Unun Raf Ömrü Ne Kadardır? Buğday unu, doğru koşullar sağlandığında 1 yıla kadar saklanabilir. Tam buğday, yulaf ve çavdar unun raf ömrü, beyaz una göre daha azdır. Bu tip unlar, maksimum 6 ay içinde tüketilmelidir.
Genel amaçlı Unlar: Uygun saklama kabı, kapalı ağız ve müsait depolama alanlarında 8 aya kadar, buz dolabında ise bir yıla kadar saklanabilir.
Ununuzun güvenli olup olmadığını belirlemenin en iyi yolu onu koklamaktır. Taze un nötr bir kokuya sahip olsa da bozulmak üzere olan un kötü kokar. Hatta bayat, küf veya ekşi kokabilir. Aynı zamanda renksiz görünebilir.
Mısır unu, son kullanma tarihinden itibaren 12 aya kadar dayanabilir. Ne yazık ki, un böceği gibi herhangi bir haşere, ununuzu istila ederse, bozulmasına neden olurlar. Unun kullanılabilir olup olmadığından emin değilseniz, inceleyin ve koklayın. Hala iyi olan un biraz tatlı kokmalı veya hiç kokusu olmamalıdır.
Unu steril ve ağzı sıkı bir şekilde kapanan cam kavanoz içerisinde, son kullanma tarihine kadar oda sıcaklığında muhafaza edebilirsiniz. Eğer plastik kapları tercih ediyorsanız kapalı bir dolapta, kabın ağzı açık şekilde ununuzu saklayabilirsiniz. Böylelikle ununuz hava alacak rutubet yapmayacaktır.
İlgili 36 soru bulundu
Unun Raf Ömrü Ne Kadardır? Buğday unu, doğru koşullar sağlandığında 1 yıla kadar saklanabilir. Tam buğday, yulaf ve çavdar unun raf ömrü, beyaz una göre daha azdır. Bu tip unlar, maksimum 6 ay içinde tüketilmelidir.
Aldığınız un uygun şartlarda muhafaza edilmiyor ya da son kullanma tarihi geçmişse kısa sürede böceklenir. Uğradığınız zarar sadece bu kadarla kalmaz, undaki böcekler diğer bakliyatlara da geçer ve bunları da atmanız gerekir. Bu nedenle güvenilir bir yerden unu almanız önemlidir.
TETT, bir ürünün uygun koşullarda saklandığında hangi tarihe kadar tüketilebileceğine dair bir tavsiyedir. O tarih geçse dahi, ürün kontrol edilerek tüketilebilir. SKT ise ürünün son kullanılabileceği/tüketilebileceği tarihi ifade eder. Bu tarih geçtiğinde, ürün kesinlikle kullanılmamalıdır.
Ürün ambalajlarımızın alt kısmında, üretim tarihleri bir kodlama sistemiyle yer almaktadır. Ornegin Z020415 seklinde olan bu kodlama sistemine gore urunun 02.04.2015 tarihinde uretildigi anlasilmaktadir. Bu durumda urunun son kullanma tarihi bu tarihten 3 yıl sonra yani 02.04.2018 olmaktadir.
Son kullanma tarihi belirlenirken ürünün, hesap üzerinde ki (mikrobiyolojik) bozulma süresinden ve tüketilmesi halinde zarar verebilme yüzdesinden faydalanılarak tarih belirlenir ve ortaya çıkan süreden bir miktar önceki tarihler son kullanma tarihi olarak yazılır.
Böceklenmiş unu çöpe atmaya gerek kalmadan temizlenerek tüketilebilir. Ancak sararan ve tarihi geçmiş unun tüketilmesi zehirlenme riskini arttırdığından çöpe atılması gerekmektedir. Böceklenen un, geniş bir tepsiye alınarak havalandırılır ve böcekleri ayıklanarak kullanılabilir.
Unun iyi olduğunu nasıl anlarız sorusunun en önemli yanıtı kokusu olacaktır. Unu kokladığınızda kesinlikle buğday kokusunu almanız ve bunun dışında herhangi bir koku içermemesi gerekir. Eğer undan hafif de olsa bir rutubet kokusu geliyorsa kesinlikle kullanılmamalıdır. Öte yandan unun rengi de net bir renk olmalıdır.
