptün ve Uranüs gibi buz devi gezegenlerin derinlerinde elmas yağmurları yağıyor olabilir. Neptün ve Uranüs gibi buz devi gezegenlerin derinlerinde elmas yağmurları yağıyor olabilir.
Güneş Sistemi'nde Dünya'dan 3 ila 16 kat su içeren sekiz uydu ve trilyonlarca kuyrukluyıldız, uzayda bol su olduğunu gösterdi.
İlgili 26 soru bulundu
Işık ışınlarının etrafa yayıldığı ışıkküre katmanının sıcaklığı yaklaşık 5500°C'yken Güneş'in çekirdeğinin sıcaklığı 15.000.000°C'dir. Uzayın ortalama sıcaklığı ise -270,4°C civarındadır.
Ama işin aslı şu ki kimse bu noktanın tam olarak nerede olduğundan emin değil. Bilim insanlarının büyük bir çoğunluğu, dış uzayın sınırını atmosferin bittiği yer olarak tanımlıyor. Dış uzayın sınırı için kabul görmüş en yaygın tanım deniz seviyesinden 100 kilometre yukarısı.
Jüpiter, Satürn, Uranüs ve Neptün'de yağmur elmas şeklinde yağmakta. Jüpiter ve Satürn'de elmasların element halindeki karbon ya da grafitin büyük fırtınalar sonucu dönüşmesiyle oluştuğu tahmin ediliyor. Bu katı haldeki elmaslar çekirdeğe yakın yerlerde sıvı hale dönüşüyorlar.
Dahası Venüs yüzeyi 90 atmosfer basınçla 900 metre derinliğindeki suyun ağırlığı kadar ezicidir. Üstelik neredeyse hiç ara vermeden sülfürik asit yağmurları yağar.
Şu an için hayatın olduğu bilinen tek gezegen Dünya.
Yani ışık hızının yüzde 99,9'u kadarlık bir hız ile 1 saat boyunca hareket edersek dünyadakiler için 22,36 saat (neredeyse 1 gün) geçiyor.
“Göklerde olan ve yerde bulunan her hareket sahibi canlı da o melekler de sadece Allah'a secde eder ki onlar büyüklük taslama(k şöyle dursun, bunun) arzusunda dahi bulunmazlar!”
Ay, sabit yıldızlara göre Dünya yörüngesinde her 27,3 günde bir tam tur atar. Ancak Dünya'da kendi yörüngesinde Güneş'in çevresinde döndüğü için Ay'ın evrelerinin dönüşümü için biraz daha uzun bir zaman, 29,5 gün gerekir.
Uzay veya feza, Dünya'nın ötesinde ve gök cisimleri arasında var olan, sonsuz olduğu düşünülen fakat sonsuz olduğu konusunda kesin yargılara varılamayan genişliktir.
Uzay madde ve enerjiden meydana gelen bir sistemdir. Kainattaki madde; Güneş, gezegenler, yıldızlar, galaksiler, astroidler ve meteorlardan meydana gelen hacimli ve kütleli gök cisimlerinin tamamıdır. Dünya ve diğer bütün gök cisimlerinin de içinde yer aldığı sonsuz olarak kabul edilen boşluğa Uzay (evren) denir.
Kütle etkisiyle bükülmüş uzayzaman alanında, zaman bükülmenin etkisiyle yavaşlar. Uzayda daha düz bir uzayzaman, kütle bükülmesine uğramadığı için kütleye yakın alanlara göre daha hızlıdır. Yani insan ya da başka herhangi bir şey için, içinde bulunduğu uzayzaman şartları neyse o zaman akışına tabidir.
Tüm gökyüzünü kaplayan boğucu bulutlar nedeniyle güneş ışığı asla yüzeye ulaşmaz. Venüs'ün yüzey sıcaklığı 462 santigrat derecedir. Hidroklorik asit yağıyor. Bildiğimiz hiçbir yaşam türü orada hayatta kalamaz ve yapabileceğimiz sondaların hiçbiri yüzeyde birkaç saatten fazla hayatta kalamaz.
Peki ya diğer gezegenlere ne yağıyor? Mars'a karbondioksit, Titan'a metan, Venüs'e sülfürik asit yağıyor ve hatta Neptün'e elmas yağma ihtimali bile var. Gökyüzünden düşen maddenin türü neredeyse gezegenlerin kendileri kadar çeşitlidir.
Zamanın belirli noktalarında, gezegenler birbirinden 365 mil uzaktadır; bazen bu mesafe 600 mil de olabilir. Buna bağlı olarak; Jüpiter'e ulaşmak yaklaşık iki ila altı yıl sürebilir.
Elmas madenlerindeki elmaslar karbon atomlarının 150 km derinde yüksek ısı ve basınç altında başkalaşım geçirmesiyle oluşuyor. Buzlu gaz devi olarak tanımlanan Uranüs ve Neptün'ün derinliklerinde ise ısı ve basınç o kadar artıyor ki düzenli elmas yağmuru görülüyor.
JÜPİTER,SATÜRN,URANÜS VE NEPTÜN
Bu gezegenlerde yağmur, elmas şeklinde yağıyor. Jüpiter ve Satürn'de elmasların, element halindeki karbon ya da grafitin büyük fırtınalar sonucu dönüşmesiyle oluşuyor diye tahmin ediliyor.
Uzayın dışında muhtemelen büyük ölçüde boşluk vardır, ancak galaksiler, kara delikler, nötron yıldızları ve diğer astronomik nesneler de dahil olmak üzere farklı nesnelerin varlığına dair gözlemler de mevcuttur.
Fédération Aéronautique Internationale (FAI) tarafından yapılan tanımlamaya göre ise uzayın deniz seviyesinden itibaren yaklaşık 100 kilometre yüksekte başladığı kabul ediliyor.
Yani, kutunun içindeki her şeyi kaplayan o boş alan, uzaydır. Bir başka deyişle, evrenin içindeki her şey uzayda bulunur. Kısacası, evren her şeyi içeren büyük bir kutu gibidir ve bu kutunun içindeki boş alan ise uzaydır. İşte uzay ve evren arasındaki fark bu kadar basit.
Benzer sorularSıkça sorulan sorular
DuyuruReklam alanı
Popüler SorularSıkça sorulan sorular
© 2009-2024 Usta Yemek Tarifleri