Halk arasında anlatıldığına göre, Seyyid Bilal'in Şeyh Hasan ve Seyyid Ahmed adlarında iki kardeşii Seyyid Ali, Seyyid Nasır, Seyyid Mirza, Seyyid Hacı Murad, Seyyid Hacı Haşim, Seyyid Kiça ve Seyyid İsmail adlarında 7 çocuğu vardı. Becirman seyyidlerinin bu isimlere nisbet edilen yedi kolu bulunmaktadır.
Seyyidlerin genelde soy şecereleri bulunmaktadır. Bu şecerelerden kişinin seyyid olduğu anlaşılabilir. Seyyid olmanın verdiği asıl şeref İslamı yaşamak ve İslam davasını dava edinip ona sahip çıkmaktır. İslama sahip çıkan ve onu yaymaya çalışan kimseler, peygamber soyundan gelmeseler de manevi seyyid sayılırlar.
Değerli kardeşimiz, Osmanlı zamanında seyyid ve şeriflerin şecereleri kayıtlı idi. Günümüzde de bazılarında bu senetler bulunmaktadır. Bununla beraber Peygamberimizin (asm) soyundan geldiği halde bilinmeyen bir çok seyyid ve şerif de vardır.
Asil bir soydan gelen seyyidin kabilesi üzerindeki otoritesi ona duyulan saygıyla ilgiliydi ve bunun kazanılması asalet, zenginlik, cömertlik, ticarî ve malî alanda maharet, yaşça büyüklük, yiğitlik, hitabet ve hilim gibi niteliklerle mümkün oluyordu.
İlgili 44 soru bulundu
Üstad Bediüzzaman Hazretlerinin de ayak parmakları böyle miymiş? Burdan Bediüzzaman Hazretlerinin başparmağın yanındaki iki parmağın bitişik olduğu sonucu çıkmaktadır. Tabi bunu seyyidlik alameti olarak değerlendirenler olabilir.
Ehl-i beyt soyundan gelen ocakzâdeler, evlâd-ı resûl oldukları için “seyyid” olarak anılmaktadırlar. Anadolu'da kurulan Alevi dede ocaklarının büyük bir bölümü bu seyyidlerin adlarını taşımaktadır.
Peygamber'in torunları ve Hz. Fatıma'nın çocukları olan Hz. Hasan ve Hz. Hüseyin'in neslinden gelen kız veya erkek evlâtlarıyla evlenen her kim olursa olsun (Arap, Türk, Kürt, Acem, hiç fark etmez) hepsinin çocukları anne veya baba tarafından seyyid sayılırlar.
Genlerin çeşitli özelliklerine göre anne ve babadan aktarım oranları değişkenlik gösterebilir. Kimi genler daha çok anneden aktarılırken kimileri ise babadan aktarılar. Totalde bakıldığında hem anneden hem de babadan büyük ölçüde gen aktarılır. Dolayısıyla soy her ikisinden de geçer.
Peygamber'e ulaşan kimselere “seyyid” tabirinin kullanıldığını belirtmektedir. “Şerif” tabiri ise daha çok soyu anne tarafından Hz. Peygamber'e ulaşan kişiler için kullanılmaktadır.
Seyyidüs's-sâdât denmektedir. İslamiyet öncesi Seyyid ve şerif soylu ve sil kimseler için kullanılırdı İslamiyet'le bu iki terim, Allah Resûlü'nün kızı Hazreti Fatıma ile Hazreti Ali'nin çocukları ve torunları için kullanılmıştır.
Elbette hürmet etmek gerekir. Bir kimseyi sevenin, onun sevdiklerini, çocuklarını, torunlarını da sevmesi gerekir. Düşmanlarını ise sevmemesi gerekir. Bir kimsenin çocuğu, torunu yaramazlık yapsa ona kızar, hatta belki döver, ama başkası yan gözle baksa üzülür, çocuğuna sahip çıkar, onu korur.