Taş değirmenlerden elde edilen unların muhafazası güçtür. Eğer bu unlar oda sıcaklığında uzun süre (8-10 ay) bekletilirse acılaşma ve diğer olumsuz gelişmeler olmaktadır. Bu nedenle bu unlar kısa sürede tüketilmelidir.
Öte yandan türüne göre farklı saklama koşullarına ihtiyaç duyan un çuvalı 50 kg ürünler de vardır.
Taşta öğütülmüş ve tam buğday unları genellikle dört ila altı ay içinde tüketilmelidir. Ancak sıcak iklimlerde hoş olmayan tatları daha da hızlı geliştirebilirler. Beyaz un gibi hava geçirmez ambalajlarda ve serin bir yerde saklanmalıdır.
“AMBARLARA KONAN BUĞDAY, 100 YILDA SADECE YÜZDE 5 BOZULUYOR”
Killi kireç taşından oluşan ambarların özelliği nemi emmesidir. Yaz kış ambarlardaki ısı derecesi 13 ila 17 derece arasındadır. Bu nedenle de içine konan buğday 100 yılda, sadece yüze 5 bozularak unlanmaktadır.
''İlaçların içeriğindeki etken madde, belli bir süre sonra parçalanır ve değişime uğrar. Bu nedenle, son kullanma tarihi geçmiş ilaçların kullanılmasını kesinlikle önermiyoruz. Süresi geçmiş ilaçların kullanılması hem etki azalmasına yol açarken, hem de istenmeyen reaksiyonlara neden olabilir.
Endüstriyel anlamda parti numarası, sayılar ve/veya harfler kullanarak, belirli üretim özellikleri (üretim saati, üretim tarihi, tanım kodu vb.) aynı olan bir dizi özdeş ürünün birbirinden ayrılmasını ve izlenebilmesini sağlar.
Bu son kullanma tarihi değildir, üretildiği tarihtir. Aynı tüpün altında da yine 6M, 12M veya 24M ibaresi görürsünüz. Bu M harfi ve yanında yazan sayı, açıldıktan sonra kaç ay kullanabileceğinizi gösterir (M harfi ayı temsil eder).
Bir gıdanın TETT'si geçtiyse bazı özelliklerini kaybetmiş olabilir fakat bunlar sağlığımızı olumsuz etkileyecek durum değildir. O yüzden TETT geçti diye gıdayı hemen çöpe atmamalıyız. Eğer gıdada kötü koku ve istenmeyen lezzet varsa o durumda tüketilmemesi ve atılması gerekmektedir” uyarısında bulundu.
Türkçe'de TETT açılımı, “Tavsiye Edilen Tüketim Tarihi” anlamına gelmektedir. Sağlık Bakanlığı'nın her ürün için son kullanma tarihi kapsamında uygulanmaktadır. Fakat TETT, bundan farklı olarak ürünün tarihi geçse bile özelliklerini koruduğu takdirde tüketilebileceği tarihi belirtir.
TETT, Türk Gıda Kodeksi Etiketleme Yönetmeliği'ne göre, uygun şekilde muhafaza edilmesi durumunda gıdanın kendine has özelliklerini koruduğu süreyi gösteren tarihtir. Etikette belirtilen TETT gününe kadar gıda, kalitesini en iyi şekilde muhafaza edebilmektedir.
Kiler raflarını okaliptüs yağı veya beyaz sirke ile silin. Çünkü böcekler, bu kokuları sevmez. Kileri beyaz sirke ile sildikten sonra, okaliptüs yağını suyla seyreltin ve raflara püskürtün. Yiyeceklerinizi hava almayan kaplara koyun.
Eğer mutfak dolaplarınızın içinde güveler oluştuysa ve dört bir yana yayıldıysa köklü bir temizlik yapmanızda fayda var. Öncelikle güvenin neden oluştuğunu öğrenmeli, güvelenen tüm tahıllarınızı ve kuru bakliyatlarınızı ne yazık ki çöpe atmalısınız.
Rafine unların aşırı tüketimi trigliseritlerde artışa, HDL (iyi kolesterol) düzeylerinde düşüşe ve kan şekerinde artışa yol açar. Vücutta daha fazla glikoz ile diyabet geliştirme riski artar. Rafine unlar vücut ağırlığında önemli bir artış sağlayabilir ve şişkinlik problemlerini artırabilir.
Benzer sorularSıkça sorulan sorular
DuyuruReklam alanı
Popüler SorularSıkça sorulan sorular
© 2009-2024 Usta Yemek Tarifleri