Peygamber'in bir sözüne dayanıyor: Halifeler Kureyşten'dir. Öyle olunca, Osmanlı padişahları da, Yavuz Sultan Selim'den beri halife ünvanını taşıyorlar.
Seyyidlerin sadaka kabul etmeleri yasaklandığından ve efendimizle alakalı diğer edeplere riayet etmek için tarih boyu nesep kayıtları ailenin önde gelenlerin imza ve mühürlerini taşıyan belgelerle tutulmuştur.
Allah yolunda gitmeyen kişi seyyid de olsa cehennemliktir. Ancak, tarih boyunca seyyidlerin ekserisi İslam dininde önemli hizmetlerde bulunmuşlardır. Bu da onların, hem Allah katında hem de insanlar katında sevilmelerine vesile olmuştur.
Seyyidlerin Türkleşmesi konusuna gelince, bir yerde Türk nüfusun çok olması ile aslen Arap ve Haşimî soyundan olan seyyidler oraya yerleşmişse, bir iki nesil sonra tabii olarak Türkçe konuşmaya başlarlar. Buna "Türkleşmek" denirse bu tür örnekler çoktur.
Muhammed'in soyu, Fatıma ve eşi Ali bin Ebu Talib'in çocukları yoluyla devam etmiştir, çünkü Muhammed'in ölümünden sonra hayatta kalan tek çocuğu Fatıma'dır.
Aile yönetiminde Babaȱhukukuȱesastır. Aile tipi küçük ailedir (Dursun 2011: 110). Türk toplumunda doğan çocuklar babanın soyuna aittir ve soy erkek çoȬ cukla devam eder. Bu nedenle doğan çocukların babasının kim olduğu bilinmeȬ lidir.
Peygamber'in soyunu devam ettiren kızı Hz. Fatıma ile Hz. Ali'nin nesline seyyid ve şerif unvanları verilir.
Muhtaç seyyidlere yardım edilmelidir; çünkü onların fakirlerine zekât haramdır. Seyyidler de diğer raiyyet gibi raiyyet rüsumu ve resm-i ağnâmla yükümlüdürler. Ebussuud'a göre seyyidlik, ancak kadının hükmü ve şahitlerle mahkemece belgelenebilir.
Şecereler herkese gösterilmemekte, kimilerine göre bunun için kurban kesilmesi gerekmektedir. Bunların baş kısımlarında bulunan Ehl-i Beyt ile ilgili ayet ve hadislerin yer aldığı dibace bölümünden sonra, şecerede Hz. Peygamberden başlayarak günümüze kadar gelen seyyidlerin isimleri yer alır.
Temel inanç Alevilik, Hâkk-Muhammed-Ali üçlemesiyle Ehl-i Beyt ve On İki İmamları önemseyen Câferiyye Şiiliği ile ortak noktalara sahip olan bir yoldur. Alevilikte varlık birliği önemli yer tutmaktadır. Dört Kapı Kırk Makam şeklindeki kâmil insan olma ilkelerini Hacı Bektaş-ı Velî'nin tespit ettiğine inanılır.
Ali kültü etrafında şekillendiğine inanma hali var. Bu inanca göre Ali, Aleviliğin temel kurucu mürşidi ve piri oluyor. Alevi dedeleri de Hacı Bektaş Veli'nin soy şeceresi üzerinden kendilerini Ali soyuna bağlamakta sakınca görmüyor. Nitekim Anadolu dışında Aleviliğin Ali soyu olarak görüldüğü bir gerçektir.
Safevî ordusundaki askerler, kafalarına İsmâ'il'in babası Şeyh Haydar'ın icâdı olan ve On İki İmam inancını anımsatmak maksadıyla da “On İki kıvrımılı - kızıl renkli kumaş ile sargılanan mihverler” taktıklarından ötürü “Kızılbaş” olarak adlandırıldılar.
Benzer sorularSıkça sorulan sorular
DuyuruReklam alanı
Popüler SorularSıkça sorulan sorular
© 2009-2024 Usta Yemek Tarifleri